Artvin’de 15 yılda 123 köy yangınında 268 ev yandı

Öğretim Görevlisi Kemal Torpuş açıklamaları
-Arşiv görüntüler

( ARTVİN -ÖZEL) ARTVİN

- Artvin’de 14 gün arayla iki farklı köyde çıkan yangın büyük paniğe neden oldu. Korku dolu anların yaşandığı yangınların sebepleri araştırılıyor. Yusufeli Dereiçi köyünde çıkan ve 60 evin kül olduğu yangının ardından 14 gün sonra il merkezine bağlı Ortaköy’de çıkan yangında, 11 ev yanarak kül olmuştu. Artvin Çoruh Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Programı, kentteki köy yangınlarıyla ilgili geniş kapsamlı araştırma başlattı. Yapılan araştırma 2008 ve 2017 yılları arında 89 köy yangının meydana geldiğini ve bu yangınlarda 141 tamamen yandığını 25 evi ise kısmen yandığını tespit ettiler. Öte yandan son beş yılda ise 34 köy yangınında 127 evin yanarak kül olduğu tespit edildi. 15 yıl içinde toplamda 123 köy yangınında 268 evin yandığı belirlendi. 14 gün arayla son iki köy yangınında ise 71 yanarak kullanılamaz hale geldi. Yangınların en fazla olduğu il merkeze bağlı seyitler köyünde çıktığı görülürken, Yusufeli ilçesi ikinci sırada, Ortaköy köyü ise üçüncü sırada yer alıyor. Yangınların birinci sebebi, evlerin ahşap ve bitişik olması, ikinci önemli husus ise evlerde olan eski elektrik tesisatlarında yeni teknoloji ürünlerinin kullanılması. Artvin Çoruh Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Programı Öğretim Görevlisi Kemal Torpuş, kentteki yangınlarla ilgili araştırma yaptıklarını ve önemli sonuçlar elde ettiklerini ifade etti.
Torpuş, 2008 ve 2017 yılları arası Artvin itfaiye müdürlüğünün köy yangınlarına müdahale raporlarında, 89 adet köy yangının meydana geldiğini bu yangınlarda 141 evin tamamen yandığın ifade etti.
Merkeze bağlı Seyitler köyünün birinci sırada olduğunu ifade eden Torpuş, en fazla yangın çıkan ikinci bölgenin ise Yusufeli ilçesi, üçüncü sırada ise Ortaköy köyünün yer aldığını ifade etti.
“Evlerin bitişik nizam ve ahşap yapılaşması yangının hızlı yayılmasını sağlıyor” Öğretim Görevlisi Kemal Torpuş yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi,” yangın raporlarını incelediğimizde karşımıza çıkan öncelikli veri, ahşap yapılaşmanın inşaat malzemesi olarak kullanılması. Evlerin bitişik nizamda üst üste yada yakın mesafe aralıklarında bir araya gelmesi. Yangının meydana gelmesiyle birlikte diğer evlere sirayeti gerçekleşe bilmekte. Öncelikli olarak yapı malzemesi karşımıza çıkmakta. Ahşap kullanımıyla birlikte yangının hızlı yayılmasın sağlayabilecek yanıcı maddeyi ortamda bulundurmuş oluyoruz. Ot ve saman depolamaları kıvılcımla alevlene bilmekte Evlerin bitişik olmasının sebebi arazi elverişsizliğinden kaynaklı. İşleyebilecek arazilerin daha değerli hale getire bilmek için inşaatlar yapılmış. Bu inşaatlardan kaynaklı 2 veya 3 katlı evler yapılabiliyor. Alt bölgelerinde kültür gereği ahşap yapılaşma ve merek kavramı ön plana çıkmakta. Ot, saman depolaması hayvan yemi depolaması yapılmakta bunlarda her han gibi kıvılcımla karşı karşıya geldiğinde hızlı bir şekilde alevlene bilmekte. Gönüllü itfaiyecilerin eğitimlerinin tamamlanması Bölgelerin ulaşım elverişsizliği, olayın meydana gelmesiyle beraber itfaiyenin yangın yerine ulaşması ve yangına müdahale etmesi söndürülmesi kontrol altına alınması zaman kaybına sebep olmakta. Bizim için önemli olan olayın ilk anında gönüllü itfaiyeciler tarafından müdahalesinin gerçekleştirilmesi. Gönüllü dediğimiz kavram bölgede bulunan gençlerin hızlı bir şekilde olaya ilk müdahalesinin yapa bilmesi bunun içinde gönüllü itfaiyecilik eğitimlerini tamamlanması. Eski elektrik tesisatı güncellenmeli veya yenilenmeli Köylerimizde inşaat tarihlerine bakıldığında, eski evlerin bulunduğu ve bu eski evlerin elektrik tesisatlarının günümüz standartlarına uygun olmadığını düşünüyorum. Uygun olmayan elektrik tesisatı günümüz teknolojik aletlerle birlikte kullanılmaya başlandığında yanma ve yangın riskini ortaya çıkara bilmekte. Bu noktada elektrik tesisatı güncellenmeli veya yenilenmeli. Yangın risk haritası çıkartılmalı Yanın risk analizlerinin mutlaka yapılması gerekiyor. Yanma eylemimi ortaya çıkarta bilecek faktörlerin belirlenmesi bunlara yönelik önlemlerin alınması bizim için hedef olması gerekiyor. Yangın risk analizi yapıldıktan sonra yangın risk yönetimi uygulamaya geçmelidir. Yangın risk haritaları çıkartıla bilir. Hangi bölgemizde ne sıklıkta yangın meydana geldiğini haritalarımıza işleyerek bölgenin risk düzeyini haritalar üzerinde belirlememiz bizim için kolaylık sağlayacaktır. Nüfus yapımızı incelediğimizde çıkan yangınların genellikle yoğun nüfusa sahip olduğu bölgelerde ve bu bölgelerin yaş dağılımına baktığımızda yaşlı nüfusun aralığının yüksek olduğunu değerlendiriyorum. Buda yüksek olan yaş aralığı yangın ihtimalinin ortaya çıkmasında bir faktör olarak karşımıza çıkmakta” ifadelerine yer verdi.