Emekli akademisyen 40 yıllık birikimini liseye bağışladı - BURSA

- Doç. Dr. Mustafa Öcal'ın Uluslararası Murat Hüdavendigar İmam Hatip Lisesindeki odasından detaylar - Öcal'ın çalışmalarından ve kitaplardan detaylar - Öcal'ın açıklamaları - Öcal'ın yabancı öğrencilerle sohbet etmesinden deteylarEmekli akademisyen 40 yıllık birikimini liseye bağışladı - Bursa 'da, öğretim üyeliğinden 3 sene önce emekliye ayrılan Doç. Dr. Mustafa Öcal, yaklaşık 40 yıllık akademisyenlik hayatı boyunca biriktirdiği 60 koli kitabı, gönüllü görev yaptığı Anadolu imam hatip lisesine hediye etti - Mustafa Öcal: - "Artık ölsem de kalsam da kitaplar okulundur. Okula bağışladım, vakfettim. Öğrenciler, öğretmen arkadaşlar veya dışarıdan gelenler istifade edebilir. Bundan da son derece memnunum"BURSA (AA) - CEM ŞAN - Bursa 'da, öğretim üyeliğinden 3 sene önce emekliye ayrılan Doç. Dr. Mustafa Öcal, yaklaşık 40 yıllık akademisyenlik hayatında oluşturduğu kütüphanesini, gönüllü görev yaptığı Uluslararası Murad Hüdavendigar Anadolu İmam Hatip Lisesine (AİHL) bağışladı. Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Ana Bilim Dalı'ndan 2016'da emekliye ayrılan Öcal, 2017'de Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğünce Uluslararası Murad Hüdavendigar AİHL'de oluşturulan akademik bilim kurulunun koordinatörü olarak görevlendirildi.Lisede kendisine oda tahsis edilen, burada hem kendi çalışmalarını yürüten hem de kültürel ve sosyal faaliyetlerde okul idaresine yardımcı olan Öcal, görevini ücret almadan sürdürüyor.Doç. Dr. Mustafa Öcal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversiteden emekli olduktan sonra kitap hazırlıkları dolayısıyla bir süre daha fakültede çalışmalara devam ettiğini söyledi.

Çalışmalarını tamamladıktan sonra fakültedeki kitaplarını topladığını belirten Öcal, "Kitapları kolilere doldurdum. 60 koli kitap oldu. Nereye götürsem diye düşünüyordum. Evde bütün kitapları alacak kadar yerim yoktu. Apartmanın bodrumuna koyacaktım. Bir ara bir üniversiteye bağışlamayı düşündüm. Yozgatlıyım. Yozgat'taki ilahiyat fakültesi yeni kurulduğu için oraya gönderecektim. Niyetim öyleydi." dedi.
Öcal, bu sırada Uluslararası Murad Hüdavendigar AİHL Müdürü Mehmet Türkmen ile telefonda görüştüğünü dile getirdi.Türkmen'in "kitapları liseye getirebileceğini" söylemesi üzerine ertesi gün bunları okula taşıdığını anlatan Öcal, şöyle devam etti:"Kitapları kamyona yükleyip Yozgat'a götürecekken doğrudan buraya getirdim. Artık ölsem de kalsam da kitaplar okulundur. Okula bağışladım, vakfettim. Öğrenciler, öğretmen arkadaşlar veya dışarıdan gelenler istifade edebilir. Bundan da son derece memnunum. Saymadım ama birkaç bin eser var. Akademisyen olduğum için kendi alanımla ilgili kitaplar çoğunlukta. Genel kültür kitapları da alarak kütüphaneyi zenginleştirmek ve öğrencilerin, öğretmenlerin hizmetine sunmak niyetindeyim." - "Bu işlerde gönüllülük esas"Öcal, uluslararası imam hatip liselerinde, yönerge gereği, en az iki üniversiteden akademisyenlerden bir bilim kurulu oluşturulması ve bir koordinatörün olması gerektiğini belirtti.
Kendisinin de bu kapsamda lise bünyesindeki kurula koordinatör olarak görevlendirdiğini dile getiren Öcal, "Böyle bir görevlendirme zannediyorum şu anda Türkiye'de ilk ve tek. Aslında diğer uluslararası imam hatip liselerinde de olması gerekiyor. Resmen görevlendirildim ama fahri görev yapıyorum." ifadelerini kullandı.Bu işlerde gönüllülüğün esas olduğunu anlatan Öcal, şunları kaydetti:"Gönüllü olmazsanız olmaz. İşi maddiyata dökerseniz olmaz. Hem yaptığım işten huzur duyuyorum hem de karşımdaki insan istifade ediyor. 'Allah razı olsun. Bize yardımcı oldunuz hocam.' demeleri beni mutlu ediyor. Öğretmen arkadaşlar veya dışarıdan misafirlerim gelir, sohbet ederim ama hiç boş vaktim yok. Akademisyenlikten emekli oldum ama şu anda daha yoğun çalışıyorum. Burada, evde, dışarıda, yurt dışında faaliyetler, sürekli koşuşturmacayla geçiyor. Rabb'im sağlık verdiği sürece koşturmaya devam edeceğiz. Birçok kitabım ve makalelerim yayımlandı, konferanslar verdim ama bunca yıllık meslek hayatımda imam hatip liselerinde çalışmak kısmet olmamıştı. Rabb'im emeklilikten sonra ahir ömrümüzde böyle bir hizmet nasip etti. Bundan dolayı da son derece mutluyum."