Binali Yıldırım: 'ABD ile inişli çıkışlı bir süreç yaşıyoruz'

Programdan genel görüntüler
-Konuşmacılardan detaylar Binali Yıldırım’ın konuşması
-Detaylar

( İSTANBUL ) Binali Yıldırım: "ABD ile inişli çıkışlı bir süreç yaşıyoruz" - Binali Yıldırım Türk-Amerikan İş Geliştirme Konseyi programına katıldı İSTANBUL

- ABD ile inişli çıkışlı bir süreç yaşadıklarını ifade eden AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, “Maksatlı olarak gündem de ön plana çıkartılan askeri, güvenlik ve savunma esaslı konuların bütün gündemimizi işgal etmesinin haksızlık olduğunu düşünüyorum” dedi.
AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Beşiktaş’ta bir otelde düzenlenen Türk-Amerikan İş Geliştirme Konseyi programına katıldı.
Programa Yıldırım’ın yanı sıra ABD İçişleri Eski Bakanı artan Ryan Zinke, Amerikan Türk İş Geliştirme Konseyi Genel Başkanı Uğur Terzioğlu, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Ahmet Burak Dağlıoğlu ve çok sayıda iş adamı katıldı.
“ABD ile ilişkilerimizde inişli çıkışlı bir süreç yaşıyoruz” Türk-Amerikan İş Geliştirme Konseyinde konulan AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, “Sayın Bakan konuşmasında çok önemli bir konuya temas etti. O da şudur; Türkiye-Amerika ilişkilerinin gelişmesi için olumlu gündem üzerine odaklanmamız gerekir. Tamam sorunlarımız var. Bugünlerde ilişkilerimiz de inişli çıkışlı bir süreç yaşıyoruz. Bu da bir gerçektir. Ancak bize düşen farklı gündemlerle olumlu konuları ele almak ve bunlar üzerinde daha fazla gayret göstermek. Bugün yapılan bu toplantının amacı da bu. İki ülke arasında iş ilişkileri, karşılıklı ortaklıklar nasıl geliştirilebilir? Nasıl büyütülebilir? Bunun üzerinde bir çalıştay yapılıyor. Bunların sayısını arttırmamız lazım. Eğer ticarete, karşılıklı alışverişe, karşılıklı yatırıma daha çok zaman ayırırsak, daha çok imkan ayırırsak o zaman diğer konular, olumsuz gündem her iki ülkede de toplumların daha az ilgilendiği şeyler haline gelecek. Türkiye’de, Amerika’da S-400’lerin, F-35 lerin, NATO üyeliğinin, veya Türkiye’nin savunma ihtiyaçlarının olup olmaması konuları üzerine Türkiye ile Amerika arasında ticaret hacmi nasıl 19 milyar dolardan 100 milyar dolarlara çıkıyor, hangi Amerikan şirketlerinin hangi Türk şirketleriyle ortaklık yaptığı, ve bu ortaklığın sadece Türkiye’de değil, sadece Amerika’da değil bölgemizde, üçüncü ülkelerde de sağladığı faydaları konuşursak, bunlar üzerine gündem oluşturabilirsek o zaman ilişkilerimizin daha da gelişmesine büyük katkı sağlamış oluruz. Aynı zamanda da bölgesel güvenliğe, bölgesel huzura katkı sağlamış oluruz” diye konuştu.
“Kaya gazı ile ilgili teknolojilerde Amerika ile birlikte çalışabiliriz” “Kaya gazı ile ilgili teknolojilerde Amerika ile birlikte çalışabiliriz” diyerek konuşmasına devam eden Yıldırım, “Türkiye’nin tektonik yapısı itibariyle 780 bin kilometrekare toprak alanımız var, ve bunun sadece 5 bin kilometrekaresinde yapılacak çalışmayla ortaya çıkacak kaya gazı Türkiye’nin bir yıllık ihtiyacından fazlasını sağlıyor. Bu alanı 5 bin kilometrekare değil de 20 bin, 30 bin kilometrekareye çıkardığımızda ortaya çıkacak sonucu sizler çok iyi değerlendirebilirsiniz” dedi.
“Amerika-Türkiye ilişkileri kısa vadeli, bir takım siyasi söylemlerle bozulacak ilişkiler değildir” Amerika-Türkiye ilişkileri kısa vadeli, bir takım siyasi söylemlerle bozulacak ilişkiler değildir diyen Yıldırım, “Ben bu günün gündeminde olan konuların geçici, siyasi manevralar olduğunu düşünüyorum. Hiçbir zaman Amerika Türkiye’nin güvenlik endişesine duyarsız kalamaz. Daha dün Ceylanpınar ilçemize, insanların üzerine bir roket düştü. Nereden? Suriye tarafından. Orada bir otorite boşluğu var. General bunları iyi bilir. O bölgelerde bulunmuş. Türkiye’nin yapmaya çalıştığı şey bölgenin güvenliğini sağlamak. Evlerinden, memleketlerinden gelmek zorunda olan bize sığınan mültecilerin biran önce memleketlerine sağ salim dönmelerini sağlamak. Büyük bir bedel ödüyoruz. Bunu kabul ediyorum. Bütün dünya bunu da takdir ediyor. Ancak takdir etmek yetmez, biraz da katkı sağlamak lazım. Ne yazık ki bu konuda takdirdeki cömertliği göremiyoruz. Bizim dış politikamızın esası, dostları arttırmak, düşmanları azaltmak şeklinde tanımlanmıştı. Bu anlayışımızı bugün de devam ettiriyoruz. Bugün maksatlı olarak gündemde ön plana çıkartılan askeri, güvenlik ve savunma esaslı konuların bütün gündemimizi işgal etmesinin haksızlık olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.