Van’da K Belgesi Tartışması Sürüyor

Van Ticaret ve Sanayi Odası (VATSO) eski Genel Sekreteri Necdet Takva, K Belgeleri ile ilgili ortaya çıkartılan usulsüzlükle ilgili VATSO Yönetim Kurulu olarak son yapılan basın bildirisi üzerine yazılı bir açıklama yaparak "Oda Yönetim Kurulu, görev ve sorumluluklarının neler olduğundan habersizmiş gibi davranarak, oda bünyesinde yürütülen iş ve işlemler hakkında hiçbir sorumluluklarının olmadığı yönünde kamuoyunu yanıltıcı, eksik ve bilinçli bir dezenformasyona tabi tutmaktadır" diye belirtti.

Takva, önceki gün VATSO Yönetim Kurulu imzası ile yayımlanan bildiride, Oda K belgeleri biriminde meydana gelen usulsüz işlemlere dair değerlendirmelere ilişkin olarak belirtilen dönemde oda genel sekreteri olması hasebi ile zorunlu bir açıklama yapmamın gereği hasıl olduğunu belirtti.

Öncelikle Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda görev yaptığı sürede mevzuat hükümleri dışında hiçbir işlemin tarafı olmadığımı vicdani sorumluluğumun gereği olarak belirtmesi gerektiğini anlatan Necdet Takva “Görevimden istifa ettiğim 1 Mart 2012 tarihinden bu yana Odada meydana gelen gelişmeleri büyük bir üzüntü ve kederle izlediğimi ve hiçbir şekilde gelişmelere taraf olmama ilkemi koruduğumu da ifade etmem gerekir. Ancak Yönetim Kurulu adına yapılan son basın bildirisinde görev yaptığım dönemde temsil ettiğim makamın hak etmediği şekilde ve hakkaniyete uymayan biçimde gelişmelerle ilintili kılınması, bazı hususlara açıklık getirilmesini zorunlu kılmıştır. Oda Yönetim Kurulu açıklamayı yaparken görev ve sorumluluklarının neler olduğundan habersizmiş gibi davranarak, oda bünyesinde yürütülen iş ve işlemler hakkında hiçbir sorumluluklarının olmadığı yönünde kamuoyunu yanıltıcı, eksik ve bilinçli bir dezenformasyona tabi tutmaktadır. Bunun yanında genel sekreterlik birimini odadan ayrı ve Yönetim Kurulu ile hiçbir organik bağı olmaksızın sanki farklı hukuki statüye bağlı çalıştığını vurgulayarak 5174 Sayılı TOBB Yasası’nın genel sekreter ile yardımcılarının nasıl atandığı ile görev ve sorumluluklarından haberdar olmadığını da itiraf etmektedir. Yönetim kurulunun öncelikle TOBB Yasası’nın ehliyet, temsil ve imza yetkisini düzenleyen 11. maddesini, oda görevlerini düzenleyen 12. maddesini, Yönetim Kurulu görevlerini düzenleyen 19. maddesini, oda borsa genel sekreterini belirten 74. maddesini ve bu konulara ilişkin yönetmelik, genelge ve oda iç yönergesini incelemesi gerektiğini hatırlatmak gerekir.”

