Umut Festivali-Sürdürülebilir Hikayeler Webinar Serisi'nin 6'Ncisi Gerçeklestirildi

Umut Festivali-Sürdürülebilir Hikayeler Webinar Serisi'nin 6'Ncisi Gerçeklestirildi

Küresel Umut Festivali-Sürdürülebilir Hikayeler Webinar Serisi’nin 6’ncisi olan ‘Karbon Nötr Gelecek’ webinari’nda konusan UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Yardimcisi Sukhrob Khojimatov, Covid-19 pandemisinin iklim krizinin potansiyeli ve doguracagi sonuçlarla ilgili bir ön gösterim oldugunu söyledi.



Turkuvaz Medya Grubu ve yeni ekonomi dergisi InBusiness öncülügünde sürdürülebilirlik konusunda farkindalik olusturma misyonuyla baslatilan Küresel Umut Festivali kapsaminda düzenlenen ‘Sürdürülebilir Hikayeler Webinar Serisi’nin altincisi, Çevre ve Sehircilik Bakanligi, Borsa Istanbul, Halkbank, Koza Altin Isletmeleri ve Türk Telekom sponsorlugunda ‘Karbon Nötr Gelecek’ basligiyla bugün gerçeklesti. BM Sürdürülebilir Kalkinma Hedefleri’nin 13’üncüsü olan ‘Iklim Eylemi’ konusuna odaklanan webinarin, özel oturumlarinda UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardimcisi Sukhrob Khojimatov ve Cumhurbaskanligi Strateji ve Bütçe Baskanligi Baskan Yardimcisi Kutluhan Taskin konuyla ilgili görüslerini paylasti. Webinar’da ‘Gelecegin Sirketi’ ve ‘Gelecegi Korumak’ baslikli iki ayri panel de düzenlendi.



Son 20 yilda 3 trilyon dolarlik kayip yasandi

‘Karbon Nötr Gelecek’ webinari’nin ilk özel oturum konugu UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Yardimcisi Sukhrob Khojimatov oldu. Khojimatov, Covid-19 pandemisinin iklim krizinin potansiyeli ve doguracagi sonuçlarla ilgili bir ön gösterim oldugunu söyledi.

“Son 20 yilda çok sayida dogal afet yasandi” diyen Khojimatov bu afetlerden 20 milyon kisinin etkilendigine ve 3 trilyon dolarlik ekonomik kayip yasandigina dikkat çekti.

Konusmasinda ekonomik refahi saglarken yeni neslin gelecegini muktedir kilmanin önemini vurgulayan Khojimatov bu baglamda geleneksel olanin ötesinde, çok paydasli, yesil ekonomiye ivme kazandiracak hem üretim hem tüketimde en saglikli yapiyi olusturmak gerektiginin altini çizdi. “Degisim için artik eylem zamani” diyen Khojimatov, Avrupa Yesil Mutabakati ile ülkelerin ellerini tasin altina koyduklarini vurguladi. Khojimatov, “Sürdürülebilir kalkinmayi dünya geneline yaymayi amaçlayan bu harekette Türkiye’nin cografi konumu, tarihi, afetler konusundaki tecrübesi ile ayri bir noktada” dedi.

Bu kapsamda Ankara’nin UNDP ile iletisimde kalarak 2030 Sürdürülebilir Eylem Plani’ni ortaya koydugunu ve iklim dostu uygulamalari ortaya çikartmak için Türkiye ile ortaklasa bir kampanya baslattiklarini da anlatti.

Sürdürülebilir kalkinmada dört ana tema

Webinarin bir diger özel oturum konugu Cumhurbaskanligi Strateji ve Bütçe Baskanligi Baskan Yardimcisi Kutluhan Taskin, Paris Anlasmasi’ndan sonra tüm dünyada daha etkin sekilde devam eden sürdürülebilir kalkinma ve yesil ekonomi çalismalarini dört ana temada ele alinabilecegini söyledi.

Kutluhan Taskin bu temalarin iklim degisikligiyle mücadelede ülkelerin uyum kapasitesinin güçlendirilmesi, politikalara entegrasyonun saglanmasi, toplumun her kesiminde bu konuya iliskin farkindalik olusturulmasi ve az gelismis/gelismekte olan ülkelerin iklim degisikligiyle mücadelede kapasitelerine uygun finansal ihtiyaçlarinin çözülmesi oldugunu belirtti.

