Dernek binasında bir açıklama yapan Aylin Çelik, Bağımsız Kadın Enstitüsü ile birlikte ayda 10 olmak üzere 16 ayda 160 tane bilgilendirme semineri yapacaklarını belirtti.
Bu seminerlerin içeriğinin kadınların bilgi edinmeye ihtiyaç duyduğu konuların oluşturacağını ifade eden Çelik, “Bunun için de 500 kadına yönelik bir alan çalışması yürüttük. 21'i konteynır kent olmak üzere 75 farklı bölgede yaptığımız alan çalışması sonucunda, çalışma yürüteceğimiz kadınların profilini görmeye ve kadınların hangi konularda bilgiye ihtiyaç duyduklarını, ne tür sorunlar yaşadıklarını tespit etmeye çalıştık. Bu çalışma, bundan sonra yürüteceğimiz çalışmalara yol gösterir nitelikte olacaktır. Her ay düzenleyeceğimiz 10 farklı eğitim seminerinin konularını bu çalışmadan çıkan veriler sonucunda hazırlıyoruz. Anket uyguladığımız kadınların yüzde 35.8'si okur-yazar değildir. Yüzde 33.2'si ilköğretim mezunu iken yüzde 7.4'ü üniversite mezunudur. Bize başvurucu olarak gelen kadınların yaşadığı en büyük sorunlardan biri de resmi kurumlarla yaşadıkları dil, okuma-yazma sorunudur. Anadilde eğitim göremeyen insanlar, resmi dille ailelerinde değil okullarda karşılaşıyorlar. Okula hiçbir zaman gidemeyen kadın ise ne resmi dili öğrenebiliyor ne de bu dilin aracı olduğu kurumsal işlerini çözebiliyor. Hastaneye gitmek, Sosyal Yardımlaşma Vakfı ve diğer kurumlara dilekçe yazmak, avukata vekalet vermek, AFAD'a konut için başvurmak, Sosyal Hizmetlere engelli yakını için başvurmak gibi ne yazık ki gündelik hayatlarının çoğunluğunu kapsayan resmi işlerde kadınlar zorluk yaşıyorlar. Anadilde eğitimin resmiyet kazanmadığı bir toplumda, resmi dili bilmeyenlerin cahil olarak görülmesi ve dahası kendi sorunlarını çözememeleri çok büyük bir sorundur” dedi.
ÖNCEKİ YILLARA GÖRE RESMİ NİKAHLI EVLİLİK SAYISI ARTTI
Anket uyguladıkları kadınların yüzde 75.2'sinin resmi nikahlıyken, yüzde 4.8'inin imam nikahlı olmasının kadının medeni haklarına ulaşması açısından olumlu bir sonuç olduğunu kaydeden Çelik, “Fakat sadece 500 kadından yola çıkarak Van'daki kadınların büyük çoğunluğunun resmi nikâhla evli olduğunu söylemek eksik olur. Fakat önceki yıllara göre resmi nikâhla evliliğin artmış olduğunu söylemek mümkün. Kadınların mal üzerinde hak iddia etmesi, boşanma durumunda nafaka alması, eşi öldükten sonra dulluk maaşı alması yalnızca resmi nikâhla mümkündür. Sosyal Yardımlaşma Vakfı’yla yaptığımız görüşmeler sonrasında imam nikâhıyla evli olduğu eşini kaybeden kadın, eğer 18 yaşından küçük çocuğu varsa aylık 120 TL nakdi destek alabilmektedir. Bilindiği üzere hanede sigortalı herhangi bir işte çalışan kişi olduğunda o aile nakdi ya da ayni herhangi bir destek alamamaktadır Sosyal Yardımlaşma Vakfı’ndan. Geçtiğimiz hafta da valilik bünyesindeki İş-Kur toplantısından edindiğimiz bilgi doğrultusunda, yeni yasal düzenlemeye göre evde çalışan kişinin maaşı hanede yaşayan kişi sayısına bölünecek ve kişi başına 300 TL’den az para düşüyorsa o aile kömür ya da gıda yardımı alabilecektir. Uzun zamandır üzerinde durduğumuz bir konuydu bu. Bu düzenlemenin uygulanması sürecini de yakından izliyoruz. Alan araştırmasına katılan kadınların evlilik şekillerine bakıldığında, görücü usulüyle evliliğin yaygın olduğu görülmektedir. Van gibi kapalı toplum yapısının, toplumsal cinsiyet rollerinin hâkim olduğu bir şehirde kadınlar ne yazık ki eşlerini kendileri seçemiyorlar. Ailelerin uygun gördüğü kişilerle kadınlar, fikirleri sorulmadan evlendiriliyorlar çoğu zaman. Bu da aile içi şiddet başta olmak üzere pek çok soruna neden olmakta. Yine aynı şekilde evlilik yaşına baktığımızda 11-15 yaş aralığında evlenen kadın oranı toplamda yüzde 16.1 iken şu an 41-50 yaş arasında olanların yüzde 29.3'ünün, 51 yaş ve üstünde olanların yüzde 39.5'inin 15 yaşın altında evlendiklerini görüyoruz. Çocuk gelin dediğimiz kız çocukları henüz ergenlik dönemindeyken evlendiriliyorlar. Hukuken yasaklansa da bu tür evliliklerin hala geçerli olduğunu hepimiz biliyoruz. En yaygın evlilik yaşının 16-20 yaş arası olması da kadınların çok genç yaşta evlendi(rildi)ğini gösteriyor” diye konuştu .
Vakad, Bağımsız Kadın Enstitüsü'ne Dönüşecek
Van Kadın Derneği’nden görevli sosyolog Aylin Çelik, 2009 yılında başvurusunu yaptıkları; fakat 2012 yılının Şubat ayı sonunda kabul edilen Güçlü Örgütler Güçlü Kadınlar Projesi kapsamında derneklerini Bağımsız Kadın Enstitüsü'ne dönüştüreceklerini söyledi.