Yard.doç.dr. Kadir Güler, 'evliya Çelebi’nin Kütahyası'nı Anlattı
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen konferansta DPÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Kadir Güler, Evliya Çelebi’nin Kütahya’sını anlattı.
Kütahya’nın Evliya Çelebi’nin yaşadığı dönemlerde sanat ve edebiyat merkezi olduğunu söyleyen Yard.Doç.Dr. Kadir Güler, Kütahya’nın tarihi süreci ve Türkler eline geçmesiyle ilgili kısa bilgiler verdikten sonra Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde Kütahya’yı anlattı.Evliya Çelebi’yi anma etkinlikleri kapsamında dünyanın en büyük seyyahı olan Evliya Çelebi’yi yeniden anlatmak istediğini ifade eden Kadir Güler, 2010 yılı Haziran ayında Avrupa Konseyinde açılan bir sergide insanlık tarihinde farklı kültürlerin kaynaşmasına kim katkı yaptı şeklinde yapılan sıralamada Evliya Çelebi’nin Konfüçyüzle, Büyük İskenderle, Marco Polo’yla, Leonardo ve Gandi ile birlikte sıralamada yer aldığını, listede yer alan İbn-i Sina ile birlikte yer alan ikinci Türk İslam büyüğü olduğunu söyledi.Güler, Seyahatname’nin 10 cilt ve 4 bin sayfalık eser olduğunu, hayatının elli yılını seyyahla geçirdiğini belirterek Evliya Çelebi’nin dünyanın en büyük seyyahı olduğunu söyledi.Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nin Osmanlı İmparatorluğunda kültürel hayata dair önemli rehberlerden biri olduğunu kaydeden Güler, Seyahatnamenin araştırmacılara göre en büyük rehber olduğunu, her alanda bilgi verdiğini söyledi.Evliya Çelebi’nin halk edebiyatçısı, halk bilimcisi, dilci, Türkçeci, bütün yemekleri bilen iyi bir gurme, iyi bir cengaver, iyi bir at binicisi ve ciritcisi, Kuran’ı Kerim çok iyi bilen hafızlığı olduğunu ifade eden Güler, Evliya Çelebi’nin her yönüyle mükemmel yetişmiş bir kişi olduğunu belirtti.Kütahya’nın Selçuklular ve Germiyanlar zamanında Sanat ve Edebiyat merkezi olduğunu kaydeden Güler, Kütahya’nın özellikle divan edebiyatının merkezi olduğunu, Şair Şeyhi’nin bu konuda yetişmiş önemli isimlerden bir kaydeden Güler, o dönemde yapılan eserlerden ve yetişen sanatçılardan örnekler verdi. Kütahya’nın o dönemde Mevleviliğin üçüncü merkezi, Nakşiliğin ise birinci merkezi olduğunu da ifade eden Güler, dönemin kültürel yaşamı konusunda da bilgiler verdi.Evliya Çelebi’nin Kütahya gibi bir şehir bulunmaz ne mutlu orada bir ay oturana, orada iki ay oturan hadsiz lezzet alır ifadelerine yer vererek, Kütahya’nın Evliya Çelebi’nin yaşadığı o dönemde güzel bir şehir olduğunu ifade etti.Kütahya’yı Divan Edebiyatının merkezi olarak nitelendiren Kadir Güler, Kütahya’da Kültür Bakanlığı tarafından Divan Edebiyatı ile ilgili toplantılar yapılmasını istedi.