Yetiştirme Yurtlarının Devredilmesine Çalışanlar Endişeli Bakıyor
Bartın Gözde Birsöz Çocuk Yuvası öğretmeni Davut Elmacı tarafından Ankara`da yapılan bir araştırma, SHÇEK`e bağlı çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarının İl Özel İdarelerine devrine çalışanların nasıl baktığını ortaya koyuyor.
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) 3 Haziranda 2011`de çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ile İl Özel İdarelerine devredildi. Böylelikle SHÇEK`in taşradaki kuruluşları olan ve kimsesiz, korunmaya muhtaç çocuklara hizmet veren çocuk yuvaları ile yetiştirme yurtları da İl Özel İdarelerine devredilmiş oldu. Ankara Üniversitesi Eğitim Yönetimi Teftiş Bölümünde Yüksek Lisans yapan Davut Elmacı tarafından 2007 yılında yapılan bir lisans araştırması ise çocuk yuvası ve yetiştirme yurdu çalışanlarının, bu kuruluşların yerel yönetimlere devredilmelerine endişeli yaklaştıklarını gösteriyor. Çalışanlar, çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarının il özel idarelerine devri durumunda, en çok çocukların yetiştirilmelerinin daha olumsuz olacağı ve niteliksiz kişilerin iş başına geleceği endişelerini taşıyor. Bunları ekonomik yönden sorunlar olabileceği endişesi izliyor. Diğer yandan, mevcut bakım şeklindeki sıkıntılar aşılmadıkça İl Özel İdarelerine devir durumunda çocukların yetiştirilmeleri yönünden bir gelişme olamayacağı da ifade ediliyor. Bu durum, çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarının hangi birimlere bağlanacağı yanında çocuklara bakım şeklinin nasıl olacağının da önemini ortaya koyuyor.30 Çocuk Esirgeme çalışanı ile yapılan araştırmada ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Yüksek Lisans tezinin araştırmacısı Davut Elmacı, "Çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarının belediyelere devri durumunda belediyelerde siyasi etkilerin fazla olması en önemli endişe kaynağı olarak ortaya çıkıyor. Bunu, liyakate önem verilmeyip tanıdıklara destek çıkılacağı ve çocukların farklı görüş ve ideolojilere göre yetiştirileceği endişeleri izliyor. Sivil toplum örgütleri konusunda ise çalışanlar tarafından devirden ziyade işbirliği yapılması gerektiği vurgulanıyor. Yine bir çok çalışan tarafından sivil toplum örgütleri konusunun Türkiye için henüz erken ve lüks olduğu belirtiliyor. Sivil toplum örgütlerine olumsuz yaklaşılmasının en büyük nedenleri, çocukların buralarda farklı ideolojik görüşler doğrultusunda istismar edilebilecekleri ve sivil toplum örgütlerinde ekonomik sorunlar yaşanabileceği olarak ortaya çıkmakta" dedi,