MHP Lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, " Türkiye nereye gidiyor? Dağ kadrosuyla görüşmek demek, AKP'nin onların tüm isteklerini onaylaması demektir. İmralı canisi barış elçisi gibi parlatılıyor" dedi.

Bahçeli'nin yaptığı açıklamalar şöyle:

Merhum Rauf Denktaş aramızdan ayrılmış ve hepimizi hüzüne boğmuştu 13 Ocak'ta. Onun için Bağımsızlık her şeyden önce olmuştur. Kıbrıs onunla yükselmiştir. Ölümünün 1. yılında onu saygıyla anıyorum. Geçtiğimiz hafta sonu partimiz için çok önemli bir faaliyeti Ankara'da gerçekleştirdik. TBMM'deki çalışmalarımızı ele aldık, bugüne kadar yapılan çalışmalar değerlendirdik. Ekonomik tablo ve Türkiye'nin gidişatını analiz ettik. Tüm sorunları konuştuk. AKP topluma yıkımı kabullendirmek için elinden ne geliyorsa yapıyor. MHP kadrosuyla ve projeleriyle Türkiye'nin iktidarı olmaya hazır. AKP başarısızlığıyla boşuna kürek çekmeye devam ediyor. Türkiye'yi yönetemiyor, yerle bir ediyor. Artık beklemeye sabrımız yok. Milletimizi ezmeye çalışanlara tahammül edemiyoruz. Türkiye'yi parçalayacaklar. Onarmak için MHP hazır. MHP pislikleri süpürecek ve Türkiye'yi kurtaracak. Artık alternatif yok, Türkiye dar bir açıda kaldı. Buradan çıkış AKP ve diğerleriyle mümkün değildir.

Geçen hafta ilan ettiğim ziyareti dün gerçekleştirdim. Silivri'ye gittim ve Sayın İlker Başbuğ ile görüştüm. Başbuğ terör örgütü kurmak suçlamasıyla Silivri'ye konulmuştur. TSK'nın içinden hainler asla çıkmayacaktır. Terörist arayanlar Türk askerine bakmamalı, İmralı'ya bakmalı. Silivri şüphesiz İmralı'nın eşiti değildir. Biz dün dediğimizi bugün sakatlayacak bir bayalığa düşmedik, düşmeyeceğiz. Özürlü kalplerin ne dediği umurumuzda değil, biz demokrasiye bağlıyız ve bu çok net. Yürüyen sözde darbe davalarında birçok skandal yaşanmıştır. Balyoz davasında verilen kararlar vicdanları kanattı. Mahkemenin kararı şaibeli hale gelmiştir. Engin Alan'ın burada olmasını çok istiyorum. Sözde Kürt sorununun çözülmesi için ihanet adımları atıldı. İmralı canisinin ayağında deva arayan AKP'nin tutumu izah edilemez. İmralı canisine yeni yıl hediyesi televizyon bile hediye edilmiştir.

Her şey Başbakan'ın iki dudağı arasında, bu rezilliklere daha ne kadar devam edecek? Şehide kelle, katile sayın dedi. Çiftçiye ananı da al git dedi. İzmir'e gavur dedi. Şimdi ise İmralı canisiyle görüşmeler yapıyor. Türkiye ise onu iktidar yapıyor. Türkiye nereye gidiyor? Dağ kadrosuyla görüşmek demek, AKP'nin onların tüm isteklerini onaylaması demektir. İmralı canisi barış elçisi gibi parlatılıyor.AKP eşittir BDP artı CHP artı PKK'dır. Bize bölücü diyorlar. Bunu diyebilmek için Allah'tan korkmaları lazım. Bizim sözlerimizi bölücülük olarak nitelendirenler bizi birbirimize düşürmek için uğraşıyorlar.Kim ne yaparsa yapsın asla emellerine ulaşamıcaklar. Türkiye asla bölünmeyecektir.

15 Ocak 2013 Salı - Editör:

Başbakan Erdoğan:CHP'nin nerede durduğu belli değil

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ak Parti Grup toplantısında konuştu.Teröristin evine taziye ziyaretine giden CHP'li vekil Hüseyin Aygün'ü ve 'Beşşar Esed'in sözcülüğünü yapıyor'dediği Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Erdoğan 'CHP'nin nerede durduğu belli değil'dedi.

CHP'nin ana muhalefet partisi olarak çözüm sürecinde daha aktif,daha etkin rol almasını her zaman arzu ettiklerini söyleyen Erdoğan ''Ancak CHP her zaman olduğu gibi büyük bir zihin karmaşası içinde bocalamaya devam ediyor.Bir milletvekilleri, bakıyorsunuz teröristlerin dağda misafiri olan milletvekili;ama yandaş medyaları pofluyorlar,abartıyorlar neler neler düzenliyorlar.İşte buyurun şimdi de pervasızca teröristin evine taziyeye gidiyor.Diğer bazı milletvekilleri,süreçle ilgili olarak ırkçı,ayrımcı açıklamalar yapmaya devam ediyorlar.Bir kısmı bakıyorsunuz mezhebi açıklamalar yapmaya devam ediyorlar.Genel Başkan sürece olumlu baktığını açıklarken,genel başkan yardımcıları,grup başkanvekilleri,MİT Müsteşarı hakkında devlet ciddiyetiyle, hatta edeple,adapla bağdaşmayacak ifadeler kullanabiliyorlar.''diye konuştu.

'KILIÇDAROĞLU İSRAİL ADINA CEVAP VERDİ'

''Mavi Marmara gemisinde 9 kardeşimiz şehit edildiğinde ben İsrail'e Tevratın bazı emirlerini hatırlatmıştım,benim bu hatırlatmama Tel Aviv'in cevap vermesi beklenirken,CHP'nin acemi Genel Başkanı çıktı Tel Aviv adına bana cevap verdi.''diyen Başbakan ''Aynı şekilde Suriye meselesi karşısında Türkiye Cumhuriyeti'nin yanında durmak yerine gitti Baas Partisi'nin eli kanlı Beşşar Esed'in yanında durdu,onun sözcülüğüne soyundu.Utanmasa orayı da ziyarete gidecekti.Cumartesi günü Fransa'ya birtakım sorular yönelttik,cevap Paris'ten değil,onların adına Çin yolunda CHP Genel Başkanı'ndan geldi...Sen Fransa'nın avukatı mısın?Sen Paris'in sözcüsü müsün?Türkiye Cumhuriyeti'nin haklı bir sorusu karşısında Fransa adına cevap vermek sana mı düştü?Bu nasıl bir acemiliktir?''ifadelerini kullandı.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

'CHP'NİN NEREDE DURDUĞU BELLİ DEĞİL'

''Öncelikle hangi ülkenin Anamuhalefet partisi Genel Başkanı olduklarını kendi zihinlerinde netleştirmelidirler.İkincisi:kendisi ve arkadaşlarıyla bu sürecin yanında mı,arkasında mı yoksa karşısında mı olduğunu netleştirmelidir.CHP Genel Başkanı varoluşsal sorunlarını artık aşıp;ulusalcı mı,milliyetçi mi, solcu mu,sosyal demokrat mı ne olduğuna bir an önce karar vermelidir.Çark o kadar hızlı dönüyor ki artık bilye dağıtmaya başladı.''