Evlat nöbeti tutan ailelerin HDP önündeki oturma eylemi 33’üncü gününde

Oturma eylemindeki aileler
-Şehmus Kaya konuşması
-detay görüntüler

( DİYARBAKIR )- Annelerin direnişi devam ediyor DİYARBAKIR

- Çocuklarının dağa kaçırıldığını iddia eden ailelerin HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde başlattıkları oturma eylemi, 33’üncü gününe girdi. Polis memuru Vedat Kaya'nın babası Şehmus Kaya, HDP'yi kast ederek, "Bunların milletvekili çıkıp diyor; biz siyasi partiyiz ama siyasi parti değil bunlar, bunlar teröristtirler. Milletvekilleri bile teröristtir. Bunlar çıkıp demesin, biz PKK’yı ya da terör örgütünü tanımıyoruz. Bunların hepsi teröristtir” dedi.
Çocuklarının dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP il binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin eylemi 33'üncü gününde devam ediyor. Mardin'in Derik ilçesinden gelen Şehmus Kaya, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine döndüğü sırada Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başlamıştı. Kaçırıldığı günden bugüne kadar umudunu yitirmeyen baba Şehmus Kaya, 33 gündür oğlundan bir haber alabilmek için HDP önünde oturma eyleminde olduğunu belirterek, umudunu hiç yitirmeyeceğini söyledi “Bunlar siyasi parti değil, teröristtir" Çocuklarını alamadan HDP il binası önünden gitmeyeceğini belirten baba Kaya, 33 gündür burada oturduğunu söyledi.

Baba Kaya, "HDP’liler tarafından bir gelişme yok ve maaşlarını alıp içeride oturuyorlar ve bu içeride olanlardan bir umut beklemiyorum. Bunların milletvekili çıkıp diyor, biz siyasi partiyiz ama siyasi parti değil bunlar, bunlar teröristtir. Milletvekilleri bile teröristtir. Bunlar çıkıp demesin, biz PKK’yı ya da terör örgütünü tanımıyoruz. Bunların hepsi teröristtir” ifadelerini kullandı. “Üzüntüden psikolojimiz bozuldu” Beş yıldan bu yana oğlunu aradığını belirten baba Kaya şunları söyledi; “Ben oğlumu beş yıldır arıyorum. Çok üzgünüm ve çok hastalığımız var. Çok zor durumdayız. Aile olarak üzüntüden psikolojimiz bozuldu. Beni burada bırakın kaybolurum”.