'Bölgenin Geleceği: Jeopolitik Çağrılar ve Perspektifler' Sempozyumu - BAKÜ

"Bölgenin Geleceği: Jeopolitik Çağrılar ve Perspektifler" Sempozyumu - BAKÜ - "Bölgenin Geleceği: Jeopolitik Çağrılar ve Perspektifler" Sempozyumu - Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Özoral'ın konuşması - Azerbaycanlı Milletvekilinin konuşması - Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni Öztürk'ün konuşması"Bölgenin Geleceği: Jeopolitik Çağrılar ve Perspektifler" Sempozyumu - Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Özoral: - "128 ülkenin ABD'nin baskılarına rağmen Trump'ın kararına karşı çıkması dünya tarihi açısından önemli bir hadisedir. Bu, bize halkların adaletsizliğe tahammül edemeyeceğini gösterdi" - Azerbaycanlı Milletvekili Babaoğlu: - "(Ortadoğu'daki) Bu savaşlar kendi kendine oluşmuyor. Bu savaşları, uluslararası güç odakları, Batı emperyalizmi planlıyor" - Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni Öztürk: - "Batı, bize hem doğrudan hem de düşünsel anlamda bir savaş ilan etmiş durumdadır. Bizlerin ise coğrafi sınırlarımızı, zihin dünyamızda olan sınırları aşmanın yolu olarak artık daha çok yüz yüze ve yan yana gelmemiz gerekir"BAKÜ (AA) - Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral, "128 ülkenin ABD'nin baskılarına rağmen Trump'ın kararına karşı çıkması dünya tarihi açısından önemli bir hadisedir. Bu, bize halkların adaletsizliğe tahammül edemeyeceğini gösterdi." dedi.
Azerbaycan'ın başkenti Bakü 'de, "Bölgenin Geleceği: Jeopolitik Çağrılar ve Perspektifler" konulu uluslararası sempozyum düzenlendi.
Azerbaycan - Türkiye Evi (ATEV), Türkiye - Azerbaycan İş Adamları ve Sanayiciler Birliği (TÜİB)​ ve Yeniçağ Medya tarafından düzenlenen sempozyumun açılış toplantısına Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Özoral, KKTC Bakü Temsilcisi Ufuk Turganer, Azerbaycanlı milletvekilleri, Kazakistan, Gürcistan, Rusya ve KKTC'den siyaset bilimciler ve çok sayıda davetli katıldı.
Azerbaycan ulusal marşının okunmasıyla başlayan etkinlikte konuşan Büyükelçi Özoral, Sovyetler Birliği'nin 70 yıl süren imparatorluktan sonra yıkıldığını, Türkiye'nin sonunda kardeşleriyle kavuştuğunu söyledi.

Özoral, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda 20 Aralık'ta kabul edilen ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararını eleştiren karar tasarısını hatırlatarak "128 ülkenin ABD'nin baskılarına rağmen Trump'ın kararına karşı çıkması dünya tarihi açısından önemli bir hadisedir. Bu, bize halkların adaletsizliğe tahammül edemeyeceğini gösterdi. Adaletsizlik eninde sonunda çökmeye mahkumdur. BM Genel Kurulunda yapılan oylama tarihi bir oylamadır." dedi.
Bölgedeki sorunlara da değinen Özoral, "Adalete uymayan hiçbir karar sonsuza kadar yürüyemez. Bugün Azerbaycan da büyük adaletsizlikle karşı karşıyadır. Topraklarının yüzde 20'si işgal altında, 1 milyondan fazla insan göçmen durumundadır. Karabağ sorunu biran önce çözülmeli ve bu konudaki adaletsizlik ortadan kaldırılmalıdır." değerlendirmesinde bulundu. - "Savaşları Batı emperyalizmi planlıyor"Azerbaycanlı Milletvekili Hikmet Babaoğlu, Ortadoğu'da önemli gelişmelerin yaşandığını, bölgenin hibrit savaşlarına sahne olduğunu söyleyerek, "Bu savaşlar kendi kendine oluşmuyor. Bu savaşları, uluslararası güç odakları, Batı emperyalizmi planlıyor." ifadelerini kullandı.Milletvekili Adil Aliyev de Trump'ın Kudüs hamlesini eleştiren BM kararına dikkati çekerek, "ABD ne kadar büyük güç olsa da o bu gücünü diğer devletlere karşı kullanamadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde tüm dünya ABD'nin Kudüs kararına karşı geldi." şeklinde konuştu.
- "Batı, kendisini her zaman bir 'öteki' icat ederek tanımlamıştır"Açılış konuşmalarının ardından sempozyum, "Bölge Ülkelerinin İş Birliğinin Siyasi Boyutları" başlıklı panelle devam etti.Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Öztürk, panelde yaptığı konuşmada, Sovyetler Birliği döneminde Türkiye ile diğer Türk cumhuriyetlerinin birbirinden ayrı kaldığını, bir takım ideolojik dayatmalarla aynı bölgenin insanlarının birbirinden ayrı düştüğünü söyledi.

Doğu medeniyetinin Batı medeniyetine yenildiğini belirten Öztürk, şöyle devam etti:"Batı, kendisini her zaman bir 'öteki' icat ederek tanımlamıştır. Bu 'öteki' 1990'lı yıllara kadar komünizmdi, 1990'lardan sonra ise İslam oldu. Müslümanlar kendi aralarında çatışmaya teşvik edildi. İslam dünyası kan gölüne dönüştü. Batı, bize hem doğrudan hem de düşünsel anlamda bir savaş ilan etmiş durumdadır. Bizlerin ise coğrafi sınırlarımızı, zihin dünyamızda olan sınırları aşmanın yolu olarak artık daha çok yüz yüze ve yan yana gelmemiz gerekir."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile