Ünlü piyanist-besteci Uğurlu: 'Sanat tüm yeniliklerin öncüsüdür'

Dünyaca ünlü piyanist ve besteci Tuluyhan Uğurlu, sanatta yöresel olmayan hiçbir şeyin evrensel olamayacağını belirterek 'Anadolu'ya basmayan hiçbir şeyin temeli yoktur. Dolayısıyla Anadolu halkı, göbeğini kaşıyan adam değildir; hissedebilen, kalbi ve duygusuyla içgüdüsüyle altıncı hissiyle geleceği görebilen adamdır.' dedi.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında konser vermek için Gaziantep'e gelen Uğurlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, piyanoyla 4 yaşında tanıştığını, o günden bu yana müzikle uğraştığını ifade etti.

Bu alanda İstanbul'da uzun yıllar eğitim gördüğünü dile getiren Uğurlu, müziğin zor bir eğitim olduğunu, yalnızca iyi bir gelecek kaygısıyla icra edilemeyeceğini bildirdi. İyi bir sanatçının adının öldükten sonra da anıldığına işaret eden Uğurlu, 'Benim 20 yıl önceki albümlerim raflarda duruyor. Bu çok güzel bir şey. Ben öldükten sonra da bunlar devam etmeli.' diye konuştu.

'Yöresel olmayan evrensel olamaz'

Tuluyhan Uğurlu, sanatçının memleketin menfaatleri dışında bir şey düşünmemesi gerektiğini vurgulayarak şöyle devam etti:

'Bastığınız yer toprağınız olmalı. Bastığınız yer, başka ülkeler olursa kafayı başka yerlere kiraya vermiş olursunuz. Bastığınız yerler, yöresel değerler olursa oradan evrenselliğe, ölümsüzlüğe zıplayabilme şansınız olur çünkü işin doğrusu bu. Zaten bugün adını andığımız bütün sanatçıların izlediği yol budur. Yöresel olmayan hiçbir şey evrensel olamaz. Anadolu'ya basmayan hiçbir şeyin temeli yoktur. Dolayısıyla Anadolu halkı, göbeğini kaşıyan adam değildir; hissedebilen, kalbi ve duygusuyla içgüdüsüyle altıncı hissiyle geleceği görebilen adamdır. Birileri hakir görüyor ya öyle değil işte. Onlar yanılıyor. Anadolu insanı, rahmetle rahmetlenmiş insandır. Dolayısıyla onun gönlüne hitap edebilme çabanız varsa sizin öncelikle kalbinizin rahmetle dolu olması lazım. Dolayısıyla her zaman Anadolu'yu temel almak lazım. Kimileri Avrupa'yı temel alıyor, hayır öyle değil. Bizim tarihimiz, bu topraklarda yaşamış tüm medeniyetlerdir. Selçuklu, Osmanlı, Bizans, Hitit'tir.'

'Türkiye, bir şemsiye gibi tüm halkları bağrına basmalı'

Emperyalist güçlerin her zaman bu topraklarda haritalar çizme, bozma ve silmeye hevesli olduklarını dile getiren Uğurlu, emperyalizmin temelinin bu olduğunu aktardı.

Bugün Ortadoğu'da yaşanan olayın da bu şekilde değerlendirilmesi gerektiğine dikkati çeken Uğurlu, şunları söyledi:

'Ortadoğu'nun sahibi, tüm burada yaşayan insanlar, halklardır. Elimizden geldiği kadar özgürlüğü, aydınlığı, bilimi, sanatı, çağdaşlığı, inancı, inançların özgürlüğünü, inançlara inanmanın özgürlüğüne inanmamız lazım. Yol göstermemiz, rehber olmamız gerekiyor. Tarihte bunları yapmışız. Şimdi zamanı geldi, yeniden yapmamız lazım. O zaman bütün bu topraklarda halkları kucaklayan bir Türkiye çıkar. Bizim İslam diye bir dinimiz var. Bu anlayışla tüm mezhepleri kucaklayarak Türkiye bir şemsiye gibi tüm halkları bağrına basmalı. Türkiye'nin çok önemli bir misyonu var. Emperyalistlerin buralardan defolup gitmelerinin anahtarı Türkiye'dir, anahtarı başka ülkede aramaya gerek yok.'

Türkiye'de birçok güzel şey yapıldığını ancak sanatın sanki kör ve topal kaldığını savunan Uğurlu, 'Sanatı coşturmamız lazım. Sanatı ön plana çıkarmamız lazım. Sanat tüm yeniliklerin öncüsüdür, geride bırakılacak horlanacak bir şey değildir.' görüşünü kaydetti.