Yüksek Yargıda Yeni Düzenleme Tasarısı

TBMM Adalet Komisyonu Üyesi AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, komisyonda kabul edilen Yargıtay ve Danıştay Kanununda değişiklikler içeren yeni yargı paketine ilişkin, 'Hedefimiz etkin, hızlı ve adil karar veren bir yargı sistemidir. Yeni yargı paketi ile Yargıtay ve Danıştayın tam anlamıyla bir içtihat mahkemesi olmasını sağlayacak düzenlemeler yapıyoruz.' dedi.

Tunç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Meclisin tatile girmeden önce çıkaracağı düzenlemelerden birinin de yargıyla ilgili olduğunu ve milletvekillerinin söz konusu düzenlemeler için sahur sonrasında da devam edecek uzun çalışma temposu içine gireceğini bildirdi.

Cumhuriyetin temel niteliklerinden birinin hukuk devleti olduğunu, Yargıtay ve Danıştayın yapısında reform niteliğinde düzenlemeleri kapsayan yargı paketinin de bu anlamda önemli değişiklikler içerdiğini anlatan Tunç, şöyle devam etti:

'Hukuk devletinin en önemli unsuru bağımsız ve etkin işleyen, hızlı ve adil karar veren bir yargı sistemidir. Geciken adalet, adalet değildir. Çocuk yaşta işlediği bir suç nedeniyle 10 yıl sonra bir karar veriliyor, suç işleyen o çocuk evlenip, yuva kurduktan, çoluk çocuğa sahip olduktan sonra hapse giriyor ve bir aile dağılıyor. Burada geciken adaletin ortaya çıkardığı bir adaletsizlik vardır. Yine bir işçi kıdem tazminatı için açtığı davayı 5-6 yıl sonra kazanıyorsa, işçinin alın teri kurumadan verilecek olan bir hakkın yıllar sonra verilmesi adalete olan güveni sarsmaktadır. O nedenle adil yargılanma hakkını zedeleyen bu durumların ortadan kaldırılması gerekir.'

Tunç, iktidarları döneminde mevzuatın yenilendiğini, tüm temel kanunların çağdaş sisteme uyarlandığını, adliyelerin köhne binalardan daha iyi şartlardaki binalara taşındığını belirterek, 'Tabi sadece yapılar, mevzuat yetmiyor, uygulayıcılar önemli. Özellikle temyiz ve istinaf aşamaları önemli.' ifadesini kullandı.

- 'Dosyaların sayısı yüzde 85 oranında azalacak'

7 bölgede oluşturulan istinaf mahkemelerinin, 20 Temmuz'da göreve başlayacağını ve bu mahkemelere gerekli atamaların yapıldığını, başkan ve üyelerinin belirlendiğini anımsatan Tunç, şu görüşlere yer verdi:

'İstinaf mahkemelerinde görülecek davalar, şu anda Yargıtay’da görülecek davaların yaklaşık yüzde 75-80’ine karşılık gelen davalar. Yani yerel mahkemelerde verilen kararların yüzde 80’i istinaf mahkemelerinde, bölge adliye mahkemelerinde kesinleşecek. Böylelikle Yargıtay’ın iş yükü azalmış olacak. Yargıtay sadece hukuki denetim yapacak, içtihat oluşturacak, mahkemeler arasında verilen kararların birliğini sağlayacak. Şu anda Yargıtay, içtihat mahkemesi görevini göremiyor. Ağır iş yükü var, birbiriyle çelişen kararlar var, daireler arasında içtihat birliği yok. Aynı dairenin aynı olaylarla alakalı farklı kararları var. İstinaf kanun yolunun başlaması nedeniyle Yargıtay ve Danıştay’a gidecek dosyaların sayısı yüzde 85 oranında azalacak ve kararlar Yargıtay ve Danıştay’a gitmeden kesinleşecek. Hedefimiz etkin, hızlı ve adil karar veren bir yargı sistemidir. Yeni yargı paketi ile Yargıtay ve Danıştayın tam anlamıyla bir içtihat mahkemesi olmasını sağlayacak düzenlemeler yapıyoruz.'

İstinaf kanun yolunun devreye girmesi nedeniyle Yargıtay’daki daire sayılarının 46’dan 24’e, üye sayısının da 516’dan 300’e, daha sonra da kademeli olarak 200’e düşürüleceğini belirten Tunç, 17 olan Danıştay Dairesinin ise 10’a, 195 olan üye sayısı 116’ya daha sonra da kademeli olarak 90’a düşürüleceğini aktardı.

Tunç, Yargıtay ve Danıştay üyelerinin görev süresinin de 12 yıl ile sınırlandırılacağını, böylece bir Yüksek Yargı üyesinin emekli oluncaya kadar üyelikte kalması yerine, yeni üyelerin seçilme imkanı yolunun açılmasıyla Yargıtay ile Danıştayın daha dinamik bir yapıya kavuşmasının sağlanacağını da sözlerine ekledi.