Yargı Alanında Düzenlemeler İçeren Teklif

TBMM Genel Kurulundaki yargı alanıyla ilgili düzenlemeler içeren kanun teklifinin görüşmelerinde, HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan ile MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül arasında Gezi Parkı olaylarına ilişkin tartışma yaşandı.

HDP Diyarbakır Milletvekili Paylan, Gezi Parkı eylemlerinin bütün görüşleri bir araya getirdiğini savunarak, "Yan yana stantlar açtılar. 3 metre mesafede konuştular, dertleştiler ama dert ortaktı, 'her şeye ben karar vereceğim.' diyen anlayışa hep beraber itiraz ediyorlardı. Bozkurt işareti yapanı da 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz.' diyeni de 'Biji serok Apo' diyeni de... Hükümet bu itirazı dinlememeyi, bastırmayı tercih etti." ifadelerini kullandı.

Paylan, "dostu" olduğunu belirttiği Osman Kavala'nın "Gezi'nin tepe yöneticisi" olduğunun iddia edildiğini anımsatarak, "Osman Kavala, acaba bozkurt işareti yapanların mı, acaba Mustafa Kemal'in askerleriyiz.' diyenlerin mi, 'Biji Serok Apo.' diyenlerin mi tepe yöneticisi?" sorusunu yöneltti.

Paylan'ın konuşmasının ardından söz alan MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, "Bozkurt işareti yapanlar, bu dünya görüşünü taşıyanlarsa kast edilen; Türkiye değil dünya bilir ki 'Biji Serok Apo.' diyenlerle gerçekten ülkücü olanların bir araya gelmesi, ay ile güneşin bir araya gelmesi nasıl imkansızsa, imkansızdır." dedi.

MHP'nin Gezi olaylarına ilişkin detaylı inceleme ve sorumlular hakkında gerekli işlemlerin yapılmasını istediğini vurgulayan Bülbül, "Ülkücü hareket, devletine ve milletine taş atanlarla, molotof kokteyli savuranlarla asla ve asla bir arada olmayacaktır." şeklinde konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da Gezi olaylarının "baskıcı bir rejime karşı halkın başkaldırısı olduğunu" söyledi.

- Gözaltı sırasındaki taciz iddiası

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ise Ankara'daki bir eylemde bir kadının gözaltına alınırken tacize uğradığı iddialarına değinerek, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "Babası FETÖ'den ihraç, kardeşi DHKP-C'li, bir proje kadın üzerinden polis teşkilatımızın ezilmesine müsaade etmiyoruz." açıklaması yaptığını belirtti.

Devletin böyle bir davranışa göz yumamayacağını dile getiren Bankoğlu, "Hemen şimdi taciz iddiasının araştırılmasını talep ediyorum." diye konuştu.

Bunun üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, bu olay nedeniyle Emniyet Teşkilatı'nın değersizleştirilmesini reddettiklerini, olayın kastla mı taksirle mi meydana geldiğinin yargı tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade etti.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da "İçişleri Bakanının kendi kız kardeşi aynı şekilde bir harekete maruz kalsaydı kendisi ne hissediyorsa, onun annesi babası da aynı şeyi hissediyor. İçişleri Bakanı olmak onun böyle konuşmasını gerektirmez. Kendisini şiddetle reddediyoruz." dedi.

Bunun üzerine yeniden söz alan AK Parti'li Zengin, "Hiçbir kadın böyle bir muameleye uğrayamaz. Bunu yapan kişi de hangi saikle bu işi yapmışsa, saikiyle doğru orantılı olarak cezasını alır." sözlerini sarf etti.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan da "Yapılan hareketin zamanı, müddeti çok önemli değil. 'Çok kısa bir süre' kelimesi işi sıkıntıya koyar. Yanlış bir hareket, yanlış bir zamanda, yanlış bir kişiye yapılmıştır." dedi.

HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş da Ankara Emniyet Müdürlüğünün bu memuru görevden alması ve hakkında soruşturma açması gerektiğini söyledi.

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, Ankara Emniyet Müdürlüğünün bu olaya yönelik açıklamasını "facia" olarak nitelendirdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Zengin de "Bu konuyu şiddetle reddediyor, kınıyoruz. Sayın Bakanımız ile böyle bir açıklama yaptıysa, konuşurum. Hangi saikle olursa olsun yapılan bir suçtur ve doğru değildir." ifadelerini kullandı.

Bu arada, AK Parti, CHP, HDP ve İYİ Parti'nin ortak önergesiyle bölge adliye mahkemesi dairelerince duruşma açılmaksızın, cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere veya şahsi cezasızlık sebeplerine münhasır olmak ve sanık tarafından talep edilmek şartıyla daha az cezaya hükmedilebilmesi veya ceza verilmesine yer olmadığına karar verilebilmesini öngören 7. Madde kanun teklifinden çıkarıldı.

AK Parti'nin 9. madde üzerinde verdiği değişiklik önergesi de kabul edildi. Buna göre, bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi kararına dair verilen bozma kararlarına ilişkin dosyaları da gereği için kararı veren ilk derece mahkemesine iletilecek. Bu halde ayrıca verilen bozma kararının içeriği ile bölge adliye mahkemesinin düzeltme nedeni dikkate alınmak suretiyle Yargıtay'ın uygun görmesi halinde dosya, bölge adliye mahkemesine gönderilebilecek.

Teklifin kabul edilmesinin ardından TBMM Başkanvekili Levent Gök, yarın saat 14.00'te toplanmak üzere birleşimi kapattı.