Mitsubishi Electric, imalat sanayisinin Avrasya bölgesindeki buluşma noktası WIN Eurasia Fuarı’nda Sanayi 4.0’a uyumlu endüstriyel otomasyon teknolojilerini sergiledi.
Mitsubishi Electric’ten yapılan açıklamaya göre, bu yıl 14-17 Mart'ta Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen WIN Eurasia Fuarı'na "Dijital Fabrikalar Zamanı" konseptiyle katılan Mitsubishi Electric, otomotiv, gıda, enerji, elektrik ve elektronik, ambalaj, su ve atık su, HVAC, bina yönetim sistemleri ve metal işleme başta olmak üzere pek çok farklı sektör için geliştirdiği özel otomasyon çözümlerini tanıttı.
Şirket, Cube Enterprise Çözüm Platformu, endüstriyel bilgisayar MELIPC, MAPS, iQ Platform, servo motion, inverter, GT2000 serisi operatör panelleri, M80 ve M800 CNC kontrol üniteleri, LVS ve enerji izleme ürün ailesi, MELSEC safety çözümleri gibi çok sayıda ürününü sektör profesyonelleriyle buluşturdu.
Sanayi 4.0'a e-F@ctory konsepti ile yanıt veren Mitsubishi Electric, bu konsept içinde yer alan ve fabrikalardaki dijital dönüşümün ilk adımı olan Cube Enterprise Çözüm Platformu ile öne çıktı. Reel bir fabrikanın dijital ikizini fuar ortamına taşıdığı simülasyon ile dikkati çeken Mitsubishi Electric, bu uygulama ile siber fizik teknolojilerini kullanarak fabrikadaki hattın gerçek zamanlı olarak analizini nasıl gerçekleştirdiğini anlattı.
İnsan kolu veya eline yakın hassasiyette çalışan hızlı robotlarıyla fark yaratan Mitsubishi Electric’in fuarda öne çıktığı bir diğer konu da robot teknolojileri oldu. Standında gıda sektörü için bir robot demosu sergileyen marka, ürünü üretim hattı üzerinde hassasiyetle takip eden ve ürünün geliş hızına göre hareketini ayarlayabilen robotu ile ilgi gördü.
3D kamera ile düzenlenmemiş parçaları robot ile alabildiğini gösteren marka, force sensör ile hassas montaj gerçekleştirdi. Markanın, köpüğü kaçmadan ve hiç bozulmadan ziyaretçilere Türk kahvesi servis edebilecek kadar yüksek hassasiyete sahip yetenekli Japon robotu, dijital fabrikaların üretim süreçleri için önemli bir oyuncu olduğunu ortaya koydu.
Mitsubishi Electric’in eğitime destek projesi kapsamında Türkiye’nin ilk teknoloji ve insan kolejleri olan Tink Koleji’ne hibe ettiği endüstriyel otomasyon ürünlerini kullanan öğrenciler, bu ürünlerle tasarladıkları RoboTink adlı insansı robotlarını sergiledi. Altındaki tekerlekleri sayesinde kolaylıkla hareket edebilen ve kollarını kullanabilen RoboTink, cep telefonu, tablet ya da bilgisayar gibi elektronik cihazlarla uzaktan kontrol edilebiliyor. Karşısına bir engel çıktığında otonom olarak hareketini durdurabilen RoboTink, Mitsubishi Electric’in standında ziyaretçilere şapka dağıttı.
Mitsubishi Electric, fuarda tanıttığı tüm endüstriyel otomasyon çözümleriyle Türk sanayisinin yeni endüstri devrimine hazırlanması yolunda iddialı bir çözüm ortağı olduğunu bir kez daha kanıtladı.
- Tüketicilerin kişiselleşen talepleri fabrikaları dijital dönüşüme çağırıyor
Açıklamada görüşlerine yer verilen Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Şevket Saraçoğlu, Sanayi 4.0 çağında fabrikaların dijital dönüşüm sürecine inovatif ürün ve hizmetleri ile yanıt verdiklerini ve günümüzde sanayinin en önemli gündem maddesinin "kişiselleştirilmiş üretim" olduğunu vurguladı.
Saraçoğlu, tüketicilerin taleplerinin kişiselleştirilmiş ürünlere doğru kaymasının Sanayi 4.0 dönemine geçiş aşamasında önemli rol oynadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Geçmişte arz-talep dengesinde yaşanan monolog süreç içinde bir ürün veya hizmet üretiliyor ve bunun tüketici tarafından alınması bekleniyordu. Bugün ise bireylerin kendi beklentilerine uygun ürün ve hizmet seçme eğilimleri nedeniyle istekler farklılık gösteriyor. Bu yeni endüstri evresinde işletmelerin, kişisel tercihlere hızla yanıt veren üretim bantları kurarak dijitalleşen ticaret süreçlerine uyum sağlamak için dijital dönüşümlerini gerçekleştirmeleri büyük önem taşıyor.
