Başbakan : Gitsinler Çaylarını Kandil'de İçsinler!

Başbakan Ahmet Davutoğlu Sırbistan ziyareti öncesinde konuştu. Davutoğlu'nun hedefinde HDP vardı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, yeni anayasayla ilgili muhalefet partileriyle yapacağı görüşmeye ilişkin olarak, 'Zihnimde bir yöntem var' dedi. Davutoğlu, 'Doğru olan başkanlık sistemidir' diye konuştu.

HDP'ye ilettiği randevu talebini iptal eden Davutoğlu, 'Randevu talebim sonrası saygısızlığa varan açıklamalar yaptılar. Bu şekilde onları muhatap almam söz konusu olamaz' ifadesini kullandı.

HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in 'Gelir, kaçak çayımızı içer' sözünü hatırlatan Davutoğlu, 'Biz bir film çeviriyor değiliz. Yüzlerce askerimizi, polisimizi şehit vermişiz. Yok çaymış, yok kaçak çaymış. Gitsin Kandil'de içsin çayını film senaristi' diye konuştu.

Sırrı Süreyya Önder'den küstah yorum
Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
(Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşme) Yurtdışı seyahati öncesinde görüştük. Daha önce planlanmış değildi, teyitleşerek görüşüldü. Terörle mücadele... 2015'in son görüşmesini yapmış olduk. Haftalık olağan görüşmemizi erkene almış olduk.

(Yeni Anayasa) Arkadaşlarımızı çağırdım, görüştük. Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli'ye giderken herhangi bir önyargımız yok. Daha önceki tecrübelerden de istifa ederek, yöntem açısından görüşeceğiz. İçerik olarak önemli olan Anayasa'nın ruhudur. Vatandaşı esas alan bir çerçeveyi paylaşacağız.

Bu görüşmelerde tamamiyle özgürlükçü, katılımcı, çağdaş bir anyasanın yazılabileceği inancını taşıyorum. Birtakım önyargıları zihnimizden silersek torunlarımızın için de bir anayasa yapmalıyız. 380 milletvekilimiz olsaydı da ben yine bu yöntemi denerdim.

HDP'yle niye görüşülmüyor? Ayrım gözetmeden randevu talebinde bulundum. Birkaç gün sonra kendilerini ziyaret edecek bir misafire saygısızlık, diğer siyasi şeyleri bir kenara dahi koysak, saygısızlık ifade eden, tahrif ifade eden açıklamalardan sonra onları muhatap almam, şahsi olarak da bulunduğum makam olarak da doğru değildir. Niyet ve samimiyet önemli, üslüpta da ciddiyet. Bana karşı yapılan nezaketsizliği içime sindirmem.

HDP'liler bana hesap soracaklarına Sur'u, Cizre'yi zindana çevirenlere hesap sorsunlar. Hani Türkiyeleşeceklerdi, hani Türkiye toplumunun bir parçası olacaklardı. Oy verenlere söylüyorum, bunlardan hesap sorun. Niyetleri ortaya çıktı. Anayasa'yı herkesle tartışırım ama Türkiye'nin bütünlüğünü, dirliğini, bütünlüğünü kimseyle tartışmam. Bu niyet meselesi, niyetleri sarih değil.

Ben 12 Eylül Anayasasıyla yaşamaktan zillet duyuyorum. HDP siyasi partiyse, siyasi parti gibi davranacak. Eğer piyon ise ona göre muamele görür.'
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile