Yüksek Katma Değerli Tıbbi Cihaz Üretimi Başlıyor
Kanser, Parkinson gibi çeşitli hastalıkların tedavilerinde kullanılmak üzere tıbbi cihaz üretecek araştırma merkezi faaliyete başladı. Merkezin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Başkanı Naci Ağbal, “KUTTAM’ın ortaya koyduğu vizyon özellikle ülkemizde sağlık teknolojilerimizin geliştirilmesi açısından önemlidir. Türkiye esasen sahip olduğu 80 milyonluk nüfus ile önemli bir pazar. Tıbbi malzeme ve ilaç noktasında ciddi anlamda ithalatçıyız, tıbbi malzeme ve ilaçta yurt dışına ciddi anlamda para ödüyoruz. Burada KUTTAM’ın geliştireceği çalışmalar hem bir taraftan ülke içerisindeki ihtiyaçlarımızı karşılama noktasında bize destek olacak” dedi.
Sosyal bilimler, tıp ve mühendislik alanlarındaki araştırmaları destekleyerek, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılacak yüksek katma değerli biyomedikal cihazları Türkiye’de üretmeyi amaçlayan Koç Üniversitesi Translasyonel Tıp Araştırma Merkezi (KUTTAM), Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Başkanı Naci Ağbal, Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ümran İnan, KUTTAM Direktörü Prof. Dr. İhsan Solaroğlu’nun katılacağı törenle açıldı.
“Kalkınma ve büyüme yolunda doğal kaynaklara sahip olmanız öncelik arz etmiyor”
Farklı yenilikçi ürünlerle, implant prototipi üretecek 3D printer ve en gelişmiş hücresel ve moleküler görüntüleme cihazlarının da bulunduğu laboratuarları bünyesinde barındıran KUTTAM’ın açılış töreninde açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Başkanı Naci Ağbal, “21’inci yüzyılın başında olağanüstü bir değişim ve dönüşüm içindeyiz. Gündelik hayatımızın içinde bu değişim ve dönüşümü birey, toplum ve global olarak yaşıyoruz. Özellikle enformasyon teknolojilerinde ve biyoteknoloji alanında çığır açacak teknolojiler arka arkaya geliyor ve ülkeler arasındaki rekabeti olağanüstü bir şekilde etkiliyor. Özellikle bu değişimin tamamen bilgiye dayalı olması rekabeti çok farklı bir boyuta taşıyor. Artık ülke olarak kalkınma ve büyüme yolunda doğal kaynaklara sahip olmanız öncelik ve özellik arz etmekten çıktı” diye konuştu.
“Hantal sanayi yapıları geride kaldı”
Hantal sanayi yapılarına sahip olmanın da ülke gelişimini açısından geride kaldığını söyleyen Ağbal, “Şimdi hangi ülke bilgiyi en iyi şekilde bilgiyi ortaya çıkarırsa o ülkeler gerçekten teknolojiyi, inovasyonu, inovatif ürünleri üretiyorlar ve gelecekte bu ülkeler dünya global liginde çok ön sıralara gelecekler” ifadelerini kullandı.
“Tıbbi malzeme ve ilaç noktasında ithalatçıyız”
Naci Ağbal, söz konusu araştırma merkezindeki çalışmalar sonucu ortaya çıkarılacak ürünler ile tıbbi malzeme konusunda ithalatçı konumda bulunan Türkiye’nin ihracatçı konuma gelmesinin destekleneceğini kaydetti.
Ağbal, “KUTTAM’ın ortaya koyduğu vizyon özellikle ülkemizde sağlık teknolojilerimizin geliştirilmesi açısından önemlidir. Türkiye esasen sahip olduğu 80 milyonluk nüfus ile önemli bir pazar. Tıbbi malzeme ve ilaç noktasında ciddi anlamda ithalatçıyız, tıbbi malzeme ve ilaçta yurt dışına ciddi anlamda para ödüyoruz. Burada KUTTAM’ın geliştireceği çalışmalar hem bir taraftan ülke içerisindeki ihtiyaçlarımızı karşılama noktasında bize destek olacak. İnşallah burada geliştirilecek çığır açıcı teknolojilerle bu alanda ihracatçı noktaya geleceğimize inanıyorum” şeklinde konuştu.
“Ar-Ge ve inovasyona ayrılan bütçe artırılmalı”
Hükümet olarak 16 yılda Ar-Ge ve inovasyona önemli ölçüde katkı verildiğinden bahseden Ağbal, “Ne dersek diyelim; AR-GE ve inovasyon ciddi kaynak gerektiren işler. Son 10 yılda bu alana yaklaşık 8 milyar lira bütçe kaynaklarımızdan imkan sağlamışız. Bütçeyi bilen birisi olarak söyleyeyim; önemli bir kaynak ayırmışız. Bunu da artırmamız lazım” diye konuştu.
Naci Ağbal daha sonra araştırma merkezini gezerek Rektör Prof. Dr. Ümran İnan, KUTTAM Direktörü Prof. Dr. İhsan Solaroğlu’ndan çalışmalara dair bilgi aldı.
“Parkinsondan kansere bir çok hastalığın tedavisine tıbbi cihaz geliştiriliyor”
Araştırma merkezinin faaliyetleri konusunda bilgi veren KUTTAM Direktör Yardımcısı Doç. Dr. Fuat Balcı ise “KUTTAM, translasyonal tıpı hayata geçirmeye çalışan bir merkez. Birçok bilimsel fikir, temel bilimsel laboratuvarlardan çıkıyor ve orada kalıyor. Bizim amacımız bu teknolojileri tedavi ve tanı yöntemlerine çevirmek ve bunu sağlayacak türde sistemler geliştirmek. Bu teknolojileri hasta yatağına taşımayı amaçlıyoruz. Hasta yatağında yapılan klinik çalışmalardan gelen geribildirimlere göre bu teknolojilerin optimizasyonunu sağlamak ve bu çalışmalarımızı halkımızın sağlığına sunmayı amaçlıyoruz. Parkinson hastalığından tutun ortopedik hastalıklara, kansere kadar çok farklı alanlarla ilgili çalışıyoruz" dedi.
Translasyonel Tıp Araştırma Merkezi ne yapacak?
Translasyonel Tıp Araştırma Merkezi alanında uzman 40 öğretim üyesi, 70 doktora ve yüksek lisans öğrencisi ve 12 çalışanı ile Türkiye’de çeşitli hastalıkların tedavilerinde kullanılacak tıbbi cihaz üretimi konusuna eğilecek. Laboratuvarlarda elde edilecek bilgi, buluş ve geliştirilecek fikir ile teknoloji, bir cihaz veya tedavi yöntemi haline getirilecek. Bu buluş hasta yatağına aktırılarak, alınacak geri bildirim ile yeniden laboratuvarda bir inceleme yapılacak. Sonuç olarak ise hastalık tanısını, tedavisini veya izlenimini kolaylaştıracak teknoloji, cihaz üretilecek.
