Dersane parası nedeniyle haciz bekleyen ailenin tefeciden aldığı borç para ödeme yapamamaları nedeniyle her geçen gün artıyor. 20 yıl önce Havva Yılmaz(46) ile evlenen Mustafa Aydın, kendisinin sara hastalığının yanı sıra eşi Havva Yılmaz’ın da menenjit ve sonrasındaki nöbetleri ile de mücadele etmeye başladı.
Eşinin 13 yaşında vefat eden babasının üzüntüsünden yüksek ateşlenmeler sonucunda menenjit geçirdiğini kaydeden Aydın, eşinin yeterli bakım olmaması nedeniyle kalıcı nöbetlerin yaşadığını kaydetti.
Evlendikten sonra da eşine yeteri kadar bakamadığını belirten Aydın, her sene aynı vakitlerde nöbetlerin tekrarladığını ve eşinin aylarca yoğun bakımda yattığını ifade etti.
Kendisinin ve eşinin 3 ayda bir aldığı toplam 1260 TL’lik engelli maaşı ile geçinmeye çalıştıklarını anlatan Aydın, kendisinin, eşinin ve küçük yaşta beşikten düşen 17 yaşındaki oğlu Şendoğan’ın rahatsızlıkları ile zor süreçler geçirdiğini söyledi.
Büyüyen çocuklarının okul masraflarının üzerine eklenmesi ile simit satarak bütçesini denkleştirmeye çalışan Şendoğan, yakalarını bırakmayan hastalıklar nedeniyle tefeciden bir borç aldığını anlattı.
DERSHANEDEN HACİZ BEKLİYOR
Hastalıklı oğlu Şendoğan ile derslerinde başarılı olan kızı Özlem’i 1650 TL’ye dersaneye gönderen Mustafa Aydın’ın borç gırtlağına kadar dayandı. Dersane ücretinin 400 TL’sini ödeyebilen Yılmaz, kalan 1250 TL’lik borç için haciz beklediğini ifade etti.
SBS sınavlarında 400 tam puan alan Özlem Yılmaz(14), Sağlık Meslek Lisesi ya da Polis Koleji’ni tercih etmeye hak kazandı. Ekonomik durumu yeterli olmadığı için Sağlık Meslek Lisesi’ni tercih edeceğini belirten Özlem Yılmaz, Zonguldak’taki Sağlık Meslek Lisesi için yapılacak 500 TL’lik masraf, Kdz. Ereğli ilçesindeki yatılı olan Sağlık Meslek Lisesi için ise istenen 300 TL ücret nedeniyle nereye gideceğine karar veremedi.
Son hastalığında yoğun bakıma kaldırılan ve tedavi süreci 5 ay süren eşi Havva Yılmaz’ın hastalığında bir tefeciden 150 TL taksitlerle 650 TL borç aldığını belirten Yılmaz, parayı ödeyememesi nedeniyle borcun 1600 TL’ye çıktığını kaydetti.
Evdeki boşalan tüpü bile uzun süredir dolduramadığını anlatan Yılmaz, evde yiyeceklerinin bile tükendiğini söyledi.
Ekmek alacak parası bulunmaması nedeniyle çarşıya inmeye utandığını kaydeden Yılmaz, hastalık ve ekonomik sebeplerle kendisinin ve eşinin sinir hastası olduğunu anlattı.
BAŞBAKAN HAYRANI Hem eşinin hem kendisinin birer poşet dolusu ilaçlarının bulunduğunu vurgulayan Yılmaz, tüm olumsuzluklara rağmen bir seferde yuttukları avuç dolusu ilaçlarla hayata tutunmaya çalıştığını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hayranı olduğunu anlatan Aydın, harabe halindeki evini ise Başbakan Erdoğan’ın dev posterleri ile donattı. Başbakan Erdoğan’ın evini ziyaret etmesini isteyen Yılmaz, şöyle konuştu: “Başbakanımız, Atatürk’ten sonra gelmiş geçmiş en büyük devlet adamı. Benim siyasetle işim olmaz ama onu gerçekten çok seviyorum, çok dürüst buluyorum. Bizim gibi garibanların dilinden o anlıyor. Evimi ziyaret etmesini ve bizim dertlerimize el uzatmasını çok istiyorum”
10 GÜNDÜR OĞLU KAYIP
Yılmaz, yaklaşık 10 gün önce çalışmak için evden çıkan oğlundan bir daha haber alamadıklarını kaydetti.
Güvenlik güçlerine müracaat ettiğini anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her yere baktım bulamıyorum. Ne telefonuna ulaşabiliyorum, ne de 10 gündür haber alabildik. İpe sapa gelmez bir çocuktu. Kötü alışkanlıklar edinmesinden çok korkuyorum.” Yılmaz, komşularının, devletin ve hayırsever vatandaşların yardımlarıyla bugüne kadar yaşamlarını sürdürdüklerini hatırlatırken, son durumun ise artık dayanamayacağı noktada bulunduğunu sözlerine ekledi .
Yılmaz Ailesi Hem Hastalık Hem De Yoksullukla Boğuşuyor
Zonguldak’ta bir aile, hem hastalıklarla hem de yoksullukla boğuşuyor.