'Uluslararası Düşmeye Çok Yönlü Bakış Sempozyumu'

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Karan, "Düşme, hayat kalitesini etkiliyor. Bir kez düşen bir kişide düşme korkusu, artıyor. Bu da hareketlerini yavaşlatmasına neden oluyor. Hareketlerini yavaşlattıkça, kas gücü azalıyor. Vücudun harekete dayanma mekanizmaları zayıflıyor ve düşme ihtimali artıyor. Bunlara bağlı olarak düşme korkusu ve mutsuzluk, düşenlerde diğerlerine göre, 4 kat daha fazla görülüyor." dedi.

Karesi Alışveriş Merkezi'nde, Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesince düzenlenen "Uluslararası Düşmeye Çok Yönlü Bakış Sempozyumu" başladı.

Prof. Dr. Karan, sempozyumda yaptığı konuşmada, toplumun düşmeyi bir sorun olarak algılaması ve bu konuda çeşitli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.

Yaşlı nüfusun her yıl yüzde 40'ında düşme vakasına rastlandığını, bu şekilde yaşam kalitesinin de azaldığını ifade eden Karan, "Düşme diye bir sorun var ve hekimler, sağlık kurumları, sivil toplum kuruluşları olarak iş birliği yapacağız. Düşmenin sebeplerini araştırmayı bileceğiz. Buna göre tedavi yaklaşımlarını bulacağız." diye konuştu.

Düşmenin orta yaşlardan itibaren arttığını aktaran Karan, şöyle devam etti:

"Düşme, mutsuzluğa ve ölüm riskinin artmasına neden oluyor. Düşmenin önüne geçilmesi, tedavisinden daha kolay. Yaşlı nüfus, tüm dünyada artıyor. Buna paralel olarak Türkiye'de de artıyor. Türkiye'nin son bir yıl içindeki yaşlı nüfus istatistiklerinde, yüzde 8,3'e ulaştık. Yaşlı oranı yüzde 7'nin üzerine çıktığında 'genç nüfus' yerine 'orta yaş nüfus' kavramını kullanıyoruz. Türkiye olarak genç bir nüfusa sahip değiliz. Yaşlılar, sağlık ve sosyal bütçelerden daha fazla pay alan bir grubu oluşturuyor. Düşen yaşlılarda kırık riski 3 kat fazla. Düşme tekrarlıyorsa kırık riski 8 katına çıkıyor. Sık düşenlerin kalçasını kırması ve ölüm riski, 2 kat daha fazla. Buna karşı tedbirli olmak lazım. Düşme, hayat kalitesini etkiliyor. Bir kez düşen bir kişide düşme korkusu artıyor. Bu da hareketlerini yavaşlatmasına neden oluyor. Hareketlerini yavaşlattıkça kas gücü azalıyor. Vücudun harekete dayanma mekanizmaları zayıflıyor ve düşme ihtimali artıyor. Bunlara bağlı olarak düşme korkusu ve mutsuzluk, düşenlerde diğerlerine göre 4 kat daha fazla görülüyor."

Kongre Başkanı Prof. Dr Nilay Şahin de sempozyumun dünyada artan yaşlı nüfusun en önemli sorunlarından biri olan düşmenin ve bunun sonucunda yaşanan önemli sıkıntılar hakkında bilgi alışverişi yapmak amacıyla düzenlendiğini söyledi.

Düşme konusunda tıp camiasının mutlaka koordineli bir şekilde ilerlemesi gerektiğini belirten Şahin, "Şehircilik ve belediye hizmetleri de düşme konusuyla yakından ilgili. Şehrin yaşam alanları ve kalitesi, bireylerin düşmeye karşı korunmasında önemlidir. Bunun sağlanması da elbette belediyelerin yapacağı çalışmalarla ivme bulmaktadır. Bu nedenle sempozyumda, tıp ve belediye ekiplerini bir araya getirdik. Düşme, multidisipliner çalışılarak çözüm aranması gereken bir sorundur." dedi.

Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kerim Özdemir'in de katıldığı sempozyum 3 gün sürecek.