29 yıllık hemşirenin gözünden Kapodokya

-Derya Yazar'ın röportajından
--Sergiden genel ve detay

( ANKARA )- “Kapadokya’nın sessiz renkleri” sergisi açıldı- Derya hemşirenin çektiği fotoğraflar hastalar tarafından resmedildi ANKARA

- Hemşirelik Haftası kapsamında Nevşehir Devlet Hastanesinde görev yapan Hemşire Derya Yazar ile Toplum Ruh Sağlığı Merkezi hastalarının yaptığı resimlerin yer aldığı sergi açılışı Sağlık Bakanlığı’nda yapıldı. Hemşirelik haftası kapsamında açılan “Kapadokya’nın sessiz renkleri” resim sergisinde 29 yıllık Hemşire Derya Yazar’ın çektiği fotoğraflar ve o fotoğrafların eskizlerinden yola çıkarak Toplum Ruh Sağlığı Merkezi hastalarının kendi yorumladığı resimler yer alıyor. Aynı zamanda fotoğraf sanatçısı ve güzel sanatlar uzmanı olduğunu belirten Hemşire Derya Yazar, Kapadokya’da çektiği fotoğrafları siyah beyaz kara kalem haline çevirdiğini ve hastalara verdiğini söyleyerek, hastaların görmeden bu fotoğrafları özgün desen ve renklerle yorumladıklarını kaydetti.
Ruh terapisi ve sanat terapisinin Dünya’nın her yerinde uygulandığını söyleyen Yazar, çalışmalarını özel kılan kısmın, Yazar’ın kendi eserlerinin, hastaları tarafından yorumlanması olduğuna dikkat çekti. Hastaların memnuniyetini ve bu terapiden sonraki değişimlerini aktaran Yazar, “Başlangıçta kalem nerede dediğimde atan hasta, kalem nerede dediğimde burada der hale geldi. Hiç konuşmayan, ağır ilaçlar kullandıkları için başını hiç kaldırmayan hastalar, renkli bir şekilde resimleri boyadılar ve çok mutlu oldular. Onlar açısından da benim açımdan da büyük bir tecrübe oldu. Sevginin, ilginin, emeğin bu kadar güzel sonuçlar doğuracağını ben bile tahmin etmiyordum. Başta karalayıp veren hastalar, peri bacalarına minik minik pencereler açıp, güvercinlik yapıp, güneş, ay, kuşlar koyarak kendi dünyalarını ortaya koydular” diye konuştu.
Resimleri nasıl yaptıkları sorulduğunda, hastaların konuştuğunu ifade eden Yazar, normalde merhaba bile demeyen hastaların şimdi onlarla iletişim kurduklarını belirtti.
Önceki yaşanmışlıkların kağıtlara yansımalarını anlatan Yazar sözlerine şöyle devam etti: “Bir hastamız babasını çok erken kaybetmiş. Her çizdiği resme yarım güneş yapıyordu. Ben psikologlarda konuştum, her fotoğrafta güneş yaptığı için. Onlar da bana güneşin babayı temsil ettiğini ve babasını erken kaybettiği için yarım güneş yaptığını ve ona olan özlemini gösterdiğini anlattı. Mesela bir balonun içindeki desenleri çizen bayan hastamız var. O da çok iyi el işi yapan, dantel ören biriymiş.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile