Uluçam: Keşke Hasankeyf’in Bir Taşı Bile Su Altında Kalmasa

Dr. Abdüsselam Uluçam, amaçlarının, kültür varlıklarını ortaya çıkarmak olduğunu belirterek, "Hasankeyf, baraj suları altında kalmasa bile kendiliğinden yok olacaktı. 1981 yılında Hasankeyf’e geldiğimde mağaralarda salıncaklar kurulmuştu. Son yıllarda o mağaralara salıncak yapmayı bırakın taşa elinizi vurduğunuzda toz haline geliyor. Bizim barajla işimiz yok, keşke bu eserler su altında kalmasa.” dedi.

Uluslararası Ilısu Barajı Arkeoloji Sempozyumu, Mardin Artuklu Üniversitesi konferans salonunda gerçekleştirildi. Sempozyumda Hasankeyf ve Ilısu Barajı, bilim adamlarının bildirileriyle anlatıldı.
Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam’ın başkanlığında yapılan `Hasankeyf’in Jeoteknik Açıdan Değerlendirilmesi` oturumunda konuşmacılar, tarihi dokuların su altında bırakılmaması için yapılması gereken konularda paylaşımlarda bulundu.
Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, `Hasankeyf Kazıları (2004-2010)` konulu bir bildiri sundu. Uluçam, “Hasankeyf’in keşke bir taşı bile su altında kalmasa. Bizim amacımız, kültür varlıklarını ortaya çıkarmaktır. Hasankeyf baraj suları altında kalmasa bile kendiliğinden yok olacaktı, 1981 yılında Hasankeyf’e geldiğimde mağaralarda salıncaklar kurulmuştu. Son yıllarda o mağaralara salıncak yapmayı bırakın taşa elinizi vurduğunuzda toz haline geliyor. Bizim barajla işimiz yok, keşke bu eserler su altında kalmasa.” diye konuştu.

Konuşmacılardan Necdet Türk Hasankeyf anıtlarından Zeynel Bey Türbesi ve koruma uygulamalarına yer verirken, daha sonra söz alan Serkan Tekin, “Hasankeyf Antik Kentinin Korunmasına Yönelik Yapılması Planlanan Jeolojik-Jeoteknik çalışmaları” bildirisini sundu. Günümüzde ulaşılmayan tarihi dokuların, yıllar öncesi çekilen fotoğraflarla günümüze yansıyan tarihi dokuların fotoğraf karşılaştırmalarının yanı sıra yapılan restorasyon ve güçlendirme çalışmalarına vurgu yapıldı. Tarihi dokuların, sular altında kalmadan önce tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarılmasına dikkat çekilen sempozyumda konuşmacılar, Hasankeyf’in kayaçlarındaki karstik yapılara değindi.