Kutluhan Taskin, içinde bulundugumuz dönemin portresini çizerek konusmasina devam etti: “Covid-19 pandemisi nedeniyle benzeri görülmemis bir yil yasadik. Artik sicaklik sanayi öncesi zamanlara göre 1,2 derece daha yüksek. Bilim insanlari sicakligi 1,5 derece ile sinirlamak gerektigini ifade ediyor. Fakat arastirmalar bu sinirin 2025’e kadar asilma ihtimalinin yüzde 40 oldugunu gösteriyor. Bu da tehlikeli sularda yüzdügümüzü ortaya koyuyor.”

“Ülkeler arasi finansal yük paylasimi yapilmali”

Taskin bu olumsuz tablodan yola çikarak tüm dünyanin iklim degisikligiyle mücadelede daha fazla çaba göstermesi gerektiginin altini çizdi. Bu dogrultuda Türkiye’nin de hedefinin sera gazi emisyonlarini 2030’a kadar yüzde 20 azaltmak oldugunu ifade eden Taskin’in konusmasinda vurguladigi bir diger husus ise iklim degisikligi ile mücadelede ülkelerin finansman ihtiyaci oldu. Enerjinin disa bagimliliginin azaltilmasinda ve karbon nötr hedeflerinde dikkat edilmesi gereken diger hususlarin olusturdugu finansal yükü kamu ve özel sektörün tek basina karsilamasinin mümkün olmadigini söyleyen Taskin, “Bu noktada çok paydasli is birliklerinin önemi ortaya çikiyor. Bu mücadele ülkeler arasi yük paylasiminin ortak ama adil yapilmasi gerekir” dedi.



Gelecegin sirketi nasil olmali?

Karbon Nötr Gelecek Webinari’nin, ilk panelinde ‘Gelecegin Sirketi’ konusu ele alindi. ARGE Danismanlik Yönetici Ortagi Dr. Erkin Erimez moderatörlügünde gerçeklesen oturuma Sabanci Holding Insan Kaynaklari ve Sürdürülebilirlik Grup Baskani Hakan Timur, BP Türkiye Ülke Baskani Tümkan Isiltan, Sürdürülebilir Kalkinma Dernegi Baskani ve Garanti BBVA Genel Müdür Yardimcisi Ebru Dildar Edin, Schneider Electric Türkiye, Orta Asya ve Pakistan Bölge Baskani Bora Tuncer, Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyali katildi.



Dogru yönetisim önemli

Burada konusan Sabanci Holding Insan Kaynaklari ve Sürdürülebilirlik Grup Baskani Hakan Timur, Sürdürebilirligin su anki ana stratejilerinin en önemli parçalarindan birini olusturdugunu kaydederek, “Bu kadar önemli bir konuyu da dogru bir yönetisim konusu yapisi içerisinde yönetebilmek önemli” dedi.

Önemli bir yol haritalari oldugunu söyleyen Timur, “Üç odak alanimiz var. Bunlardan bir tanesi iklim krizinin çözümü için öncü adimlar atmak. Holding olarak 2050’de net 0 emisyon hedefini açiklayan ilk sirketlerden biriyiz. Bu önemli bir hedef ve bu konudaki kararliligimizi gösteriyor” diye konustu.

“Özel sektör olarak bu regülasyonlari beklemeden yenilikçi çözümler bulmamiz gerekiyor” diyen Timur sözlerini su sekilde sürdürdü: “Net 0 hedefine ulasmak için elbette ki kamu ve özel sektör hep birlikte gayret etmeli. Biz özel sektör ayagi olarak çalismalarimizi sürdürmeye devam edecegiz. Bütün bunlari insan kaynagi ve yönetisim, dijitallesme teknoloji ve inovasyon olmadan gerçeklestiremeyiz” dedi.



Düsük karbonda 10 kat artis bekliyor

BP Türkiye Ülke Baskani Tümkan Isiltan ise BP’nin, 2050 itibariyle sifir emisyona ulasma hedefini hatirlatarak, “20 yildir bu sirkette çalisiyorum. Bu süreç içinde ilk defa böyle büyük bir dönüsüme sahit oldum. Çok kolay olmayacak çünkü bu kadar büyük dönüsümün paralel bir sekilde tüm dünyada yapilmasi kolay degil. Burada kolektif çalismanin gerekliligi var” dedi.

BP olarak kaynak üretimine odakli uluslararasi bir sektör sirketi olmaktan çiktiklarini söyleyen Isiltan amaçlarinin çözüm sunmaya odakli entegre bir enerji sirketine dönüsmek oldugunu belirtti.

