Davul üretimine kadın eli değdi

Ayşegül Memiş'in atölyedeki çalışmasından detaylar
-Memiş çiftinin atölyedeki çalışmalarından detaylar
-Memiş çiftinin ürettiği enstrümanları birlikte çalmasından detaylar
-Murat Memiş ile röportaj
-Ayşegül Memiş ile röportaj
-detaylar

( MANİSA -ÖZEL)- Eşine yardım etmek için başladı, davul üretiminde usta oldu MANİSA

- Manisa'nın Turgutlu ilçesinde eşinden öğrendiği davul imalatında kendini geliştiren Ayşegül Memiş, 40 yıllık ustalara taş çıkarıyor. Atölyesinde ahşabı enstrümana dönüştüren Ayşegül Memiş, “Enstrümana kadın eli değmesi bence farklılık oluşturuyor” dedi.
Müzik sevdalısı Murat Memiş ve Ayşegül Memiş çiftçi, Manisa’daki atölyelerinde davul, bendir, zurna, ney, darbuka gibi birçok müzik aletini üretiyor. Çeşit çeşit ağaçları ve kamışları elleriyle enstrümana dönüştüren Memiş çifti, pek çok Avrupa ve Arap ülkesine de müzik aleti gönderiyor. İlk etapta eşi Murat Memiş’e atölyede yardımcı olan 41 yaşındaki Ayşegül Memiş, ritim aletlerini üretmede kendini geliştirdi. Yaklaşık 7 yıldır tüm ritim enstrümanları kendisi üreten Ayşegül Memiş, özellikle davul ve bendir gibi enstrümanlarda ustası oldu. Deri ve ahşabı birleştirerek ortaya enstrüman çıkaran Ayşegül Memiş, ayrıca süslemelerde kendisini geliştirmek için Manisa Celal Bayar Üniversitesi Geleneksel El Sanatları Bölümünde de öğrenci oldu.“Ritim gruplarının tamamı eşime ait”Müzik sevgisinin kendilerine aileden geldiğini söyleyen Hasudem Müzikevi İşletmecisi ve Müzisyen Murat Memiş, “Müzik sevgisi ve imalat olayı bizde deden gelme. Öyle bir heves içerisinde biz de büyüklerimizden gördüğümüz şeyleri bizler daha iyi nasıl yapabilir diye aynı yoldan devam etmekteyiz. Eşimin de müziğe karşı ilgisi çok iyi. İlk tanıştığımızda annesinin da bağlama çaldığını öğrenmiştim. Çok mutlu olmuştum. O da güzel bağlama çalardı. Eşim de müziğe karşı ilgisiyle bize destek olmaya çalıştı. Baktı ki yetişemiyorum, ritim aletlerinin nasıl yapıldığını gösterdim. Kendisi gayet de iyi bir şekilde öğrendi. Hatta beni geçti diyebilirim. Ritim gruplarının tamamı eşime ait. Kendisi yapıyor. Ben de nefesli grupları yapıyorum. Anca yetiştiriyoruz” diye konuştu.
Eşinin kendisine büyük destek olduğunu söyleyen Murat Memiş, “Sağ olsun eşimin çok büyük bir desteği var. Bir kadın olmasına rağmen erkek işini başarılı bir şekilde yapması takdire şayan. Eşimi gördüklerinde çok şaşırıyorlar. Nerede bahsi geçse soruyorlar. Ben gündüzleri halk eğitim bünyesinde görev aldığım için burada çok fazla duramıyorum. Sağ olsun benim boşluğumu çok güzel dolduruyor. Müşterilerimizin istedikleri tarifleri yerine getiriyor” ifadelerini kullandı.Başta Avrupa ve Arap ülkeleri olmak üzere yurt dışına da sipariş gönderdiklerini söyleyen Murat Memiş, “Dünyanın dört bir yanına her tarafına müzik aleti gönderiyoruz. Avusturya, Avusturalya, Almanya, Belçika, Fransa ve farklı Arap ülkelerine yapmış olduğumuz ürünlerimizi gönderiyoruz. Yurt içinde de her yöreye göre zurnalarımızı yapıp gönderiyoruz” dedi.
“Enstrümana kadın eli değmesi bence farklılık oluşturuyor”Bu tarzda müzik aleti yapan başka bir kadınla tanışmadığını söyleyen Ayşegül Memiş, “Bildiğimiz kadarıyla kadın yapımcı olarak kendimi biliyorum başka da duymadım. İlk başlarda çekiniyordum. Ben yapıyorum demeye çekiniyordum. Beni gören müşterilerimiz şaşırıyorlar. Bazen yanıma gelip beni izliyorlar. Eşim kendisi müzisyen olduğu için atölyede zurna, ney, kaval yapıyor. Aynı zamanda davul, bendir gibi ritim aletlerini de yapıyordu. Ben de yardım etmek istedim. Daha sonra deneyerek baktım ki kendim yapabiliyorum. Yaklaşık 7 senedir ahşabı davula dönüştürüyorum” dedi.
İşini severek yaptığını ve kendisini geliştirmeye devam ettiğini belirten Ayşegül Memiş, “Kendi işim olduğu için severek yapıyorum. Çayımı demlerim otururum işimin başına ne yapılacaksa sakin sakin yaparım. Seviyorum da hoşuma da gidiyor. Neticede çıkan ürüne bakıyorum muhteşem. Sesler harika. Artık bundan sonra yaptığım ürüne ‘ne katabilirim’ diye düşünüyorum. Enstrümana kadın eli değmesi bence farklılık oluşturuyor. Çünkü bazen tamir davul getiriyorlar. Baktığımda gerçekten kötü yapılmış. Kendim düzenleyerek, boyasını yenileyerek müşterilerimize teslim ediyorum. Ustası eşim olduğu için çabuk da öğrendim. Yapamadığım bir yer olduğunda ona soruyordum. Öğrenmem de 2 senemi aldım. Şu anda eşim de yardım etmiyor tek başıma yapıyorum. Gündüz ben çalışıyorum, akşam da kendisi çalışıyor atölyede” diye konuştu.