Utek Genel Başkanı Dr. Özdoğan, Hsyk Seçimlerini Değerlendirdi

Milletimiz, devleti ile büyük zafer kazanmıştır.”dedi.


Yargı mensuplarına insafsızca iftiralar atıldığını ifade eden UTEK Genel Başkanı Dr. Ömer Özdoğan, bel altı vuruşlar yapıldığını belirterek şunları söyledi: “Uluslararası faaliyet gösteren bir STK olarak millet iradesinin tecellisi olan yeni Türkiye'de artık vesayet sisteminin yargı üzerinden işletilmesine son verilmesini istedik. Hukuk ve demokrasi dışı teşekküllerin yargı ağında faaliyet göstererek vatandaşlarımızın sömürme durumunun önlenmesinin zaruri olduğunu dile getirdik. Şer odaklarının hakim ve savcılara yönelik baskı, sindirme ve adaletsiz uygulamalarına muhatap olundu. Ülkemizin en kısa zamanda bu karanlıktan kurtulmasının zaruri olduğuna inandık. Türkiye için çok büyük öneme haiz HSYK seçimlerinde hâkim ve savcıların tercih yaparken milletin beklentilerine uygun davranmasının doğru olacağını söyledik.

HÂKİM VE SAVCILAR, YBP’Yİ TERCİH ETTİ
Yargıda Birlik Platformunun (YBP) yargı bürokrasisinin başına geçmesin şart olduğuna vurgu yaptık. Umutlarımız gerçekleşti. Artık bu zaferle Türkiye karanlık tünelin en son merhalesinden de arınıp aydınlık günlere doğru yol almaya başlamıştır. Paralel grup içinde yer alan birçok hâkim, savcı da ülke için bu tür gayri kanuni teşkilatların zararlı olduğuna kanaat getirip YBP'yi tercih etmiştir.

İLLEGAL ÖRGÜTE DESTEK ERİMİŞTİR
Yani bu illegal örgüte destek artık erimiştir. Bu nedenle hakkaniyet ölçüsünde seçimini yapan tüm hâkim ve savcılara millet olarak yürekten teşekkürü borç biliyoruz. Millet vesayet istemediği gibi, milletin bağrından çıkan hakim ve savcılar da artık Türkiye'de karanlık günler görmek istemiyor. Çocuklarımıza aydınlık bir gelecek bırakmak için yapılan tüm mücadeleler kutsaldır ve sonuç vermiştir. Bugün bir milattır.

MİLLETİMİZ DEVLETİ İLE BÜYÜK ZAFER KAZANMIŞTIR
Millet devletiyle el ele verip büyük bir zafer kazanmıştır. Bu zaferde gecesini gündüzüne katan gönül erlerine milletçe minnettarız. O gönül erleri ki hiç bir tehdide, şantaja ve korkuya boyun eğmedi. Artık toplum olarak barışa, kardeşliğe ve yeniden bütünleşmeye muhtacız. İnsan hata yapabilir. Bazen farkında olmadan iyi niyeti sömürülerek bazı şer odaklarına bilmeden dolaylı yardım etmiş olabilir. Hatayı görüp arınmak bir erdemdir. Bundan sonra ki süreçte bu şer odaklarının destekçisi kalmayacaktır.

Büyük bedeller ödenerek kazanılan bu mücadelenin hediyesi "Güçlü Bir Türkiye'dir". Bu "Güçlü Türkiye'yi" eski karanlık günlerine geri taşımak isteyenlerin kendileri karanlığa mahkum olacaktır.

Ülkesi için gecesini gündüzüne katarak hiç bir fedakarlıktan kaçınmadan çalışan insanlara doğrudan zulüm yapanlar, onları bu kutsal yollarından alıkoymak için hile ve desise kuranlar elbette hesap verecektir. Ama iyi eğitim almış, niyeti halis amacı ülkesine katkı sağlamak olan herkes aynı hedefe birlikte kilitlenecek ve güçlü bir Türkiye tesis edilecektir. Türkiye'de artık kardeşlik ve esenlik iklimi hüküm sürecektir.”