Tümkan Isiltan “Ilk 10 yilda su andaki mevcut karbon yatirimlarimizda 10 kat artis bekliyoruz” dedi.



Ana strateji sürdürülebilirlik

Sürdürülebilir Kalkinma Dernegi Baskani ile Garanti BBVA Genel Müdür Yardimcisi Ebru Dildar Edin de, sürdürebilir finansman konusunda açiklamalar yapti. Yesil kredi, sosyal kredi ve sürdürebilir kredinin hepsine bir bütün olarak baktigini anlatan Edin, “Bu kredilerin bazilari belli bir amaç için harcanmasini kapsiyor. Digerleriyse verdiginiz kredi ile o sirketlerin içinde yapilacak iyilestirmede alinacak aksiyonlari kapsiyor. Dolayisiyla su anda dünyada yaygin bir sekilde büyüyen kredi türü sürdürülebilir krediler olmaya basladi” diye konustu.

“Önümüzdeki dönem bu gibi kredilerin artmasi için yapilabilecek düzenlemeler hepimizin gündeminde olacak” diyen Edin, bu noktada hep birlikte çalismak gerektigine vurgu yapti ve ayrica bu alanda çok ciddi bir potansiyel olduguna da isaret etti.

Önemli tasarfuf saglandi

Türkiye’de enerji verimliligi konusunda 30 yildir faaliyet gösterdiklerini anlatan Schneider Electric Türkiye, Orta Asya ve Pakistan Bölge Baskani Bora Tuncer, “Türkiye’de müsterilerimizi bu kapsamda destekliyoruz. Son dönemlerde bu bilincin arttigini görüyoruz. Türkiye’nin enerji kaynaklarini daha verimli kullanmasina destek oluyoruz. Yatirimlarimiza da pandemi sürecinde devam ettik. Bakanlik verilerine göre Türkiye’de sadece geçen yil 635 trilyon dolar yatirim yapildi. Bu yapilan yatirim 450 bin ton petrole esdeger tasarruf saglandi. Bunun maddi karsiligi 150 milyon dolar” diye konustu.



Küçük adimlarla büyük avantaj

Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyali da pandemi ve iklim degisikliginin geçen dönemde el ele verdigini hatirlatarak, “Bu durum is yapis seklimizi, özel hayatimizi, her seyimizi etkiledi ve gündemde yerini aldi. Diger bir gelisme de AB yesil mutabakati oldu. Ve ülkeler pandemiden çikis hedefleri açikladi.

Enerji verimliligi bu yolculukta çok önemli bir yere sahip” dedi.

Amasyali, küçük adimlarla ciddi avantajlar sagladigini söyledi ve enerji verimliligi yatirimlarinin geri dönüsünün iki buçuk ila üç buçuk yil arasinda olduguna dikkat çekti.

Gelecegi nasil koruyacagiz?

Karbon Nötr Gelecek Webinari’nin ‘Gelecegi Korumak’ baslikli ikinci paneli, UN-SDSN Türkiye Koordinatörü Bahar Özsoy’un moderatörlügünde, CDP Türkiye Projeler Yöneticisi Mirhan Köroglu Gögüs, Enerji Verimliligi ve Çevre Dairesi Baskan Vekili Dr. Abdullah Bugrahan Karaveli, Sabanci Üniversitesi Istanbul Uluslararasi Enerji ve Iklim Merkezi Direktörü Bora Sekip Güray ve Bogaziçi Üniversitesi Iklim Degisikligi ve Politikalari Uygulama ve Arastirma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkes’in katilimiyla yapildi.

Sinirda karbon vergisi geliyor

Panelde konusan Carbon Disclosure Project’in (CDP) Türkiye Projeler Yöneticisi Mirhan Köroglu Gögüs, son 10 yillik dönemde sirketlerin iklim degisikligi ve su yönetimi konusunda duyarliliginin artigini gördüklerini belirtti.

Hizla dönüsen ekonomik sisteme ayak uyduran sirketler için iklim degisikliginin artik sadece bir risk degil ayni zamanda bir firsat oldugunu söyleyen Gögüs, “Türkiye’den yanit veren sirketlerin her geçen sene CDP raporlari araciligiyla yatirimcilara ve tüm paydaslara çevresel etkilerini seffaf bir sekilde açiklamaya devam ettiklerini görüyoruz” dedi.