Bir ülke, dünya standartlarında üretim yapabildiği ölçüde kalkınıp gelişebilir. Bugünün dünyasında ise Sanayi 4.0 evresine uyum sağlayarak dijital üretime geçiş yapabilen ülkeler global düzeyde rekabet edebilirler. Dünyada yüksek üretim gücü ve potansiyeli ile dikkati çeken Türkiye’nin de sürdürülebilir kalkınma için bu konuma ulaşması çok önemli. Bunun içinse bir yandan üretim hızı ve kalitesi artarken, diğer taraftan maliyetlerin düşmesi gerekiyor. Biz bu noktada yeni endüstri evresinin iddialı bir oyuncusu olarak, Türk sanayisinin ileri robot teknolojileri ile donatılmış geleceğin dijital ve akıllı fabrikalarına şimdiden hazır olması için çözümler sunuyoruz."
- Sanal fabrika ile üretime geçmeden verimliliği görmek mümkün
Şevket Saraçoğlu, Mitsubishi Electric’in e-F@ctory konsepti ile bir fabrikayı yeni endüstri evresindeki tüm ihtiyaçları karşılayacak şekilde kurmanın ve kurmadan önce sanal bir fabrika oluşturarak ortaya çıkacak fabrikayı ve üretimi test etmenin mümkün hale geldiğini bildirdi.
Bu sayede işletmelerin üretime geçmeden önce sanal fabrikalarını çalıştırarak ihtiyaçlarını ve verimliliklerini görebildiğini, yatırımlarını bu çıktılara göre şekillendirebildiğini aktaran Saraçoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Fabrikalarda dijital dönüşüm için üretim verilerinin gerçek zamanlı kullanımı, analizi ve IT sistemi ile koordinasyonu büyük önem taşıyor. Bu noktada e-F@ctory konseptimiz içinde yer alan ve fabrikaların dijital dönüşümünün ilk adımı olan Cube Enterprise Çözüm Platformu, üretim bölümü ve IT sistemi arasında gerekli bilgi işlemeyi sağlıyor. Verileri çevrim dışı olarak analiz ederken, üretim alanı verilerini toplayan, etkili bir analiz için veri işleyen ve analiz sonuçlarını gerçek zamanlı olarak kullanan platform, bu sayede önleyici bakım maliyetinin düşürülmesine ve yüksek kaliteli üretime imkan tanıyor."
- Yüksek siber güvenlik ve zaman tasarrufu
Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Saraçoğlu, fuar kapsamında Türkiye’de ilk kez sergilenen endüstriyel bilgisayar MELIPC hakkında bilgi verdi.
Cube Enterprise Çözüm Platformu içinde bulunan endüstriyel bilgisayar MELIPC'in üretim hatlarında genel endüstriyel bilgisayarlarla yapılamayan gerçek zamanlı kontrolü gerçekleştirebildiğini belirten Saraçoğlu, "Yüksek hızda yüksek hassasiyetli cihaz kontrolü ve bilgi işleme yapılabilen MELIPC sayesinde fabrikadaki veriler, dışarı çıkarılmadan fabrika içerisinde gerçek zamanlı olarak analiz edilebiliyor. Böylece siber güvenlik tehlikeleri de çok yüksek oranda engellenmiş oluyor. Gerçek zamanlı uygulanan analiz sayesinde ise üretim hattında alınması gereken aksiyonlara çok daha hızlı karar verilebiliyor. Bu sistem her fabrikanın dijital dönüşüm ihtiyacına özel modelleme yapma imkanı da tanıyor." değerlendirmesinde bulundu.
- Robotlar fabrikalarda önemli bir iş gücü oldu
Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri OEM İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Tolga Bizel de Türkiye'de başta sanayi olmak üzere robot kullanımının hızla yaygınlaştığını vurgulayarak, fabrikaların üretim sürecinde hayati önem taşıyan robotların, sağladıkları hız ve kolaylıklarla günümüzde çok olağan bir iş gücü haline geldiğini bildirdi.
Mitsubishi Electric’in Türkiye’de fabrika otomasyonu ve ileri robot teknolojileri alanında iddialı bir oyuncu olduğunu belirten Bizel, robotlar ile endüstride daha esnek bir üretim sağlamayı, üretim maliyetlerini düşürerek insan konforunu artırmayı ve ihtiyaç olan her yerde robot teknolojisinin kullanılmasını hedeflediklerini kaydetti.
Hızlı ve hassas robotlarla sanayicilere yüksek katma değer sağladıklarını aktaran Bizel, "Robotlarımızı oluşturan dişli kutusu, mekanik, elektronik teçhizat gibi bütün parçaları da Mitsubishi Electric olarak kendimiz üretiyoruz. Üretimin her aşamasında büyük kolaylık sağlayan robotlarımız, 7/24 her koşulda 25 bin saat bakım gerektirmeden çalışıyor. Kompakt yapıları ile istenildiği zaman fabrikanın her alanına taşınabilen robotlarımız, böylelikle esnek bir üretim alanı sağlanmasına imkan tanıyor." ifadelerini kullandı.
WIN Fuarı'nda 'Dijital Fabrikalar Zamanı'
Mitsubishi Electric, imalat sanayisinin Avrasya bölgesindeki buluşma noktası WIN Eurasia Fuarı'nda Sanayi 4.0'a uyumlu endüstriyel otomasyon teknolojilerini sergiledi Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Şevket Saraçoğlu: 'Bugünün dünyasında Sanayi 4.0 evresine uyum sağlayarak dijital üretime geçiş yapabilen ülkeler global düzeyde rekabet edebilirler'