Üsteğmen Kırmızı, Şahin‘in Suikast Timine Asker Bulmakla Suçlanıyor

Ergenekon davasında Alevi liderlere yapılacak olan suikast için oluşturulacak S1 listesine TSK‘dan isim belirleyip liste verdiği ileri sürülen Üsteğmen Taylan Özgür Kırmızı, suçlamaları reddetti.

Ergenekon davasında Alevi liderlere yapılacak olan suikast için oluşturulacak S1 listesine TSK‘dan isim belirleyip liste verdiği ileri sürülen Üsteğmen Taylan Özgür Kırmızı, suçlamaları reddetti. Önceden Özel Kuvvetler‘e tayin edilmek için dilekçe verdiğini belirten Kırmızı, daha sonra Şahin‘in, Özel Birlikte çalışması için teklifte bulunduğunu ama sonra bu fikrinden vazgeçtiğini söyledi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde görülen Ergenekon davasının 125‘inci duruşması, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün‘ün, tutuklu sanıklardan Üsteğmen Taylan Özgür Kırmızı‘nın çapraz sorgusunun yapılacağı duyurusuyla başladı.

Kırmızı, İbrahim Şahin‘in evinde yapılan aramada ele geçirilen ve içerisinde Alevi liderlere suikast yapılması için oluşturulan S1 suikast timi ile suçlanıyor. S1 suikast timi içinde yer alan asker kökenlik kişilerin özel bilgilerini Şahin‘e ulaştırdığı ileri sürülen Üsteğmen Kırmızı‘ya ilk soruları Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel yöneltti.

Savcı Pekgüzel, Üsteğmen Kırmızı‘ya Şahin ile ilk kez nerede ve nasıl tanıştıklarını sordu. Tokat‘ta görev yaptığı dönemde tanıştığını belirten Kırmızı, "Üsteğmen olduğum 30 Ağustos 2006 tarihinden yaklaşık bir yıl öncesinde tanıştım. Komando bölük komutanı olarak görev yapıyordum. Kendisini Özel Harekat Dairesi Başkanvekili olarak tanıttı. Bu ilk görüşmemizden sonra iki kez daha benim ziyaretime geldi. Daha sonra da ilişkimiz telefon ile devam etti." dedi.

    Savcı Pekgüzel, "İbrahim Şahin böyle 2-3 görüşme ile size nasıl bu kadar güvenebildi de böyle önemli bir görev teklifinde bulunabildi?" diye sordu. Bunun üzerine Kırmızı‘nın avukatı Hasan Fehmi Demir, "Tahmine dayalı soyut sorular sorulamaz" diyerek savcının sorusuna tepki gösterdi. Ancak Savcı Pekgüzel, örgütün varlığını ispat etmek için bu soruları sorduklarını ve soruların da somut sorular olduğunu açıkladı. Bunun üzerine sanık Kırmızı, "Benim zaten Özel Kuvvetler Komutanlığı‘na atanmam için verdiğim bir dilekçe vardı. Yaptığım görevlere de bakıp böyle bir teklifte bulunmuş olabilir." cevabını verdi.

Bu cevap üzerine savcı Pekgüzel, Murat Saraç ile yaptığı telefon görüşmesinde neden gizli konuşmaya önem verdiğini ve Şahin‘in teklifi ile ilgili olarak neden "Tayinimiz çıkacakmış. Biri önerdiğinde direkt alıyorlarmış. Canım sıkılıyor. İşi bozmaları için araya birilerini koydum. Olmazsa kendim çıkıp söyleyeceğim." şeklinde konuştuğunu sordu. Sanık Kırmızı bu soruya da, "Önceden böyle bir dilekçe vermiştim. Yaşım ve konumum itibariyle artık böyle bir görevi üstlenecek durumda değildim. Bu nedenle vazgeçtim." dedi. Savcı Pekgüzel‘in, "Önce görevi istediğinizi söylüyorsunuz ama 3 gün sonra bu görüşmenizde ise vazgeçiyorsunuz. 3 gün içinde sizi kararınızdan vazgeçiren şey nedir?" şeklindeki sorusunu ise Kırmızı, "5 dakikada fikrimi değiştiririm. Tahlil ettim ve olmayacağına karar verdim." diye cevapladı.

Tutuklu sanık Kırmızı, sanık İbrahim Şahin ile ilk konuşmasıyla ilgili olarak "Bana Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde yeni bir müsteşarlık kurulacağını, kendisinin de orada görev yapacağını söyledi. Benden güvenebleceğim teğmenler istedi. Genelkumay‘ın yeni bir yapılanmaya gittiğini söyledi. Ben de televizyondan yeni bir müsteşarlığın kurulacağını duymuştum." dedi.

Şahinin, ilk konuşmalarında "Söylediklerimi yapacaksın" şeklindeki cümlelerle kendisine emredici bir üslupla konuştuğunun hatırlatılması üzerine Kırmızı, Şahin ile aralarında emir komuta ilişkisinin bulunmadığını söyledi. Susurluk davası ile yargılanan bir kişinin özel ekip kuracağını söyleyerek eleman istemesini açıklaması istenen Kırmızı, "Önce ben de şüphelendim ama sonra böyle bir şeyin olmayacağına kanaat getirdim." şeklinde şeklinde konuştu.

Pekgüzel‘in resmi olarak kurulmayan bir birim için neden kan grubu, TC kimlik numarası gibi bilgileri İbrahim Şahin‘e verdiği sorusuna Kırmızı, bu birimde görev alacağını düşündüğünü belirterek, operasyonlarda kan grubu, TC kimlik numarası gibi bilgilerin gerekli olduğunu söyledi. Şahin yüzyüze görüşmediğini dile getiren Kırmızı, bir telefon konuşmasında Şahin‘in Genelkurmay Başkanlığı‘nda olduğunun söylenmesi üzerine, kendisinin yaptığı araştırma sonucu Şahin‘in Genelkurmay Başkanlığı‘na gitmediğini öğrendiğini söyledi.

Kırmızı‘nın Genelkurmay Başkanlığı‘na girişlerde kayıt tutulduğunu söylemesi üzerine Pekgüzel de, askeri savcılıkla görüşmek için Genelkumay Başkanlığı‘na gittiğini, ancak bir kayıt tutulmadığını söyledi. Bunun üzerine sanık Kırmızı, "Çok yanlış yapmışlar, tutmaları gerekirdi." karşılığını verdi.

Savcı Nihat Taşkın, "Bütün bu olanlardan sonra ne düşünüyorsunuz?" diye sordu. Sanık Kırmızı ise "Sanırım İbrahim Şahin de bu oluşumun illegal olmadığını düşünmüş. Ama İbranim Şahin kandırılmış. Dolayısıyla biz de kandırılmışız. İbrahim Şahin bu isimleri, listeyi bizden alıp bir komutana götürüp bunlar iyi çocuklar diye söyleyecek şeklinde düşündüm. Ama hiçbir komutan ile görüşmemiş." cevabını verdi. Savcı Taşkın‘ın sorularını tamamlamasının ardından da duruşmaya öğle yemeği için ara verildi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile