Yazıcı: KESK'in önerisi incelemeye değer

Devlet Bakanı Hayati Yazıcı KESK'in toplu sözleşmeler referandum sonucuna bağlı olmaksızın Ekim ya da Kas...


Devlet Bakanı Hayati Yazıcı KESK'in toplu sözleşmeler referandum sonucuna bağlı olmaksızın Ekim ya da Kasım ayında yapılması önerisinin incelemeye değer olduğunun söyleyerek, Çarşamba günü konu karara bağlanırsa mutabakat zaptı oluşturulacağını, inceleme sonucunda hukuki bir engel çıkarsa 4688 sayılı yasanın içeriğine uygun olarak görüşmelere devam edileceğinin belirtti.
2011 yılı kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına ilişkin toplu görüşmeler bugün Başbakanlık Merkez binada başladı. KESK önerilerinin Bakan Yazıcı tarafından reddedilmesi üzerine toplantının ilk yarısında ayrılma kararı aldı. Ancak daha Devlet Bakanı Yazıcı'nın önerilerini değerlendireceğini söylemesi üzerine KESK heyeti içeri girdi. KESK heyeti ve Bakan Yazıcı'nın görüşmesinin ardından KESK Başkanı Evren toplantının ikinci bittiğini Çarşamba gününe kadara önerilerinin değerlendirilyeceğini açıkladı.

"GEÇEN YIL MUTABIK KALDIĞIMIZ TÜM KONULARI GERÇEKLEŞTİRDİK"
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, kamu çalışanlarıyla alakalı geçen yıl mutabık kaldığımız konuların hemen hemen tamamını gerçekleştiğini savunarak, Kanunda düzenlenmesi gerekenleri kanunla genelgeyle düzenlenmesi gerekenleri Başbakanlık genelgesiyle, yönetmelikle düzenlemesi gerekenleri de yönetmelikle düzenlediklerini belirtti.
Referandum konusu olan 12 Eylül'de halk oylamasına sunulan Anayasa'nın 53 ve 128. kamu çalışanlarını ücretlerini belirmelerine ilişkin düzenleme getirdiklerini ifade ederek, 53. maddede kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarının toplu sözleşme yöntemiyle belirmesinin  Anayasal kural olarak anayasada yer aldığını söyleyen Bakan Yazıcı, oylama sonucunda kabul edilmesi durumunda bundan sonra  toplu sözleşmenin uygulamaya gireceğini dile getirdi. Bakan yazıcı, 128. maddeyle  kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını yasayla düzenlenmesinin uygun görüldüğünü kaydederek, "53. maddede yaptığımız düzenlemelere paralel olarak 128. maddede toplu sözleşme düzeni hariç diyerek 53.maddenin uygulanmasına ibre getirmiş oluyoruz" dedi.

"ÇARŞAMBA GÜNÜ KARARA BAĞLARSAK MUTABAKAT ZAPTI İMZALARIZ"
Bakan Yazıcı, 2011 mali ve sosyal haklara ilişkin bugün yapılan toplantıya ilişkin şunları kaydetti:
"İlk toplantıda KESK Başkanı Evren ve Memur Sen Başkanı Gündoğdu'nun  da dolaylı olarak bu sene madem Anayasa'da böyle bir düzenleme var; toplu görüşme değil toplu sözleşme olarak çalışanları mali ve sosyal haklarını belirleyelim dedi. Gerekirse bu konuyu Ekim ya da Kasım ayında görüşelim önerileri oldu. Öneri incelemeye değer bir öneri. Biz bu önerinin hukuksal olarak mümkün olup olmadığını sendikaların bu konuya yaklaşımlarını kamunun hukuksal işleyişi bakımından görüşleri de dikkate alınarak her iki taraf hem memur sendikalar hem kamu işveren tarafının bu konuya ilişkin hukuksal görüşünün hazırlamak ve bu konuyu karara bağlamak üzere toplantıyı kapattık. Bu konuyu karara bağlarsak bu mutabakat zaptı olacak. Hukuki bir engel varsa 4688 sayılı yasanın içeriğine uygun olarak devam edeceğiz."

