Yargıdaki Paralel Devlet Yapılanmasıyla Mücadele Etti

Evli ve 3 çocuk babası olan Bekir Bozdağ, Yozgat'ın Akdağmadeni ilçesinde 1965'te çitfçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.

Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni bitiren Bozdağ, yüksek lisansını Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dinler Tarihi Anabilim Dalı'nda tamamladı.

Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olan ve serbest avukatlık yapan Bozdağ, AK Parti'nin kurulmasıyla Yozgat'ta AK Parti İl Teşkilatı'nın kurucuları arasında yer aldı.

AK Parti'den Yozgat Milletvekili seçilen Bekir Bozdağ, 61. Hükümet'te Başbakan Yardımcılığı görevine getirildi.

Bozdağ, 17-25 Aralık operasyonlarının ardından 26 Aralık 2013'te gerçekleştirilen ve 9 bakanın kabine dışı kaldığı değişim sonunda, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olan Sadullah Ergin'in yerine Adalet Bakanı oldu.

Bekir Bozdağ, 7 Mart 2015 tarihinde Anayasa gereği 7 Haziran 2015 Türkiye genel seçimleri öncesi görevini müsteşar Kenan İpek'e devretti.

- İki yıllık Adalet Bakanlığı görevi

Bozdağ, iki yıldan fazla süren Adalet Bakanlığı görevinde, özellikle Paralel Yapı'nın yargıdaki ayağıyla etkin mücadele etti.

Bozdağ'ın bakanlığı döneminde, önce 2010'daki Anayasa referandumu ile yapısı değiştirilen ve "Paralel Yapının etkisinde olduğu iddia edilen" Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yapısında değişikliğe gidildi.

Değişikliğin ardından HSYK üyeliği için kritik seçim, 12 Ekim 2014'te Bekir Bozdağ'ın bakanlığı döneminde yapıldı. Seçimlerden, "Paralel Yapının yargıdaki ayağıyla mücadele için kurulduğu belirtilen Yargıda Birlik Platformu"nun desteklediği adaylar zaferle çıktı.

Bozdağ, HSYK üyeliği seçiminin ardından "Hakim ve savcılarımız tekçi bir anlayışa, ideolojik bir yargı anlayışına 'hayır' demişlerdir. Demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve çoğulculuğa sahip çıkmışlardır" değerlendirmesinde bulundu.

Bekir Bozdağ, bakanlığı döneminde, kamuoyunda "3. Yargı Paketi" olarak bilinen kanunla özel yetkili mahkemelerin kapanmasından sulh ceza hakimliklerinin kurulmasına kadar birçok yeniliğe imza attı. Yeni yargı paketiyle ayrıca Yargıtay ve Danıştay'daki üye ve daire sayıları da artırıldı.

Ergenekon, Balyoz gibi önemli davalarda verdiği kararlarla eleştirilere hedef olan özel yetkili mahkemelerin faaliyetlerine, Bozdağ'ın bakanlığı döneminde son verildi.

6 Mart 2014'te çıkarılan 6526 sayılı "Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca kurulan ve kamuoyunda "özel yetkili mahkemeler" olarak bilinen ağır ceza mahkemeleri ile daha önce yasal düzenlemeyle kaldırılan ancak ellerindeki dosyalar sonuçlanıncaya kadar görevlerine devam etmesi hükme bağlanan Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250'inci maddesiyle görevli özel yetkili mahkemeler tümüyle kaldırıldı.

Bekir Bozdağ, bu gelişmeyi, "Bu kanunla özel soruşturma usulüne son veriliyor. Özel kovuşturmaya son veriliyor. Özel mahkeme, özel savcı uygulamasına da son verilmektedir. Türkiye için son derece önemli bir demokratikleşme adamıdır. Hukuk devletini güçlendiren bir adımdır" şeklinde değerlendirdi.