Sultanahmet'teki Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesinde düzenlenen etkinlikte, Ata, 'Rüya Dedektifi' isimli romanının derinlerinde şiirin olduğunu belirterek, 'Şiirden beslenilerek yazılan bir roman. Öykü var ve aslında öykülerden bir araya gelmiş bir inşa çalışması. William Faulkner'ın 'Döşeğimde Ölürken' romanındaki hikayeyi her bir karakterin ağzından dinleriz. Her bir anlatıcı aslında aynı yerlerden geçmekte fakat aynı şeyi farklı biçimleriyle anlatmakta. Roman bittiğinde bir büyük hikayenin aslını öğrenmiş oluruz. 'Rüya Dedektifi'ndeki karakterlerin de her birinin bir hikayesi var. Biz birinin ağzından diğerinin kusurlu olduğunu öğreniriz.' şeklinde konuştu.
Romanda gerçeğin nereden baktığına bağlı olarak nasıl değişebildiğini gösterdiğini ifade eden Ata, bazı karakterlerin, hikayelerinin sıcaklığına bağlı olarak hızlı, bazı karakterlerin ise iç sıkıntıları nedeniyle daha yavaş aktığını, aynı zamanda kitabı bitirmesine rağmen yeni bölümler yazdığını anlattı.
Bülent Ata, roman yazmanın devam eden bir inşaata benzediğini dile getirerek, şunları söyledi:
'Kitaba koymak istediğim bir bölüm editöryal bir hata nedeniyle basıma girmedi. Bu da kitabın bir devamının olmasına sebep oldu. Kitaba dair bazı eleştiriler aldım. Kitabın çok sert girişi olduğunu söylediler. Bir süre ara verdikten sonra devam edebilmişler. Hitchcock, sinema salonuna izleyici girdiğinde ödediği parasıyla neyi satın aldığını bilmesini istediğini söyler. Film ne zaman ilerleyecek, ne zaman söyleyeceklerini söyleyecek? Bunları izleyicinin başlar başlamaz tahmin etmesi gerekiyor. Bu yüzden girişe yeni bir bölüm yazdım.'
Kitabının içerisinde 3 ayrı zaman dilimi olduğunu ve adalete ulaşma yolcuğunu işlediğini belirten Ata, 'Rüya Dedektifi'nin 'Asuman' kitabı gibi bir akışının olmadığını ve okuyanların bazen bir kez daha okumak zorunda kaldığını sözlerine ekledi.
Yazar Bülent Ata, Okurlarıyla Buluştu
Yazar Bülent Ata, okurlarıyla bir araya geldi.