28 Şubat mağduru yaşadıklarını unutamıyor - KÜTAHYA

- Saliha Aydın ile röportaj - Saliha Aydın'ın öğrencilik zamanında almış olduğu disiplin cezalarını göstermesi28 Şubat mağduru yaşadıklarını unutamıyor - Kütahya 'da 28 Şubat sürecinde başörtülü olması nedeniyle üniversiteden uzaklaştırma cezası alan Aydın, 2011 yılındaki afla ancak 40 yaşından sonra eğitimini tamamlayabildi ve ücretli öğretmenlik yapmaya başladı - Öğretmen Aydın: - "O dönem, başörtülü olduğumdan uyarı, uzaklaştırma gibi alınabilecek bütün disiplin cezalarını aldım. Bu yaşanılanlar insanın nefsine çok ağır geliyor" - "Ne öğrenciliğimiz devam ediyor ne de hayatımız. Evliliği gündemimize dahi alamadık. Birçok arkadaşım bu durumda kaldı. Evlenmedi, evlenemedi. Öyle kala kaldık"KÜTAHYA (AA) - Kütahya 'da kaydolduğu üniversiteden başörtülü olduğundan dolayı 28 Şubat sürecinde uzaklaştırma cezası alan Saliha Aydın, 2011 yılındaki afla 40 yaşından sonra eğitimini tamamlayabildi, ücretli öğretmenlik yapmaya başladı.
Öğretmen olmak hayaliyle kazandığı Dumlupınar Üniversitesi Matematik Bölümüne başlayan ancak başörtülü olduğu için defalarca okuldan uzaklaştırılan ve eğitimini bırakmak zorunda kalan Saliha Aydın, o dönemde yaşadıklarını unutamıyor.Okuldan atıldıktan sonra sosyal yaşamda var olmakta da güçlük çeken Aydın, 40 yaşından sonra döndüğü eğitim hayatını tamamlayıp, Kütahya 'daki bir ortaokulda ücretli öğretmenlik yapmaya başlasa da 28 Şubat sürecinde yaşadıklarının bıraktığı etkiyle herkesin belli bir yaştan sonra düşündüğü evliliği aklına bile getirememiş.Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hacettepe Üniversitesinde İşletme Bölümünü okuduğunu, sonrasında ücretli öğretmen olarak çalıştığı okulda, ziyarete gelen bir müfettişin tavsiyesiyle öğretmen olmaya karar verdiğini ve 1996 yılında girdiği ÖSS ile Dumlupınar Üniversitesi Matematik Bölümünü kazandığını söyledi.

Üniversitede ilk 2 yılının çok güzel geçtiğini ancak 1998 ve 1999 yıllarına gelindiğinde başörtüsü sorununun çıktığını aktaran Aydın, şöyle konuştu:"İlk kez dersten dışarı atılma vakasını yaşadım. Hocalarımdan biri geldi ve ilgili yazıyı okudu. Hocama dedim ki, 'Buraya öğretmenlik yaparak geldim. Kesinlikle bir hocama saygısızlık yapmak istemem. Dersten atılmak da bir öğrenciye verilmiş çok büyük bir cezadır benim gözümde. Ama başörtüm için dersten atılıyorsam bundan gurur duyarım.' O sırada dışarıda bekleyen arkadaşlarım vardı. Onlar peruk takma niyetindeydiler. Ama benim durumumdan dolayı bir hafta ertelediler. 1999 yılı benim için çok sıkıntılı geçti. Hayallerimiz bir tarafta başörtüsü ile ilgili ayet bir taraftaydı. O dönem öyle geçti, derslere giremedim. Onun dışında kayıt yenilememiz çok zordu. O dönemde okulun kurallarına göre bir dönem kayıt yaptırmadıysanız okuldan atılıyordunuz. Ben kayıt yaptıramadım. Çünkü okula giremiyordum. Bir keresinde başörtümden dolayı kayıt için içeri giremedim. Bir arkadaşım evrakı tuvalete getirdi, orada imzaladım. Öylelikle bir kayıt yaptırmıştım. O dönem uyarı, uzaklaştırma gibi alınabilecek bütün disiplin cezalarını aldım. Bu yaşanılanlar insanın nefsine çok ağır geliyor." - "Hayallerimiz suya düştü, dumura uğradık"Aydın, yaşamında kurallara uyan başarılı bir öğrenci olduğuna işaret ederek, normalde konuşkan biri olmasına karşın yaşadıklarından dolayı 3 yıl çevresiyle ve ailesiyle doğru dürüst konuşamadığını dile getirdi.Aydın, sözlerini şöyle tamamladı:"O dönem çok sıkıntılı günler geçirdim. Hayallerimiz suya düştü, dumura uğradık. Hiç beklemediğimiz bir şeyi yaşadık. Orada sanki bizim için hayat durdu. Ne öğrenciliğimiz devam ediyor ne de hayatımız. Evliliği gündemimize dahi alamadık. Birçok arkadaşım bu durumda kaldı. Evlenmedi, evlenemedi. Öyle kala kaldık. 2011 öğrenci affıyla 40 yaşından sonra yeniden üniversiteye döndüm. Matematik gibi bir bölüm okuyacaktım. Aradan çok zaman geçmişti, yaş ilerlemişti. Çok zorlu bir ikinci öğrencilik döneminden sonra mezun oldum. Mezuniyetin ardından memleketim Bolu'da 3 yıl ücretli öğretmenlik yaptım. Sonra ailemin yaşadığı yer olan Gebze'ye gittim. Orada ücretli öğretmenlik için başvurdum fakat olmadı. Ben de birçok iyi ve kötü anılarımın olduğu Kütahya 'ya döndüm. Burada şimdi ücretli öğretmenlik yapıyorum. Derslerim terapi gibi geçiyor. İnşallah iyi insanlar, vatanını, milletini seven, doğru, düzgün ve ahlakı güzel insanlar yetiştiririz."