Ahlat'ta 'Kudüs' protestosu

Cami Önünde Toplanma
-Şehir Merkezine Yürüyüş
-Yürüyüşten Genel ve Detay Görüntüler
-Ak Parti İlçe Başkanı Oğuz Atılgan tarafından Basın Açıklamasının Okunması
-Dua edilmesi ve Protestonun Sona Ermesi

( BİTLİS -HD) Ahlat'ta "Kudüs" protestosu BİTLİS

- Bitlis'in Ahlat ilçesinde ABD'nin Tel Aviv'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması ve İsrail askerlerinin Filistinlileri katletmesi protesto edildi. İlçede Sivil Toplum Örgütleri tarafından düzenlenen gösteri için Cuma namazının ardından vatandaşlar Akkoyunlu Camii önünde toplandı. Daha sonra vatandaşlar ellerinde ki Türk ve Filistin bayraklarıyla ilçe merkezine sloganlar eşliğinde yürüdü. Burada basın açıklamasını okuyan AK Parti Ahlat İlçe Başkanı Oğuz Atılgan, ABD’nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına tepki göstermek, Filistinli kardeşlerimizin düzenlediği Büyük Dönüş Yürüyüşü’ne destek vermek amacıyla bir araya geldiklerini belirterek, "Büyük Felaket olarak adlandırılan Nakba’nın 70. yılını protesto etmek ve katil İsrail askerlerinin şehit ettiği kardeşlerimize rahmet dilemek için bütün kardeşlerimizle meydanlardayız. 15 Mayıs günü Büyük Felaket Nakba’nın 70. yıl dönümü. 70 yıldan beri Siyonist İsrail, Müslümanları kışkırtmak amacıyla Mescid-i Aksa etrafında yaşlı, genç, kadın çocuk demeden katliamlarına devam ediyor. 14 Mayıs günü sözde ABD elçiliğinin Kudüs’e taşınmasını barışçıl gösterilerle protesto eden Filistinlere yağdırılan bombaların şiddeti her geçen dakika artmakta, şehit olan ve ağır yaralanan kardeşlerimizin sayısı artmaktadır. Bölgeden gelen resmi bilgilere göre son iki gündeki siyonist saldırılarında 59 Filistinli şehit oldu, 2 bin 771 Filistinli de yaralandı. Filistin mücadelemizde binlerce kardeşimiz şehit oldu ama Müslümanlar mücadeleden asla vazgeçmedi. Çünkü biz biliyoruz ki Kudüs, bedelini ödeyenlerindir! Filistin’e, Gazze’ye uygulanan abluka ve ambargo her geçen gün ağırlaşmaktadır. Buna rağmen 70 yıldır hakları, toprakları, vatanları, canları, malları gasp edilen Filistinliler, İsrail zulmü altında çok zor şartlarda yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyorlar. Filistinliler, kadınlarıyla ve çocuklarıyla son bir aydır Büyük Dönüş Yürüyüşü gerçekleştiriyorlar. Ve tüm bu ağır bedellere rağmen Filistinliler, davalarından vazgeçmiyorlar. İşgalci İsrail ise ateş açıp masum insanları, çocukları ve yaşanan olayları dünyaya aktarmak isteyen basın mensuplarını herkesin gözü önünde şehit ediyor" dedi.
Olayların başlangıcından bugüne kadar İsrail askerlerinin kurşunlarıyla ve müdahalesiyle 100’ü aşkın kişi şehit edildiğini, 10 binin üzerinde kişi de yaralandığını ifade eden Atılgan, "İlk kıblemizin bulunduğu Kudüs ve Filistin, 1948 yılından beri hukuksuz olarak kurulan Siyonist İsrail işgali altındadır. Siyonist İsrail devleti ve ABD, Kudüs’ü hukuksuz bir şekilde tüm uluslararası anlaşmalara aykırı olarak başkent yapmak istemektedir. Kim hangi kararı alırsa alsın Kudüs İslamındır ve Kudüs bizimdir! Kudüs sahipsiz değildir. Kudüs, Mekke ve Medine'den sonra, bütün Müslümanların kutsal bildiği Mescid-i Aksa’ya ev sahipliği yapmaktadır. Şimdi ilk kıblemize, Peygamber Efendimizin (SAS) Miraç’a yükseldiği o mübarek beldeye sahip çıkma zamanıdır. Bizler buradan Kudüs’ü asla yalnız bırakmayacağımızı herkese haykırıyoruz. Bugün burada ve tüm Türkiye’de Kudüs dostlarıyla birlikte ABD’nin ve İsrail'in bu hukuksuz kararına ve uygulamalarına karşı çıkıyoruz. Tüm Filistin ve Kudüs sevdalıları olarak bu davayı savunmaya devam edeceğiz. Türkiye’yi, Uluslararası mekanizmaları ve herkesi harekete geçmeye ve İsrail’in attığı hukuksuz adımları ve işgali durdurmaya çağırıyoruz. Son olarak herkese sesleniyoruz. Tüm dünyadaki Müslümanlar tepkisini açıkça göstermelidir. Acilen bütün İslam ülkeleri İsrail'in büyükelçiliklerini, konsolosluklarını topraklarından kovmalıdır. Bunu da ilk olarak mazlumların umudu Türkiye gerçekleştirmelidir. Bugün itibariyle İsrail'in büyükelçiliği ve konsolosluğu hemen kapatılmalıdır. Mavi Marmara anlaşması en kısa zamanda iptal edilmeli ve İsrail, uluslararası arenada yalnızlaştırılmalıdır. İsrail'le yapılan bütün anlaşmalar iptal edilmelidir. Her Ramazan ayında Filistin’deki zulmünü artıran İsrail’e karşı bizler de Ramazan ayı boyunca sesimizi yükselteceğiz ve nöbette kalmayı sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.
Basın açıklamasının ardından toplanan grup yapılan duanın ardından sessizce dağıldı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile