Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Mehmet Ağar hakkında ‘cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak’ suçundan verilen 5 yıllık hapis cezasını onadı. Kararın onanmasıyla Ağar 2 yıl cezaevinde kaldıktan sonra şartlı tahliye olacak.

Yargıtay, “Susurluk” davasında eski Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar'ın 5 yıllık hapis cezasını onadı. Ağar, kararı "Sevenlerimizi mahçup edecek hiçbir davranışın içinde olmadık" sözleriyle değerlendirdi.

Eski İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın yargılandığı davada yargı son sözünü söyledi.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Mehmet Ağar'ı, ''Susurluk” davası kapsamında Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili ''cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturduğu'' iddiasıyla yargıladığı davada 5 yıl hapis cezasına çarptırmıştı.

Kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını oy birliğiyle onadı.

Ağar hakkında zaman aşımı süresinin dolup dolmadığının irdelendiği kararda, sanığa atılı suçun ''kesintisiz'' suçlardan olması dikkate alınarak tespit edilen suç tarihi ile soruşturma ve kovuşturma safhalarında gerçekleşen zaman aşımını kesen ve durduran sebeplere göre dava zaman aşımı bakımından bir kovuşturma engelinin bulunmadığının tespit edildiği ifade edildi.

Kararda, Ağar'ın yöneticisi olduğu iddia ve kabul edilen teşekkülün sübutu ve niteliğinin Yargıtay tarafından onanarak kesinleşen İstanbul 6 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin, 12 Şubat 2001 günlü kararı ile de ortaya konulduğu belirtildi.

Kararda, yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre, Ağar'a yüklenen ''suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı teşekkülü yönetmek'' suçunun sübut olduğu, bu nedenle oy birliğiyle hükmün onanmasına karar verildiği bildirildi.

Cezası onanan Mehmet Ağar, 2 yıl hapis yattıktan sonra şartlı tahliye olacak. Ağar, 5 yıl kamu hizmeti yapamayacak.

'SEVENLERİMİ MAHÇUP ETMEDİM'

Bodrum'dan İstanbul'a gelen Mehmet Ağar, kararla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Ağar, şunları söyledi:

''Şimdi mesajlardan öğrendim, bakacağım. Söyleyeceğim şudur; sevenlerimizi mahcup edecek hiçbir davranışın içinde hiçbir zaman olmadık. Başta da söylediğim gibi hizmet kusuru addedilebilir. Fakat suç addedilemez. Bütün bunlara rağmen, devletten gelmişiz. Her türlü karara karşı her vatandaşın ne yapması icap ediyorsa biz de onu yapacağız. Bu kadar basit.''

Aracına bindiği sırada Ağar, bir gazetecinin ''Nereye gidiyorsunuz?'' sorusu üzerine de, ''İyi bir yere gitsem, seni de götürürüm'' karşılığını verdi.

Ağar 'Vicdanen rahatım' demişti
Mehmet Ağar, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nden 5 yıl kararı çıktığında avukatları aracılığıyla açıklama yapmış ve “Vicdanen rahatım” demişti. Ağar’ın açıklaması şöyleydi: “Mahkeme kararlarında hüküm cümlesi şu sözle başlar ‘Türk Milleti adına.’ Bizim için o sözle başlayan cümlenin nasıl devam ettiği veya edeceği önemli değildir. Bizim âşık olduğumuz, bir ömrü adadığımız o kelimedir. Benden kimse buğz etmemi (kin beslememi) beklemesin. Ben kendimden eminim ve vicdanen rahatım. Deliller ve dosya müktesebatı ile paralellik arz etmeyen bu kararın Yargıtay’da düzeleceğine emin olduğumu belirtir, herkesin devam eden yargı sürecine saygı göstermesini rica ederim.”