KONU DAHA ÖNCE DE GÜNDEME GELDİ
K Belgesi bürosunda çalışan adı geçen personel ile personel işlemlerinden sorumlu amirin, TOBB ile VATSO arasında 2006 yılında akdedilen sözleşme gereği, Yönetim Kurulu kararı ile atandığını belirten Necdet Takva “Bundan haberdar olmadığını belirten Yönetim Kurulu akdedilen sözleşme ile anılan yetki döneminde TOBB ile yapılan yazışmaları incelemelidirler. Yine adı geçen personel odanın en eski çalışanlarından olup, tüm ısrarlara rağmen şimdiki başkan başta olmak üzere dönemin Yönetim Kurulu tarafından K belgesi biriminde çalışmasının devamı yönünde ısrarcı olunmuştur. Yönetim Kurulu basın bildirisinde konunun hiçbir şekilde Yönetim Kurulu bilgisine sunulmadığını ifade ederek, Yönetim Kurulunun gelişmeleri şimdiki sayın Başkanın 8 Mayıs tarihinde yapılan yazılı şikayet üzerine ve üstün duyarlılığı ile gündemleştiğini belirtmektedir. Oysa konunun şimdiki başkan ve bir kısım Yönetim Kurulu üyesinin de katıldığı 23 Eylül 2009 tarihli toplantıda gündeme geldiği sabittir. Dönemin Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Zahir Kandaşoğlu’nun konuya ilişkin basında yer alan açıklaması buna mesnet olarak değerlendirilebilirken, konunun muhatabı olan şimdiki Yönetim Kurulunun K işlemlerine ilişkin sorunların hiçbir şekilde toplantı tutanaklarında yer almadığını belirtmesi manidardır. Ayrıca Yönetim Kurulu gündeminin genel sekreterlik birimi tarafından değil, bizzat Yönetim Kurulu Başkanı tarafından oluşturulduğunu mevcut Yönetim Kurulu gözden kaçırmış, bildiride iyi niyetli olmayan art niyetli bir çaresizliğin dışavurumuna işaret etmiştir.

Yine 23 Eylül 2009 tarihli Yönetim Kurulu kararının gereği olarak gerekli ilan ve duyurular yapılarak Emniyet Müdürlüğü ile alınan duyumlar üzerine yazışma yapıldığı bilinmektedir. Buna rağmen adı geçen personelin görevine devam ettirilmiş olmasını, özlük haklarının ısrarla korunarak sürdürülmesini herhalde mevcut Yönetim Kurulu yeni bir bildiri ile açıklama ihtiyacı hissedecektir. Yönetim Kurulunun ısrarla konunun hiçbir şekilde gündeme gelmediğini savunması, Yönetim Kurulu karar tutanaklarının değiştirilme kuşkusuna yol açmaktadır ki bunun da bir uzmanlık araştırmasına muhtaç olacağı sonucu çıkmaktadır. Dava sürecinde bu ihtimalin ilgili mercilerin dikkatinden kaçmayacağı da açıktır” diye belirtti.

GENEL SEKRETERLİK YÖNETİM KURULU KARARINA DAYANMAYAN BİR GÖREVLENDİRME YAPAMAZ
Necdet Takva, bahse konu dönemde görev yapan Yönetim Kurulu üyelerinin çoğunluğu halen görevlerine devam etmekte olduğunu belirtti.

Bahse konu dönemde sayman üye olarak Yönetim Kurulu adına denetim görevi yapan üyenin şu anda Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığına dikkat çeken Takva “Adı geçen personelin tüm eğitim görevlendirmeleri ile ulaşım ve harcırahlarının Yönetim Kurulunun, dolayısı ile sayman üye imzasıyla onay gördüğü 5174 sayılı Yasa gereği olarak sabittir. Yönetim kurulu şu ana kadar bilgime başvurmadığı gibi ilgili Bakanlık ve TOBB teftiş heyetlerinden de dönemin genel sekreterlik biriminden bilgi talebinde bulunmadığını belirtmek gerekir. Yönetim Kurulu bildirisinde genel sekreterlik biriminin denetim kontrolü ve imza yetkisi ile görevlendirilen bir personel tarafından bu işlemlerin gerçekleştiğini belirtmektedir. Oysa genel sekreterlik biriminin yönetim kurulu kararına dayanmayan bir görevlendirme yapamayacağı gözden kaçırılmıştır. Odada çalışan tüm personelin görev tanımları ile kadrolarının kadro çizelgesi halinde oda Yönetim Kurulu önerisi ile Oda Meclisi tarafından her yıl onaylanan kadro çizelgesi ile yürürlük kazandığından habersiz olan Yönetim Kurulu, ne yazık ki oda iş ve işlemlerinden ne kadar kopuk olduğunu da bu vesile ile itiraf etmiş, sürece ilişkin sorumluluk düzeyini ortaya koymuştur. Yolsuzluk ve usulsüzlüklerin genel sekreterlik birimine bağlı idari birimlerle ilgili olduğunu belirten Yönetim Kurulu, nedense bu konuda açıklamayı kendisi yapma ihtiyacı hissetmiştir. Yönetim Kurulu bu şekilde davranarak yönetsel becerilerini tamamen yitirdiğine vurgu yapmıştır. Bundan sonraki süreçte odayı hakkaniyetle yönetebilme yeteneğini kaybettiğini göstermiştir. Yönetim Kurulu süreci başında bulunduğu kurumdan öç alma duygusuyla ve operasyon yapma zihniyetiyle sürdürerek krizi yönetme becerisi gösterememiştir. Bildiri bu meyanda oluşan kamuoyu baskısına karşı, gerçeği saptırma amacına hizmet olarak yayımlanmıştır” diye belirtti.

