Yeni Milli Eğitim Kanununa Tepki

Yeni Milli Eğitim Kanununa Tepki

Eğitim-Sen Kilis İl Temsilciliği basın açıklaması ile 6528 No’lu Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Resmi Gazete’de yayımlanmasına tepki gösterdi.


Eğitim-Sen Kilis İl Temsilcisi Özgür Çakmak, 6528 No’lu Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 14 Mart 2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini belirterek, “Bu kanun kamuoyuna daha çok’ Dershane Yasası’ olarak lanse edildi. Fakat kanun tasarısı sırasında içeriğine Milli Eğitim Bakanlığında çalışan ve Müsteşar hariç tüm kadroları tasfiye etmeyi amaç edinen 22. Madde 8. Fıkrasıyla kendi içimizde tartışılmaya başlandı ve halen de tartışılmaya devam etmektedir. Bu madde hükmünü hatırlayacak olursak ‘Okul ve Kurum Müdürleri, İl Milli Eğitim Müdürünün teklifi üzerine, Müdür Başyardımcısı ve Yardımcıları ise Okul veya Kurum Müdürünün inhası ve İl Milli Eğitim Müdürünün teklifi üzerine Vali tarafından dört yıllığına görevlendirilir. Bu görevlendirmelerin süre tamamlanmadan sonlandırılması, süresi dolanların yeniden görevlendirilmesi ile bu fıkranın uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Bu fıkra kapsamındaki görevlendirmeler özlük hakları, atama ve terfi yönünden kazanılmış hak doğurmaz’ şeklindedir. Bu işlemin detayı konusunda da; aynı kanunun geçici madde 10 8.fıkrasında belirttiği üzere ‘Okul ve Kurum Müdürü, Müdür Başyardımcısı ve Yardımcısı olarak görev yapanlardan görev süresi dört yıl ve daha fazla olanların görevi, 2013-2014 ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer. Görev süreleri dört yıldan daha az olanların görevi ise bu sürenin tamamlanmasını takip eden ilk ders yılının bitimi itibarıyla başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erer’ ifadesi ile bakanlık yetkililerinin verdiği bilgiye göre yaklaşık 46 bin yöneticinin görevden alınacağı bilinmektedir” ifadelerini kullandı.

Bu kanunun içeriği konusunda son günlerde yönetmelik hazırlıkları ile ilgili bakanlık yetkilileri tarafından açıklamalar yapıldığını ifade eden Çakmak, “Esas amacın dershanelerden öte kendisi gibi düşünmeyen, kendi sendikasına üye olmayan yöneticilerin tasfiyesinin amaçlandığı açıkça ortaya çıkmaktadır. Yapılan açıklamaların içeriğine bakıldığında bir okulda görev süresi dolan okul müdürünün göreve devam edip etmeyeceğini değerlendirecek organlar İl, İlçe Milli Eğitim Müdürü, Şube Müdürü, Öğretmenler, Okul Aile Birliği ve Öğrencilerin verecekleri notların toplamının 75 olmasına bağlı olduğu söylenmektedir. Bu yetkililere şunu hatırlatmak gerekmektedir. Bu değerlendirmeleri yapacak İl, İlçe Milli Eğitim Müdürlerini kim hangi kanuna yönetmeliğe göre atamıştır? Atama kriteriniz nedir? Son yapılan Şube Müdürlüğü atamalarında Danıştay’ın bile yürütmeyi durdurduğu bir sınav anlayışıyla atanan ve kurum müdürlerini değerlendirecek Şube Müdürleri acaba hangi kriterlere göre atanmıştır? Ayrıca halen hangi gerekçeyle görevlerine devam etmektedirler?
Yine hatırlatmak gerekirse İlimiz Eğitim-Bir Sen Şube Başkanı aynı zamanda İl Milli Eğitim Şube Müdürlüğü yapmaktadır. Şube Müdürlüğü vasfı ile okul okul gezip sendika çalışması yapması acaba ne kadar doğrudur? Bu değerlendirme aşamasında bu kişinin bu komisyonlarda görev alması ne kadar objektif bir tutum olacaktır. Hem sendika başkanlığı hem şube müdürlüğü yapması devlet etiğine aykırı değil midir? Ayrıca bu etik olmayan durum acaba İl Milli Eğitim Müdürümüz Hasan Aslan’ı rahatsız etmemekte midir? Şimdiden söylüyoruz ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüze hatırlatıyoruz; bu değerlendirme komisyonları içerisinde başta malum kişi ve Eğitim-Bir Sen üyesi Şube Müdürleri asla yer almamalıdır. Şayet görev alırlarsa bu durum İl Milli Eğitim Müdürümüzün de her fırsatta vurguladığı hakkaniyet ilkesine ne derece uyduğunun göstergesi olacaktır. Dolayısıyla her gün şiddet, baskı ve yıldırma ile yüz yüze bırakılarak malum sendikaya tabiri caizse zorla üye yapılan öğretmenler acaba değerlendirme yaparken özgür bırakılacaklar mıdır? Bu kanun uygulamasının halihazırda yönetici olan tarafsız veya başka sendika üyesi arkadaşlarımıza karşı bir örgütlenme aracı olarak kullanılması yine ne derece meslek ahlakıyla ve örgütlenme ahlakıyla örtüşen bir tutumdur? Tüm bu hatırlatmalar doğrultusunda bu kanun çerçevesinde yapılacak olan görevlendirmelerin nasıl olacağını da eğitim çalışanlarının takdirine, geçmiş tecrübeler ışığında bırakıyoruz” açıklamasını yaptı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile