'Ümran Hanim Tritikale' Yemi Çiftçilerin Yüzünü Güldürecek

'Ümran Hanim Tritikale' Yemi Çiftçilerin Yüzünü Güldürecek

Erzurum’da bugday ve çavdarin melezlenmesi neticesinde elde edilen Ümran Hanim Tritikale yemi çiftçilerin yüzünü güldürecek. Kendi adini verdigi yem için 20 yil çalisma yaptiklarini belirten Mühendis Ümran Küçüközdemir, “Tritikalenin en önemli özelligi degisen iklim kosullarina adaptasyon olmasi” dedi.

Dogu Anadolu Tarimsal Arastirma Enstitüsü Müdürlügü’nde Mühendis olarak görev yapan Dr. Ümran Küçüközdemir, 1997 yilinda basladiklari bugday ve çavdarin melezlenmesi neticesinde elde edilen tritikale yemi çalismalarini tamamladi. Hem yemlik dane hem de silajlik olarak kullanilan yemin ilk hasadi yapildi. Küçüközdemir ve ekip arkadaslari tarafindan 20 yillik çalismanin ardindan islah edilen ürünün ekimi, kuraklik, yagisi sinirli, verimsiz, kiraç, tuzlu, asitli, hastalik sorunlari olan alanlar için de öneriliyor. Ümran Hanim Tritikale yemi, yüksek kesim arazilerde ve meradan açilan tarlalarda arpa ve bugdaya göre dane ve sap verimi kiyaslanamayacak derecede yüksek. Ayrica tritikale yemi, tarla kosullarinda tahillarda görülen bütün hastaliklara dayanikli.

Kesif yem olarak kullanilabilecek, arpaya alternatif bir yem bitkisi olan Ümran Hanim Tritikale yemi, egimli toprak derinligi az olan, çorak ve kislari çok sert geçen bölgelerde bugdaydan daha fazla verim veriyor. Küçüközdemir, alternatif yem bitkisi olarak kullanilan Ümran Hanim Tritikale yeminin çiftçilerin yüzünü güldürecegini söyledi.



Dogu Anadolu Tarimsal Arastirma Enstitüsü Müdürü Dr. Serafettin Çakal, “Suanda içinde bulundugumuz tarla tritikale ve yem bezelyesinden olusuyor. Burada ki tritikalenin çesidi Ümran Hanim çesidi. Bu çesit enstitümüzde çalisan Ümran Küçüközdemir tarafindan islah edildi. Yaklasik 10-12 yil devam eden islah çalismasi sonucunda tescil ettirdi. Tescil edildikten sonra üretim haklari devredilip satildi. Bölgemizde ciddi anlamda yayginlasmaya basladi.

Yillar önce bu bölgede tritikale yaygin degildi, bu çesitle beraber yayginlasti. Anasi bugday babasi çavdar olan melez bir bitki. Verimi, kalitesi çok yüksek. Diger tritikalelerden ayiran en önemli özellik ise bunun hem hayvan hem de insan gidasi olarak kullanilmasidir. Insan gidasi olarak kullanilmasini da önümüzde ki günlerde duyuracagiz” dedi.

“20 yil çalismanin sonucunda bir çesit çikardik”

Dogu Anadolu Tarimsal Arastirma Enstitüsü Müdürlügü’nde Mühendis olarak görev yapan Dr. Ümran Küçüközdemir, “Ben ve ekip arkadaslarimla birlikte 20 yil çalismanin sonucunda bir çesit çikardik. Bizim çesitlerimizden bir tanesi. Tritikalenin en önemli özelligi degisen iklim kosullarina adaptasyon olmasi. Bu sene kurak olmasina ragmen kendini çok bariz olarak gösterdi. Tritikalenin insan beslenmesi üzerinde de çalisiyoruz. Bugdayin yetisemedigi, bugdayin olmadigi yerlerde, atil araziler de tritikale ekerek degerlendirsek ülke tarimina çok ciddi bir katkida bulunacagiz. Bizim alanimizda yazlik ekim hiçbir zaman önermiyoruz. Kislik olarak arpa ekilemiyor çünkü yazlik ve sulu sartlar gerekiyor. Kislik arpa çesitlerimiz var. Bunlarla bölge sartlarina uygun olarak çesitler yetistiriyoruz” diye konustu.

“Soguga ve kurakliga dayanikli bir bitki”

Tritikale islahina 1997 yilinda basladiklarini ifade eden Küçüközdemir, “Uzun soluklu çalismanin ürünü bu. Yillarca adaptasyonu, melezlemeler, soguga dayaniklilik, kuraklik testlerini yaparak yetistirdik. Iki tane daha tritikale adayimiz var. bir tane de kislik arpa çesit adayimiz var. onlarda bu sene tescil alacak ve çiftçilerimize çok yararli olacak. Yaptigimiz çalismalarin karsiligini gördügümüz de çok mutlu oluyoruz” seklinde konustu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile