ESAM tarafından "Emperyalizm Kıskacında İslam Dünyası" temasıyla düzenlenen Uluslararası 24. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi'nin açılışında konuşan Kutan, İslam dünyasının tarihi bir sınavda olduğunu söyledi.
Müslümanların ve gelişmekte olan ülkelerin iki alternatifle karşı karşıya bulunduğunu belirten Kutan, "Ya küresel ırkçı ve tekelci sermayeye teslim olacaklar, bu tercih, İslam alemi ve gelişmekte olan ülkelerin postmodern sömürgeciliğin hakimiyeti altına girmesine yol açacaktır ya da bugün burada, dünyadaki Müslüman toplulukların temsilcileri olarak yaptığımız gibi bir araya gelinecek ve birlikte 'Yeni Adil Bir Dünya' düzeninin kurulmasına yönelik adımlar atılacaktır" diye konuştu.
Salonda Endonezya'dan Fas'a uzanan tabloda gördüğü coşku ve heyecanın; İslam aleminde yaşanan büyük bir uyanışın ve şuurlanmanın göstergesi olduğunu vurgulayan Kutan, burada gördüğü heyecan ve kararlılığın, Filistin'in, Kudüs'ün, Afganistan'ın, Mısır'ın, Suriye'nin, Irak'ın ve zulüm altındaki Müslümanların kurtuluş müjdesi olduğunu anlattı.
- "Müslümanlar tarihten ders almalı"
Recai Kutan, Müslümanların tarihten ders alması gerektiğini dile getirerek, bu tür programlarla gençlerin bilinçlendirilmesinin önemine işaret etti.
Batı'nın, 2-3 asırdır yeryüzünü şekillendirdiğini, haritaları çizdiğini, Müslümanların yaşadığı coğrafyalarda yönetici kadrolarının belirlenmesinde etkili olduğunu aktaran Kutan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"1920'li yıllara kadar dünya coğrafyasının büyük bir bölümü, Batılılar tarafından işgal edildi. İşgaller esnasında, acımasızca katliamlar, işkenceler, soykırımlar yapıldı. Bugün İslam coğrafyasında bu katliamların hız kesmediğini görüyoruz. Emperyalistlerin, en çok rahatsız olduğu hususlar, Müslümanların haksızlıklara karşı bir türlü sindirilmeyen mücadele azmi, yani cihad şuuru ve yüksek ahlaki değerlere bağlılıkları olmuştur. Bu yüzden, sömürgeciler ve siyonistler, yıllar boyunca İslam'ı yanlış tanıttılar. İslam'ı, barışı tehdit eden bir din olarak göstermeye çalıştılar. Son yıllarda dünyanın her yerinde Müslümanlara zor anlar yaşattılar. Müslümanları potansiyel suçlu ilan ettiler. İslamofobya Batı dünyasının bilinçaltında Haçlı seferlerinden kalma İslam korkusunun güncelleştirilmesi, yansımasıdır. Tarihi süreç içerisinde islamofobyanın nasıl bir değişim geçirdiğini incelediğimizde Endülüs'ün fethedilmesine kadar inmekte ve Haçlı seferleriyle derinleşmektedir. Bu derinliği İslam'ın ilk yayılış tarihine kadar götürmek mümkündür. Sovyetler'in çökmesiyle komünizm Batı için tehdit algısından çıkmış, Avrupa yeni bir düşmana, yeni bir ötekiye ihtiyaç duymuştur. Bu yeni düşman, 1989 NATO toplantısında İngiltere Başbakanı Margeret Thacher'in ifadesiyle 'Komünizm sonrası yeni düşmanı uzakta aramaya gerek yok, yeni düşmanımız yanı başımızdaki İslam ülkeleridir' söylemiyle tanımlanmıştır."
ESAM Genel Başkanı Recai Kutan, Müslüman ülkelerden gelen liderleri İstanbul'da ağırladıkları için mutlu olduğunu ifade etti.
Uluslararası 24. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi
İSTANBUL - Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı Recai Kutan, "Emperyalistlerin, en çok rahatsız olduğu hususlar, Müslümanların haksızlıklara karşı bir türlü sindirilmeyen mücadele azmi, yani cihad şuuru ve yüksek ahlaki değerlere bağlılıkları olmuştur. Bu yüzden, sömürgeciler ve siyonistler, yıllar boyunca İslam'ı yanlış tanıttılar" dedi.