Mirhan Köroglu Gögüs Avrupa Yesil Mutabakati’nin, ihracatinin büyük bir kismini AB ülkelerine yapan Türkiye için Sinirda Karbon Vergisi nedeniyle önem tasidigini söyledi ve sirketleri uyardi: “Talepleri karsilayamayan sirketler kisa süreli finansal kayiplar yasama riskiyle karsi karsiya.”

Yatirimcilar destekleniyor

Enerji Verimliligi ve Çevre Dairesi Baskan Vekili Dr. Abdullah Bugrahan Karaveli ise konusmasinda Paris Anlasmasi çerçevesinde sera gazi salinimini azaltmayi taahhüt eden ülkelerin dahi henüz bu talepleri karsilayacak duruma gelemedigine degindi. Karaveli, enerji verimliligini mümkün olan en üst seviyeye çikararak, 2030, 2050 ve 2070 için senaryolari degerlendirerek politikalar olusturmak ve ayaklari yere basan hedefler belirlemenin kamunun rolü oldugunu söyledi.

Enerji Tasarrufu Eylem Plani çerçevesinde 2020’de 635 milyon dolarlik yatirimla 10 milyon tonluk sera gazi emisyonundan kaçindiklarini ifade eden Karaveli, yapilacak olan enerji yatirimlarinda hangi bölgede olunursa olsun besinci bölge tesviklerinden yararlanildigini belirterek, yatirimcilarin desteklendigini de söyledi.



Hidrojenin önemi artiyor

Panelde konusan Sabanci Üniversitesi Istanbul Uluslararasi Enerji ve Iklim Merkezi Direktörü Bora Sekip Güray ise Türkiye’de temiz enerji odakli önerilerde bulunduklarini ve bu öneriler için üç ana bileseni esas aldiklarini ifade etti.

Ortaya çikan alternatif senaryoda karbon yogunlugunun geçen yila göre üçte bire azaltilabilecegini gördüklerini belirten Güray, enerji güvenliginin ve elektrifikasyonun herkesin gündeminde olmasinin ise dogru yolda gidildigini gösterdigini söyledi.

Yenilenebilir ve temiz enerji teknolojilerinden söz edildiginde hidrojenin de önemli olduguna deginen Güray, hidrojenin kullanimi, var olan sisteme entegre edilmesi gibi konularda bütüncül bir perspektiften bakilmasinin önemini vurguladi.

Paris anlasmasi itici güç olabilir

Bogaziçi Üniversitesi Iklim Degisikligi ve Politikalari Uygulama ve Arastirma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve Fizik Bölümü Yari Zamanli Ögretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkes ise Türkiye’nin Akdeniz Havzasi’nda yer alan diger ülkelere göre çok daha hizli iklim degisikligi yasadigini belirtti.

Yagis rejiminin düsmesi, tropikal hava sicakliklarinin yasanmasiyla yaz mevsiminin uzayarak ilk ve son baharin kisaldigini ifade eden Türkes, “2021’in Ekim ayiyla birlikte kuraklikla karsilasabiliriz” dedi.

Enerji tasarrufu potansiyelinin çok yüksek oldugunu, yeterli ve verimli kullanilmasinin çok önemli oldugunu ve firsatlar doguracagini ifade eden Türkes, Türkiye’nin Paris Anlasmasina katilmasinin, hedeflere ulasmak için mali anlamda itici ek bir güç olacagini belirtti.



“Karbon nötr bir gelecek mümkün”

‘Karbon Nötr Gelecek’ baslikli webinarin açilisinda konusan InBusiness Dergisi Yayin Yönetmeni Hülya Güler, geçen yil 28 Aralik’ta Emine Erdogan Hanimefendi’nin katilimiyla açilisi yapilan Küresel Umut Festivali Sürdürülebilir Webinarlar serisinin önemine degindi. Güler, “Bu alandaki çabalarimizi tüm gücümüzle sürdürmeyi ve basta ülkemiz olmak üzere tüm gezegenimizin daha iyi bir yasama kavusmasi için elimizden geleni yapmaya devam edecegiz” dedi.

Dünyanin kaderinin önümüzdeki 9 yilda belirlenecegine dikkat çeken Güler, “Tüm yayinlarimizda bu süreçte sürdürülebilirlik konusundaki her konuyu sürekli olarak gündemde tutacagiz” dedi.

InBusiness Dergisi olarak karbon nötr bir gelecegin mümkün olduguna inandiklarini söyleyen Güler, “Bugün sanki maliyet artisi gibi görünen karbon nötr hedefi için yapilacak yatirimlari yapmamanin daha yüksek bir maliyeti olacak. Bundan kimsenin artik süphesi kalmadi” dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile