'Uluslararası Hukuk Açısından Kudüs'

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berdal Aral: 'İsrail, sadece Filistin'i sömürgeleştirmedi, sadece işgal etmiyor, aynı zamanda Filistin'i Filistinsiz, Arapsız bırakmaya çalışıyor. Çünkü kendi Yahudi halkını oraya yerleştirmek istiyor'

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berdal Aral, "İsrail, sadece Filistin'i sömürgeleştirmedi, sadece işgal etmiyor, aynı zamanda Filistin'i Filistinsiz, Arapsız bırakmaya çalışıyor. Çünkü kendi Yahudi halkını oraya yerleştirmek istiyor." dedi.

Aral, Marmara Üniversitesi Kudüs Araştırmaları Kulübü tarafından üniversitenin İlahiyat Fakültesi Ahmet Yesevi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Uluslararası Hukuk Açısından Kudüs" seminerinde konuştu.

Birleşmiş Milletler (BM) Antlaşmasının, şu anki en önemli uluslararası hukuk belgesi olduğunu ifade eden Aral, "Çünkü uluslararası barış ve güvenlik konusundaki en temel notlar burada mevcuttur. Anlaşmanın 2. maddesinin 4. fıkrası diyor ki, 'Devletler, uluslararası ilişkilerinde askeri güce başvuramazlar ve askeri güç tehdidinde de bulunamazlar.' Bakın yasaklanmıştır. Peki siyonistler ve ABD ne yapmıştır? Birtakım devletler üzerinde baskı uygulamışlardır, şantaj yapmışlardır, tehdit etmişlerdir. Dolayısıyla nereden bakarsanız bakın 1947 tarihli taksim kararı yasa dışıdır, İsrail devletinin kurulmasına giden çok önemli dönemeç noktasıdır. Bu yasa dışıdır." ifadelerini kullandı.

Daha sonra İngiltere'nin 14 Mayıs 1948'de fiilen oradan çekildiğini aktaran Aral, çekildiği gün de İsrail'in kurulduğunu kaydetti.

Taksim planından sonra siyonist çetelerin ve terör örgütlerinin, şiddet ve terör ile Arapları korkutmaya çalıştıklarını dile getiren Aral, İsrail'in kurulmasıyla Arapların sözüm ona savaşa başladığını, savaşta Arapların çok iyi olmadığını ve savaş sonucunda İsrail'in Batı Kudüs'ü ele geçirdiğini belirtti.

İsrail'in fiili olarak ilhak politikası yürüttüğüne ve resmi kurumlarını Kudüs'e taşıdığına değinen Aral, 1967 yılında yapılan 6 gün savaşında ise İsrail'in topraklarını üç katına çıkardığını, kendilerine o güne kadar "Zavallı Yahudi" imajı veren İsrail'in artık, "Biz o kadar güçlüyüz ki bize ihtiyacınız var, bölgenin jandarması olabiliriz. Bizimle iş birliği yaparsanız siz de kazanırsınız." dediğini anlattı.

İsrail'in bu savaştan sonra Filistin'i ele geçirdiğini ve bugün itibariyle Doğu Kudüs ile Batı Yakası'ndaki Yahudi yerleşimci sayısının 800 bin civarında olduğunu vurgulayan Aral, şöyle konuştu:

"İsrail, sömürgeci ve yerleşimci bir devlettir. Çünkü İsrail sadece Filistin topraklarını işgal etmiş değil. Sömürgeciler ne yapmışlar, bir süre sonra o topraklardan çekilmişlerdir. Fransa bile Cezayir'den çekilmiştir. İsrail, sadece Filistin'i sömürgeleştirmedi, sadece işgal etmiyor, aynı zamanda Filistin'i Filistinsiz, Arapsız bırakmaya çalışıyor. Çünkü kendi Yahudi halkını oraya yerleştirmek istiyor."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile