Balbay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, YSK'nın, İzmir 2. bölgeden partisinin 6. sıra adayı olan ve "Basın İlan Kurumundaki görevinden süresi içinde istifa etmediği" gerekçesiyle adaylığını iptal ettiği Atilla Sertel'in, tüm bunların ardından Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunduğunu anımsattı.
Anayasa Mahkemesinin, Sertel'in bu konuda yaptığı başvuruyu kabul etmesinin bir ilk olduğuna dikkati çeken Balbay, "Bu aşama, YSK'nın Türkiye'de seçimler için son merci olmadığı anlamına geliyor. Anayasa Mahkemesi, 'Ben YSK'nın kararlarına bakar ve incelerim' demiştir. 'YSK bir karar verdiyse, artık bunun geri dönüşü yok' hükmü de artık ortadan kalkmıştır" diye konuştu.
YSK'nın Sertel için verdiği kararı "siyasal cinayet" olarak değerlendiren Balbay, şunları söyledi:
"Sertel'e 'devlet memuru statüsünde' deniliyor. Basın İlan Kurumu Yasası'nda, 'Basın İlan Kurumu Genel Kurul üyeleri eğer bir suç işlerlerse, devlet memuru gibi yargılanırlar' hükmü var. Atilla Sertel suç mu işlemiştir? Hayır. O zaman YSK'ya göre Sertel, siyasete girme suçu işledi.''
Anayasa Mahkemesinden bu konuda sağlıklı, adil bir karar beklediklerini vurgulayan Mustafa Balbay "Sertel'in hakkının iade edilme süreci henüz bitmedi. Anayasa Mahkemesi 8 Haziran Pazartesi günü 'Atilla Sertel'in hakkı ihlal edilmiştir' derse, iş işten geçtikten sonra, bu karar alınmış olur. Bu kararın hızlandırılması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
YSK'nın 'Atilla Sertel'Kararı
CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Anayasa Mahkemesinin, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararıyla milletvekili adaylığı iptal edilen Atilla Sertel'e ilişkin kararını hızlandırması gerektiğini belirterek, "Anayasa Mahkemesi, 8 Haziran Pazartesi günü 'Atilla Sertel'in hakkı ihlal edilmiştir' derse, iş işten geçtikten sonra bu karar alınmış olur" dedi.
