Yok Olmaya Yüz Tutan Yaran Müzikleri Albümde Hayat Buldu

Merkezin Müdürü Yrd. Doç. Dr. Kadir Çayır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaran kültürünün Orta Asya'dan getirilen Türk geleneği oluğunu söyledi.

Yaranın Anadolu sohbet geleneğinin parçası olduğunu ifade eden Çayır, "Anadolu'da sohbet gelenekleri' denince akla Urfa'da sıra geceleri, Balıkesir'de baran geceleri, Elazığ'da kürsü başı geceleri, Çankırı'da da yaran geceleri gelmektedir. Bu kültür, özünde Türklere has bir kültürdür. Bu geceler kültürün yaşatıldığı gelenek zinciridir" diye konuştu.

Diğer sohbet geleneklerinde olduğu gibi yaran kültüründe de müziğin önemine değinen Çayır, yüzyıllardır devam eden yaran kültüründe kullanılan müziklerin bir bölümünün zamanla unutulduğunu anlattı.
Çayır, şöyle devam etti:
"Yaran Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak öncelikle uzun yıllar yaranlarda sazendelik yapmış, bu kültüre katkısı bulunan başta Zeki Babadağ, Metin Gül, Mehmet Bayraktar ve diğerleri ile arşiv taraması yaptık. Onlar, bu kültürü yıllarca taşıyordu. Hangi türküler değişmiş, ne gibi dönüşüme uğramış, bunu çıkardık. Bu türküleri Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gökhan Ekim ile günümüze uygun ama gelenekten kopmamak kaydıyla yeniden derledik. Bu türkülerin bir bölümünü albümde topladık."
Bilimsel çalışmaya Çankırı Karatekin Üniversitesinin sahip çıktığını belirten Çayır, çalışmaya sponsor olduğunu kaydetti.

- "Unutulmuş türküleri hatırlatmak istiyoruz"
Çayır, projede asıl amaçlarının yüzyıllardır devam eden türküleri unutturmamak olduğuna dikkati çekerek, "Bu kültür Orta Asya'dan geldi, bu müzikler de bu kültürün parçasıydı. Zamanla bir bölümü yok olup giderken, bir bölümü de değişime uğradı. Biz bu değişimi ve yok olmayı ortadan kaldırmak için bu çalışmayı yaptık" ifadesini kullandı.
Albümde 12 eser bulunduğunu aktaran Çayır, "Bunlarla sınırlı kalmayacağız. Elimizde daha düzenlenmeyi bekleyen eserlerimiz var. Bütün yaran müziklerini düzenleyip yok olmaktan kurtarmak istiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.