Neyle suçlanıyor?
Susurluk’tan 5 yıl hapis cezası kesinleşen Mehmet Ağar’a yönelik iddianameye giren suçlamalar şöyle:

Kayıp silahlar: Emniyet’e 1994’ten itibaren 82 bin TL’lik silah ve malzeme hibe eden İsrail silah şirketi Hospro’dan milyonlarca dolarlık silah ve malzeme satın alındı. Ağar döneminde Özel Harekât Başkanlığı’na teslim edilen bu silah ve malzemenin kaydı tutulmadı, bir bölümü kayboldu. Hibe silahlardan birisi Susurluk’taki kazada bulundu.

Topal’ın öldürülmesi:
Ömer Lütfi Topal’ın 1996’da öldürüldüğü olay yerinde bulunan Kalaşnikov’un şarjörüne sarılı bant üzerinde Abdullah Çatlı’nın parmak izinin bulunması üzerine Özel Harekâtçı polisler gözaltına alınmıştı. Sedat Bucak, İstanbul Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlu’nu arayarak, polisleri gözaltından kurtarmaya çalıştı. Ağar müdahale ederek, İbrahim Şahin’i İstanbul’a gönderdi ve polislerin Ankara Emniyeti’ne naklini sağlayarak savcılığa intikal ettirmeden serbest bırakılmalarını sağladı.

Çatlı’ya pasaport: Yaşar Öz’ün evinde kendisi ve MİT’çi Tarık Ümit adına düzenlenmiş yeşil pasaport bulundu. Ağar’ın “pasaportlar Öz’e yurtdışı istihbarat ve devlet sırrı niteliğindeki görevler nedeniyle verilmiştir” talimatı doğrultusunda Öz, serbest kaldı. Ağar’ın Çatlı’ya da yeşil pasaport düzenlediği ortaya çıktı.

Tarık Ümit olayı:
Yaşar Öz’le Mehmet Ağar’ı tanıştıran MİT mensubu Tarık Ümit öldürülmüştü. Ümit’in, Öz ve Çatlı’nın uyuşturucu işine bulaşmasına tepki gösterdiği için öldürüldüğü öne sürülüyor.

Susurluk’ta kimler ceza aldı?

‘Susurluk davası’nı 12 Şubat 2001’de karara bağlayan İstanbul 6 No’lu DGM, sanıklardan İbrahim Şahin ve Korkut Eken’i, 6’şar yıl hapis cezasına çarptırmış, ömür boyu da kamu hizmetinden men etmişti. Eski özel timciler Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Oğuz Yorulmaz, Enver Ulu, Mustafa Altunok, Ercan Ersoy ve Ziya Bandırmalıoğlu ile milletvekili Sedat Bucak’ın şoförü Abdülgani Kızılkaya, ‘katliam hükümlüsü’ Haluk Kırcı, ‘uyuşturucu kaçakçısı’ Yaşar Öz, öldürülen Ömer Lütfi Topal’ın iş ortakları Sami Hoştan ve Ali Fevzi Bir’i de 4’er yıl hapse mahkûm edilmişti.

Cezası Onanan Mehmet Ağar, İstanbul'a Geldi

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hakkında verdiği 5 yıl hapis cezası Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onanan Mehmet Ağar, İstanbul'a geldi. Ağar, ' Bu durumda her vatandaşın ne yapması icap ediyorsa biz de onu yapacağız. ' dedi.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Susurluk davası kapsamında Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemde 'cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturduğu' iddiasıyla Mehmet Ağar'a verdiği 5 yıl hapis cezası Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onandı. Mehmet Ağar kararın çıkmasından kısa süre sonra Bodrum'dan İstanbul'a geldi. Atatürk Havalimanı'nda Yargıtay'ın kararı ile ilgili konuşan Mehmet Ağar, ' Sevenlerimizi mahcup edecek bir durum içinde kalmadık. Hizmet kusuru atfedilebilir ama suç atfedilemez. ' diye konuştu.

Cezasını çekeceğini söyleyen Ağar, ' Bütün bunlara rağmen devletten gelmişiz, her türlü karar karşısında her vatandaşın ne yapması icap ediyorsa biz de onu yapacağız. ' ifadesini kullandı.

Bir basın mensubunun 'Şimdi nereye gidiyorsunuz?' sorusu üzerine Ağar, ' Hayırlı bir yere gitsem seni de götürürdüm. ' diye cevap verdi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile