Yüzeysel toplardamarların çeşitli nedenlerle uzayıp, büklümlü genişlemesi hali olan ve modern toplumlarda yüksek oranda görülen varis, kılcal damarlardan (telenjektaziler), iyileşmeyen yaralara kadar uzanan geniş bir kliniğe sahip. Varis hastalarında çok çeşitli belirtiler olmakla birlikte en çok öne çıkanlar; ağrılı, ağır ve yorgun bacaklar, ayak bileklerinde kaşıntı, bacaklarda ve ayak bileklerinde şişlik (ödem), gece krampları, ciltte kalınlaşma, sertleşme ve renk değişiklikleridir.
YDÜ Hastanesinde bugüne kadar bin civarında hasta sağlığına kavuştu
YDÜ Hastanesinden yapılan açıklamaya göre; 2013 yılından beri hizmet vermekte olan Varis Tedavi Merkezi, her çeşit teknik donanım ve yüksek teknoloji ile çalışıyor. Kurulduğu günden bu yana yaklaşık bin hastaya hizmet veren merkezde, tüm dünyada sayılı merkezlerde uygulanan tedavi yöntemleriyle hastalar sağlığına kavuşturuluyor. Tedavi şekilleri ile sadece Kıbrıs’ta yaşayan yerli ve yabancı uyruklu vatandaşlara değil, yurt dışından YDÜ Hastanesi Varis Merkezini tercih eden hastalara da sağlık hizmetleri sunuluyor.
Yakındoğu Üniversitesi Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Varis Tedavi Merkezi doktorları Prof. Dr. İlhan Sanisoğlu, Yrd. Doç. Dr. Barçın Özcem ve Yrd. Doç. Dr. Özlem Balcıoğlu, varis tedavisinde ayrıntılı muayene ve gerekli tetkik yapılmadan sadece cilt üzerindeki varislere müdahale etmenin, varislerin kısa zamanda tekrarlamasına ve şikayetlerin devam etmesine neden olduğunu belirtti.
Hem şikayet hem de kozmetik sorunlara sebep olan varis hastalığı ile ilgili tercih edilen ve uygulanan güncel ameliyatsız tedavi teknikleri hakkında bilgiler veren Kalp ve Damar Cerrahisi Ekibi, varis ameliyatına son çare olarak mecbur kalınan hastalarda başvurulduğuna dikkat çekti.
"Kısa sürede tedavi ve iyileşme imkanı sağlayan Radyofrekans (Rf) Tedavisi"
Kalp ve Damar Cerrahisi Ekibi verdiği bilgide şu ifadeleri kaydetti:
"Bu yöntem, Radyofrekans dalgalarının yüksek ısı oluşturarak büyük ana toplardamarın ciltte hiçbir kesi yapmadan tedavi edilmesini sağlamaktadır. Bu yüksek teknoloji, klasik ameliyata göre çok önemli avantajlar sağlamaktadır. Tedavi çok kısa sürede gerçekleşmekte, hastanede yatışa gerek kalmadan, hastalar normal aktivitelerine kısa sürede geri dönebilmektedir. Girişimin başarı oranı yüzde 100’e yakın olmakta ve yara izi çok az veya hiç kalmamaktadır."
Tedavi yöntemini başarıyla uygulayan Kalp ve Damar Cerrahisi Ekibi, katıldıkları uluslararası kongre ve toplantılarda meslektaşlarına yönelik, tedavi ile ilgili incelikleri ve deneyimlerini anlatan eğitim içerikli sunumlar gerçekleştiriyor.
"Köpük (Foam) Skleroterapisi ile varisler kuruyor"
Köpük tedavisi hakkında da açıklamalarda bulunan cerrahi ekibi, "Hem şikayetlere hem de kozmetik sorunlara çare yöntem olan Köpük Skleroterapisi tedavisinde, özel bir cihaz vasıtasıyla köpüklü hale getirilen ilaç, çok ince iğnelerle damar içine uygulanmakta ve uygulama seanslar halinde 20 ile 40 dakika arası sürmektedir. Tekniği bilen, deneyimli ellerde köpük skleroterapisi, hem küçük (kılcal), hem orta, hem de büyük çaplı varislerde kullanılmaktadır. Hastalar işlem sırasında ağrı duymamakta, işlem sonrasında hastanede yatışa gerek duyumadan, günlük aktivitelerine hemen dönebilmektedir" dedi.
"Dünyada en iyi sonuçların alındığı lazer cihazlarından birine sahibiz"
Özellikle en zor grup olan kılcal damar varislerinin tedavisinde, YDÜ Hastanesinin dünyadaki saygın hastaneler arasında yerini aldığını belirten Kalp ve Damar Cerrahisi Ekibi, dünyada en iyi sonuçların alındığı lazer cihazlarından birine sahip olduklarını, bu sayede de her tür varis tedavisinin, en son teknolojiler kullanılarak, hastalar açısından da yüksek bir konfor ortamında gerçekleştirildiğini belirtti.
"Varis tedavinizi yaz gelmeden yaptırın"
Variste tedavi seçeneklerinin çok geniş olduğunu da ifade eden Kalp ve Damar Cerrahisi Ekibi, tedavi şeklini hastalığın derecesine göre belirlediklerini ve her hasta için özelleştirilmiş en uygun yöntemi uyguladıklarını ifade etti.
Tedavinin özellikle yaz gelmeden yapılması gerektiğini söyleyen ekip, "Varis tedavisinin yazın çok daha seyrek yapılmasının en önemli sebebi, tedavi sonrası kısa bir süre (1 ile 3 hafta arası) varis çorabı giyilmesidir. Varis çorabı bacakları az da olsa sıkabilmekte ve yazın, bu çorapların giyilmesi rahatsızlık verebilmektedir. Bir diğer sebebi ise, tedavi edilen bölgelerde güneş ışığı ile oluşabilecek komplikasyonları azaltmaktır" ifadelerini kaydetti.
Varis Tedavilerinde Ameliyatsız Yöntem
Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi çatısı altında hizmet veren Varis Tedavi Merkezi doktorları Prof. Dr. İlhan Sanisoğlu, Yrd. Doç. Dr. Barçın Özcem ve Yrd. Doç. Dr. Özlem Balcıoğlu, varis hastalığında uygulanmakta olan tedaviler ve kullanılan son teknoloji radyofrekans ve lazer tedavi cihazları ile köpük skleroterapisi tedavisi hakkında açıklamalarda bulundu.