4 BİN TAŞIMACI MAĞDUR EDİLDİ
Bu sebeple büyük emek, zorluk ve çaba ile 2006 yılında alınan K türü yetki belge düzenleme yetkisinin odadan alınmasına sebebiyet veren Yönetim Kurulu’nun 4 bin taşımacının mağduriyetine yol açtığını iddia eden VATSO eski Genel Sekreteri Necdet Takva, şunları belirtti; “K Belgesi düzenleme yetkisinin Van ve bölge için ne kadar önemli olduğundan habersiz olan Yönetim Kurulu, suçlu veya suçluları cezalandırma çabası içinde olmak yerine kendi yetkisinde olan birimlerin bir birinden ayrı olduğu kanısı uyandırmaya çalışarak sorumluluğunu bertaraf etmeye çalışmaktadır. Ayrıca teftiş raporları ile yargıya intikal etmiş bir konu hakkında yersiz ve gereksiz beyan ve açıklamalar ile yönetsel başarısızlığını kamufle etmek istemektedir. Yönetim Kurulunun bildiride belirtildiği üzere adı geçen sorumlu veya sorumluların itiraflarına umut bağlayarak kendilerine karar verici merci sıfatı atfetmeleri ayrıca düşündürücüdür. Böylesi bir beklentiye girmek sureti ile sorumlu veya sorumluların itiraflarından medet umma yoluna yönelmiş olmaları, bundan sonra ilimizin önemli meslek odası olan Ticaret ve Sanayi Odasını yönetemeyeceklerini ortaya koymuş bulunmaktadırlar. Daha önce başkan adına açıklama yapılırken şimdi Yönetim Kurulu adına açıklama yapılması yeni bir gelenek olmaya başlamıştır. Oda Yönetim Kurulunda bulunan bazı üyelerin 10 yıldan fazla Yönetim Kurulunda aktif görevlerde bulundukları bilinmektedir. Şimdiye kadar idaresi ile bir bütün olan odanın şimdi idareyi farklılaştıran bir konseptle beyanda bulunması düşündürücüdür. Başta Oda Meclisi olmak üzere, disiplin kurulunun ve diğer oda organları ile duyarlı organ üyelerinin, sürecin doğru yönetilmesine yönelik etkin çaba içerisinde olmaları gerektiğini belirtmek gerekir. Şu ana kadar büyük deprem felaketleri yaşamış olan kentimizin nadide meslek odası olan Van Ticaret ve Sanayi Odasının daha fazla yıpratılmadan, hukuki süreç içerisinde gerekli araştırma ve soruşturmanın sonuçlanmasını sabırsızlıkla beklerken; Yönetim Kurulunun durumdan vazife çıkarmaya yönelik anlaşılmaz ve mesnetsiz basın bildirisi karşısında kamuoyunun bilgilenme hakkına duyduğum saygının gereği olarak) bu açıklamayı kamuoyunun takdirine arz ederim.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile