Fenilalanin’in gıdalarla alınan ve vücutta sentezlenmeyen bir protein türü olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Burçin Şanlıdağ, diyetle alınan bu proteinin öncelikle vücut içerisindeki ihtiyacı karşıladığını, artan kan miktarının ise karaciğerde bulunan fenilalanin hidroksilaz enzimi ile başka bir protein yapı taşı olan tirozine çevrildiğini belirtti.
Yrd. Doç. Dr. Burçin Şanlıdağ konu hakkında şunları söyedi: “Fenilketonüri hastalarında fenilalanin hidroksilalz enziminin aktivitesi yoktur veya azalmıştır. Bu nedenle diyetle alınan fenilalanin fenil ketonlara dönüşmekte ve bu metabolik ürünler normal metabolizmayı bozarak beyin hasarına neden olmaktadır. Yani doğumda zekası normal olan bir bebekte, tanı ve tedavide gecikme olması zararlı maddelerin vücutta birikerek zeka geriliğine yol açmasına neden olmaktadır”.
Fenilketonüri hastalığının tedavi yöntemi: Yaşam boyu diyet
Fenilketonüri hastalığının tedavi yönteminin yaşam boyu süren diyet olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Burçin Şanlıdağ, beslenme düzenlenirken amacın beyin hasarını önlemek olmakla birlikte büyüme gelişme için de yeterli düzeyde fenilalanin sağlamak olduğunu belirtti.
Yrd. Doç. Dr. Burçin Şanlıdağ şöyle devam etti: “Fenilketonürili bir bebeğin diyet tedavisi yaş ve ihtiyaçlarına göre uzman kişilerce düzenlenmelidir. Fenilketonüri bebeklerde gelişme ve zeka geriliği olmaması hastalığın erken dönemde tanımlanıp, yaşam boyu kan fenilalanin düzeyinin güvenli sınırlar içerisinde tutmak gerekmektedir. Tedavisi mümkün olan bu hastalığın tanısının konabilmesi için tüm yeni doğan bebeklerinize bu çok basit olan tarama testinin mutlaka yaptırılması gerekmektedir”.
Yeni Doğan Bebeğe Topuk Kanı Testi
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Burçin Şanlıdağ, fenilketonüri taramasının yenidoğan her bebeğe yapıldığını belirterek, bebeğin topuğundan alınan kan örneği ile yapılan testin (Guthrie testi) bir tarama testi olup yükseklik saptanması durumunda ileri tetkiklerin yapılması gerektiğini ifade etti.