"BU KARARI GÖLGELENDİRMEK DOĞRU DEĞİL"Gazetecilerin toplu sözleşme referandumu bağlı olursa baskı oluşacağına ilişkin Kamu-Sen'in görüşünün sorulması üzerine Bakan Yazıcı, "Memurlar toplu görüşmeden mi toplu sözleşmeden mi yana buna bakmak lazım.  Toplu görüşme ya da toplu sözleşme talebinin başka şeylerle bağlantılı hale getirilmesi çok objektif değil. Niye öyle bir değerlendirme yapılır  bilemiyorum. Memurlar bu hak süs olsun dile verilmiyor. Bunu başka şeyle bağlantılı hale getirmek ve gölgelendirmeye çalışmak çok doğru bir yaklaşım olduğu kanısında değilim" dişe konuştu.
Konfederasyonların referandum sonucu ne olursa olsun toplu sözleşme yapacağınıza dair söz istemelerinin sorulması üzerine Bakan Yazıcı, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve  hukukun üstünlüğünün önemli olduğunun ifade ederek, şöyle devam eti:
"Bazı kamu kurum ve kuruluşları yetki kullanan bazı kamu odaklarının görev ve yetki alanlarının çıkmaları halinde sorun yaşıyoruz. Biz idare olarak yapacağımız tüm tasarrufları kanunlara, anayasaya ve bu konuda ikincil düzenlemeye uygun olmasını gözeteceğiz. Ahmet Mehmet istedi diye onun özel isteklerini tasvip edici cevap vermek zorunda değiliz."

"REFERANDUMDA ÇIKACAK KARARA BAĞLI OLMAKSIZIN TOPLU SÖZLEŞME YAPILMALI"
KESK Genel Başkanı Sami Evren, toplantının ilk yarısında önerilerini toplu sözleşme isteğini sunmuş, önerilerinin reddedilmesi üzerine ayrılma kararı almıştı. Ancak verilen arada Bakan Yazıcı'nın önerileri değerlendireceğini söyleyerek KESK heyetiyle tekrar görüşmesinin ardından KESK Başkanı Evren, toplu sözleşmeyle ilgili Ekim ya da Kasım ayı içinde tekrar toplanma önerisini sunduklarının anımsatarak, "Anayasa referandumundan sonra evet ya da hayır nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın buna bağlı kalmaksızın toplu sözleşme yapılsın önerisini sunduk" dedi.
Evren, tekliflerinin değerlendirileceği sözü üzerine toplantının ikinci kısmına dahil olduklarını kaydederek, Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın Çarşamba Günü'ne kadar süre istediğini söyledi. Evren, şöyle devam etti:
"Çarşamba gününe kadar Hükümet toplu sözleşme yapmak için karar alırsa toplu görüşme sürecine son nokta konmuş olacak. Yıllardır bizim temennimiz toplu sözleşme yapmak idi. Bunun kuralları, nasıl olabileceği ile ilgili tartışmaları sürdüreceğiz. Referandum sonucuna bağlı kalmaksızın Çarşamba günü buradan toplu sözleşme kararı alınırsa; tüm kamu çalışanları açısından çok veremli  bir adım atılacağına inanıyoruz. Referandumla ilgili bir bağlantı kurularak değerlendirilmesi doğru değildir. Çalışanların hak ve çıkarlarını adına bunu değerlendirmelidir. Çarşamba günü sadece toplu görüşme meselesi değerlendirilecektir."

"GELİŞMELERİ KABUL ETMİYORUZ"
Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, toplu görüşme sürecinde ilginç bir aşamaya geldiklerini söyleyerek,  toplantıya verilen aradan sonra Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın toplu  görüşme yapmak üzere bir mutabakat tesis edileceğini ve KESK'in  önerisini görüştüğünü ve hukuken bunun mümkün olup olmayacağını değerlendirmek üzere 18 Ağustos saat 11.00'de toplanmak üzere toplantıyı kapattığını ifade etti. Kamu- Sen olarak bu konuda gelişmeleri kabul etmediklerinin söyleyen Kamu-Sen Başkanı Akyıldız, kamu çalışanlarının Anayasa'nın 90. maddesi çerçevesinde toplu sözleşme yapma hakkı olduğunu dile getirdi. Akyıldız şunları kaydetti:
"Toplu sözleşme hakkının referanduma bağlı kılınarak, gündeme taşınması  kamu çalışanlarının referandumda baskı altına alınmasına yol açabilecek bir uygulamadır. Bu konudaki gelişmeyi şimdiden reddediyoruz. Eğer kamu çalışanları adına toplu sözleşme yapma hedefleniyorsa bir samimiyet varsa 12 Eylül'den sonra yapılacak bir toplu sözleşmeyle şimdi yapılacak bir toplu sözleşme arasında ne fark vardır. Hangi hukuki dayanak söz konusu olacaktır. Bu nedenle siyasi irade samimi olmalıdır. Referanduma bağlı olamadan var olan hakların kullanılması konusunda tavırlı olan sendikalarımızın şimdi referanduma baskı unsuru olarak yapılmak istenen bu konuyu kullanmak isteyenlere karşı malzeme olmaktan kurtulmalıdırlar."

