İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz, "Mabetlerde oluşan bu duygu yoğunluğunu kaybettiğimiz zaman büyük bir zaafa uğradık. Yeniden ayağa kalkmanın yolu mabette, camide çocuklarımızla buluşmaktır." ifadelerini kullandı.
İstanbul Müftülüğünden yapılan açıklamaya göre, Yılmaz, Kadıköy Erenköy Zihni Paşa Camisi'nde sabah namazında cemaate hitap etti. Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından tespihatın yapıldığı buluşmada dualar edildi.
Programda konuşan Yılmaz, Anadolu'da insanların çocuklarına dini ve dili camilerde verdiği eğitimle aktardığını belirtti.
Yılmaz, "Bizim dini eğitimimiz camide, medreselerde, dergahlarda olagelmiştir. Avrupa'da dil ve din öğretimi ise aileler tarafından verilmiştir. Avrupa'da insanlar daha çok okuduğu için çocuklarına dil ve din öğretimi vermeleri mümkündür ama bizde okumaktan çok dinlemeyi esas alan, birlikte bulunulan ortamlardan temeyyüz ederek gelişen bir eğitim ve duygu yoğunluğu var. Mabetlerde oluşan bu duygu yoğunluğunu kaybettiğimiz zaman büyük bir zaafa uğradık. Yeniden ayağa kalkmanın yolu mabette, camide çocuklarımızla buluşmaktır." ifadelerini kullandı.
Modern dünyanın insanlarının bireyselleştirdiğini ve yalnızlaştırdığını anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Yaşadığımız yeni dünya bizleri daha bireyselci, daha ferdiyetçi ve cemaatten kopuk hale getiriyor. Kalabalıklar içinde elimizde akıllı telefonlarla yalnızlaşıyoruz. Bu yalnızlaşma süreci aslında psikolojik bir travmadır. Tedavi edilmesi gerekiyor. Batılı toplumlarda yalnızlaşma problem olarak görülmüyor. İnsanlar yalnızlaşıyor, akrabalık duyguları kayboluyor, dostluk bitiyor. Yalnızlaşan insanlar sanal bir dünya kurarak orada mutlu olmaya çalışıyor. Ne olacak bu işin sonu diye düşünmüyorlar. Çünkü yalnızlaşan insanların daha çok tükettikleri, daha çok AVM'ye gittikleri, daha çok alışveriş yaptıkları tespit edilmiş. Dükkana girsin, mağazaya girsin, alışveriş yapsın isteniyor. Vahşi kapitalizmin istediği şey tam da budur. Dolayısıyla bu tuzağa çocuklarımızın ve bizim düşmememiz için mutlaka bir araya gelmeliyiz. Camilerde oluşan duygudaşlığı yaşatmalıyız. Yoksa gerçekten gelecekle ilgili kaygılı olmalıyız."
Müftü Yılmaz, gençlerin önüne hedefler koyulması gerektiğine dikkati çekerek, "Maveraünnehir medeniyeti İmam Maturidiler, İmam-ı Azamlar, Buhariler, İmam-ı Müslimler, Tırmiziler, İbn-i Sinaların kurduğu bir medeniyettir. Bugün böyle bir medeniyet kurmak istiyorsak bu hedeflere koşan, bu hedefler istikametinde yol alacak gençlere ve yeni nesillere ihtiyacımız var. Gençlerin ilim irfan sahibi, dert sahibi olması çok önemli. Çocuklarımıza bu manada hedefler koymalıyız." değerlendirmesinde bulundu.
Dine ve dile sahip çıkılmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bizim bin yıl boyunca geliştirdiğimiz o dili beğenmeyip, yenisini kurmak gibi bir yol çizdiğimiz ve temelden koptuğumuz zaman dil bir iletişim aracı olma vasfını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Almanya'da din dersi okutulmasına izin veriliyor ama Türkçe olmasın istiyorlar. Türkçe olmayacak, Almanca olacak. Niye? Çünkü dil ile din beraberdir. Dil olmadan dini kavramların havada kaybolup gideceğini biliyorlar. Dil kaybolunca, din de gider diye düşünüyorlar. Onun için dilimize, dinimize, dünümüze, yarınımıza sahip çıkmak ve onun için gençleri mabetle, camiyle bizim buluşturmak olmazsa olmazımızdır."
Programa İstanbul Müftü Yardımcısı Veysel Işıldar ile Kadıköy Müftüsü Mahmut Çakır ile vatandaşlar katıldı. Program sonunda cemaate çorba ikram edildi.
'Yeniden Ayağa Kalkmanın Yolu Camide Çocuklarımızla Buluşmaktır'
İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz: 'Mabetlerde oluşan duygu yoğunluğunu kaybettiğimiz zaman büyük bir zaafa uğradık. Yeniden ayağa kalkmanın yolu mabette, camide çocuklarımızla buluşmaktır'