Uzun Süreli Sigara Kullanımı Lösemi Riskini Artırıyor

Uz, yaptığı yazılı açıklamada, sigara kullanımının dünyada ve Türkiye'de bir halk sağlığı sorunu olmaya devam ettiğine dikkati çekti.

Dünya genelinde her yıl 6 milyon kişinin sigara ile ilişkili nedenlerden hayatını kaybettiğini ifade eden Uz, bu sayının 2030 yılında 8 milyona ulaşacağının tahmin edildiğini söyledi.

Sigaranın tüm kanserlerde olduğu gibi akut miyeloid lösemi (AML) sıklığını da artırdığını belirten Uz, şöyle devam etti:

"Tütünün yanması sonucu sağlığa zararlı 7 binden fazla madde açığa çıkmaktadır. Sigarayla ilişkili akciğer, böbrek, mesane, serviks, yemek borusu, mide, pankreas gibi 10 çeşit kanser ile aort genişlemesi, katarakt, zatürre, diş eti iltihabı gibi 18 hastalık tanımlanmıştır. Hızlı gelişen ve birden ortaya çıkan lösemilere akut lösemiler denir. Erişkinlerde daha sık görülen akut lösemi türü AML'dir. Son 10 yıldır miyeloid lösemiye yol açan sebeplerden birinin de sigara olduğu düşünülmektedir."

Uz, 2016 yılında İtalyan araştırmacılar tarafından yayımlanan bir derlemede sigara içen erişkinlerde hiç sigara içmeyenlere nazaran AML sıklığının daha fazla olduğunun belirtildiğini aktararak, şöyle devam etti:

"Yoğun ve uzun süreli sigara kullanımı, artan bir lösemi riski ile birliktelik göstermiştir. İlginç olarak sigarayı bırakalı 20 yıldan fazla olan bireylerde lösemi riski oldukça azalmaktadır. Erkekler, kadınlara nazaran daha riskli bulunmuş ve bu durum erkeklerin sigara içme alışkanlıklarına bağlanmıştır. Sigara ve lösemi ilişkisi tam olarak anlaşılamamakla birlikte nikotin ve nikotinle ilişkili bazı maddelerin hayvan modellerinde kansere yol açtığı ortaya konulmuştur. Sigaranın içerdiği benzen, formaldehit veya radyoaktif bileşenlere bağlı olarak kromozomal düzeyde bozukluklar meydana gelmektedir. Ayrıca immün sistemdeki ve dolaşımdaki akyuvar sayılarındaki değişiklikler de suçlanmaktadır."

Koruyucu hekimlik uygulamaları ile sigaranın zararlarına dikkat çekilmesi gerektiğine dikkat çeken Uz, ancak bu sayede sigara ile ilişkili hastalıkların ve bunların ağır ekonomik yükünün azaltılabilmesinin mümkün olabileceğini de sözlerine ekledi.