Bu hafta 3'ü yerli, 5 yeni film vizyona girecek. İşte o filmler ve özetleri;
Hobbit: Beklenmedik Yolculuk
'Yüzüklerin Efendisi' üçlemesinin öncül kitabı olarak da görülen Hobbit'ten, üçlemenin yönetmeni Peter Jackson tarafından sinemaya uyarlanan iki filmlik Hobbit macerasının ilk bölümü olan 'Hobbit: Beklenmedik Yolculuk' izleyenlere keyifli anlar yaşatacak.
Bilbo, huzurlu Hobbit toprakları olan The Shire'da yaşarken bir gün büyücü Gandalf aniden ortaya çıkar ve başkahraman Bilbo, kendisini efsanevi savaşçı Thorin tarafından yönetilen 13 cücelik maceracı bir grubun içinde bulur. Ejder Smaug'dan Erebor'un kayıp Cüce Krallığı'nı geri almak için çıktıkları bu yolculukta Goblinler, Orklar, öldürücü Warglar, dev örümcekler, şekil değiştirenler ve büyücülerle dolu yollardan geçerler.
'Yüzüklerin Efendisi' üçlemesinden tanınan Ian McKellen, Cate Blanchett, Ian Holm, Christopher Lee, Hugo Weaving, Elijah Wood, Orlando Bloom ve Andy Serkis'in yeniden sinemaseverlerle buluşacağı filmde, Richard Armitage, John Bell, Luke Evans, Ryan Gage, Evangeline Lilly, Bret McKenzie, Graham McTavish, Mike Mizrahi, Jeffrey Thomas ve Aidan Turner gibi kalabalık bir oyuncu kadrosu da yer alıyor. Filmin senaryosunda ise yönetmen Peter Jackson'ın yanı sıra Fran Walsh, Philippa Boyens ve Guillermo del Toro'nun imzası var.
Sen Dünyaya Gelmeden
Margaret Mazzantini'nin romanından uyarlanan, yönetmenliğini Sergio Castellitto'nun üstlendiği 'Sen Dünyaya Gelmeden'in başrollerini Penelope Cruz, Emile Hirsch ve Mira Furlan paylaşıyor.
Saadet Işıl Aksoy'un da ana karakterlerden biri olarak izleyici karşısına çıktığı filmin konusu şöyle: 'Gemma ve Diego Saraybosna'da tanışmışlardır. Gemma'nın hayatı Diego'ya aşık olması ile beklenmedik şekilde değişmiştir. Diego'nun Bosna Savaşı'nda hayatını kaybetmesi, Gemma'nın da hayatının yön değiştirmesine neden olur. Savaşın bitmesinden yıllar sonra Gemma, oğluyla birlikte Saraybosna'ya geri döner.'
Bana Bir Soygun Yaz
'Bana Bir Soygun Yaz'da bir iş için Ankara'ya gitmek üzere olan Onur'a, Hacamat Hüso, bir arkadaşına gönderilmek üzere tanınmış bir pastanenin şekerlemelerinden bir kutu teslim eder. Aynı gün uzatmalı sevgilisiyle yaptığı tartışma sonucu aldatıldığını düşünen Leyla, Onur'un bütün eşyalarını ve şekerleme kutusunu benzin dökerek yakar..
Sokakta kalan Onur, Leyla'nın onu her kapıya koyduğunda yaptığı şeyi yapar ve çocukluk arkadaşları olan Fiko ile Süleyman'ın birlikte yaşadıkları eve gider. Fakat 2 gün sonra Hacamat Hüso'nun adamları, üç arkadaşı evden alarak bir depoya getirir ve döver. Dayağın sebebi ise sonradan anlaşılacaktır, Hüso'nun Onur'a emanet ettiği ve Leyla'nın yaktığı şekerleme kutusunda şeker değil, teslim edilmesi gereken 50 bin avro vardır.
Yönetmenliğini Biray Dalkıran'ın, senaristliğini ise İnci Uluçay'ın üstlendiği komedi filminin başrollerinde Hakan Yılmaz, Sera Tokdemir, Mehmet Özgür, Hazel Çamlıdere, Mehmet Usta, Çetin Altay, Umut Oğuz gibi isimler yer alıyor.
Laz Vampir: Tirakula
Laz taksi şoförü Dursun'u kurban olarak seçip bedenine giren Drakula'nın, Dursun'un bedeninde 'Laza' dönüşme hikayesinin anlatıldığı 'Laz Vampir: Tirakula'nın yönetmenliğini, Metin Koç ve Ulaş Zeybek yaptı. Levent Sülün, Wilma Elles ve Alp Korkmaz da filmin başrollerini paylaşan isimler oldu.
Fatih Sultan Mehmet'in kan kardeşi Vlad Tepeş Dracul müslüman Türkleri kazığa geçirip uyguladığı vahşetle Kazıklı Voyvoda olarak nam salar. Halk ona Dracula lakabını takar. Dracul eski Romence de şeytan ve şeytanın oğlu manasına gelir ama o şeytandan daha zalim ve daha acımasızdır. Fatih Sultan Mehmet kan kardeşi Dracula'nın kellesini kesmeleri için Yeniçerilerden oluşan özel eğitimli bir vampir avcısı timini Transilvanyaya gönderir.
Yeniçeri timi Draculayla amansız bir çatışmaya girer. Kahraman vampir avcısı yeniçeri Koçoğlu çatışma esnasında Draculanın dişlerinin hedefi olur. Drakula Koçoğlu'nu da vampire çevirmiştir. Dracula yaşarsa Koçoğlu da yaşayacak Drakula ölürse ölecektir. buna rağmen padişahına bağlılık yemini etmiş yiğit yeniçeri Koçoğlu Draculanın kellesini gövdesinden ayırır ama Draculanın ölümüyle kendiside ölür. Dracula'nın gövdesi Transilvanya da bırakılır, kellesi ise ibreti alem olsun diye halk arasında gezdirilir ve İstanbul'da kimsenin bilmediği bir yere gömülür.
Tepenin Ardı
Nusret, zıt karakterli iki oğlunu alıp dedelerinin çiftliğine götürür. Zafer, askerlik sonrası yaşadığı bunalımla ne kadar içine kapanıksa, kardeşi bir o kadar laf dinlemez, haşarı bir delikanlıdır. Dede Faik ise kendi çiftliğinin çevresinde gezinen keçi sürülerinden ve özellikle onların sahibi olan çobanlardan şikayetçidir. Çevresinde ne olup biterse onlardan bilmektedir. Nereden geldiği belli olmayan bir silah sesi ve sonrasında yaşananlar çiftliktekilerin huzurunu bozacaktır.
Western filmini andıran atmosferi ve mekan kullanımıyla gerilim dolu bir aile trajedisini anlatan film, sorunlarıyla yüzleşmek yerine bir düşman ve günah keçisi yaratan egemen erkek kültürünü mercek altına alıyor. Yönetmen Emin Alper'in ilk uzun metrajlı işi olan filmin yapımcılığını ise Enis Kostepen ile genç yaşta hayata veda eden Seyfi Teoman üstleniyor.
Ve Hobbit sinemada
Bu hafta vizyona giren filmler arasında 'Hobbit' ile beraber Türkçe yapımlar da dikkat çekiyor.