"REFERANDUM SONUCU NE OLURSA OLSUN TOPLU SÖZLEŞME YAPACAĞINA BAKAN SÖZ VERMELİ"
Kamu-Sen Başkanı Akyıldız, toplu sözleşme yapmak isteyenlerin referandum sonucu ne olursa olsun müzakereler sonucunda varılacak mutabakatın toplu sözleşme niteliğinde olduğunu kabul etmesinin yeterli olduğunu belirterek,  " Ancak işi uzatarak bu noktaya taşımak işi sulandırmaktan öteye geçen bir uygulama değildir" dedi. Akyıldız, Hükümetin teklifinin yazılı bir metin olarak kendilerine gönderilmesini istediklerini söyleyerek, referanduma bağlı olmaksızın yapılacak toplu sözleşmeye "her zaman varız" diyerek, referandumun öne çıkarıldığı bir uygulama konusunda endişe duyduklarının ifade etti. Akyıldız Bakan Yazıcı'nın bu konuda söz vermesini istedi.

"KESK'İN DESTEK VERMESİYLE ÖNERİ ORTAKLAŞTI"
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, toplu sözleşme yapılması fiili durum oluşturulması ve referandum paketindeki toplu sözleşme hakkına yönelik toplu sözleşme imzalanmasıyla ilgili daha önceki taleplerinin yanı sıra bugün de  burada fiili toplu sözleşme oluşturulması konusunun içerdeki en önemeli talepleri olduğunu kaydetti. Gündoğdu sözlerine şöyle devam etti:
"Geçen yıl bu masa değil yasa sorunlu yasayı değiştirmeden masaya oturmayacağız dedik. Üç gün boyunca çalıştay yaptık. Çalıştaya katılmayan konfederasyon başkanlarının çalıştay raporundan memnuniyetini bugün gördük. 12 Eylül sonrasında toplu görüşme yapmak üzere KESK'in destek vermesiyle iki konfederasyonun önerisi ortaklaştı. 29 Ağustos toplu görüşmenin son günü 12 Eylül'de referandum var. Referandum paketinde toplu sözleşme hakkı var. 13 gün gibi kısa bir süre sebebiyle toplu sözleşmeden mahrum olacağız."

"MEMURUN HAYRINA OLAN NEDEN BASKI OLSUN"
Gündoğdu, YSK'nın "ideolojik kararına, müdahalesine" sitem ettiğini söyleyerek, Meclis'in yasal düzenlemesine göre 17 Temmuz'da referandum olacağını ifade etti. Gündoğdu, 13 gün süreyle 1 yılı kaybetmek istemediklerinin söyleyerek, "Çarşamba günü karar, 12 Eylül'den sonra toplu sözleşme yapmak üzere mutabakat metnine dönüşür" dedi. KESK Genel Başkanı Evren'in "Memur-Sen'in talepleri hükümetin vereceği teklife yakın" sözlerine şöyle yanı verdi:
"Uyanık esnafa 2 kere 2 kaç eder diye sormuşlar. Alırken mi satarken mi demiş. KESK Genel Başkanı böyle yaklaşmış olsa gerek. 5 artı 5'in bütçeye karşılığı 4 milyar 599 milyon TL, 120 TL ek ödemenin 2 milyar 16 milyon TL eş yardımı 428 milyon, toplu görüşme primi 122 milyon bunlar sadece 4 kalem, 7 milyar 165 milyon servis, giyecek yardımı, doğum, ölüm yardımı vergi indirimi gibi sosyal konularla 12 milyar TL'lik gibi bir bütçeye yansıyor. Taleplerimiz karşılanırsa KESK'in  çalışanları da dahil tüm kamu çalışanları memnun olacak. Bu yanlış hesabı da düzeltmiş olalım."
Gazetecilerin "Kamu Sen'in baskı yaratacağı gerekçesiyle karşı olmasını nasıl değerlendiriyorsun" sorusuna Gündoğdu, sendikalar kurulduğu günden beri toplu sözleşme hakkı istediğini belirterek, "Toplu sözleşme yapmak ve istemek 2,5 milyon memurun hayrınadır. Memurun hayrına olan bir şey neden baskı olsun" dedi.

 
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile