Kan verip can kurtarmayı 17 yıldır sürdürüyor - ŞANLIURFA

- 59 yaşındaki Lütfü İnce'nin iş yerini kapatarak kan vermeye gitmesi - Formu doldurması ve kan verme alanına geçişi - Personel ve doktorun tebrik etmesi - Kan alımı - Kan bağış tırı - Kızılay doktoru Hasan Alak ile röportaj - Lütfü İnce'nin iş yerinde çalışması - Plaket ve madalyalardan detaylar - Lütfü İnce ile röportajKan verip can kurtarmayı 17 yıldır sürdürüyor - Şanlıurfa 'nın Siverek ilçesinde terzilik yapan 59 yaşındaki Lütfü İnce, 17 yıl önce trafik kazasında yaralanan arkadaşına kan vererek hayatının kurtulmasına katkı sağlamasının ardından bu duyarlılığını sürekli hale getirdi - Tüm organlarını da bağışlayan İnce: - "Kan verme zamanı geldiğinde vücudum kurulu saat gibi sinyal vermeye başlar. Ben de gider Şanlıurfa 'da, Diyarbakır'da yani en yakın yerde kan veririm" - "Verdiğim kanın ardından telefonuma 'Bir ağaç dikildi, 3 kişiye hayat verdiniz' diye mesaj gelir. Ben o gece huzurla uyurum"ŞANLIURFA (AA) - CUMA SARI - Şanlıurfa 'nın Siverek ilçesinde terzilik yapan 59 yaşındaki Lütfü İnce, 17 yıl önce trafik kazasında yaralanan arkadaşına verdiği kanla başlayan duyarlılığını ara vermeden sürdürüyor.İnce, trafik kazası geçiren bir arkadaşı için 0 Rh+ kana ihtiyaç duyulması üzerine kan vermesinin ardından her 3 ayda bir düzenli olarak kan bağışlamaya devam etti. Önceki yıllarda kan vermek amacıyla Şanlıurfa merkeze ve Diyarbakır'a giden İnce, son dönemlerde Türk Kızılayın ilçeye gönderdiği gezici araçta kan bağışında bulunuyor.Türk Kızılay tarafından verilen plaket ve madalyaları bulunan esnaf Lütfü İnce, şehir dışında uzun süren akraba ziyaretlerinde de bulunduğu yerdeki kan merkezlerine başvuruyor.Her kan bağışı sırasında Türk Kızılay çalışanlarının yoğun ilgi gösterip tebrik ettiği İnce, halktan da takdir topluyor. - "Hastalara faydam olduğunu görünce devam ettim"Lütfü İnce, AA muhabirine yaptığı açıklamada, verdiği kanlarla bugüne kadar onlarca insana umut olduğuna inandığını söyledi.

Kan vermeye acı bir olayın ardından başladığını dile getiren İnce, şöyle devam etti:"Bir arkadaşım 17 yıl önce Diyarbakır'da trafik kazası geçirmişti ve kan ihtiyacı vardı. Kan vermeye gittim ve onun hayatı kurtuldu. O gün bugün derken 17 yıldır ben her 3 ayda bir düzenli olarak kan veririm. Kan verme zamanı geldiğinde vücudum kurulu saat gibi sinyal vermeye başlar. Ben de gider Şanlıurfa 'da, Diyarbakır'da yani en yakın yerde kan veririm. Bugüne kadar resmi Kızılay kayıtlarında 69 defa kan vermişim, bunun yanında da hastası olan arkadaşların talebiyle gidip hastanelerde kan verdiğim olmuştu. Yani sıhhatli olduğum için, Allah sağlık verdiği sürece, ömrüm yettiğince kan vermeye devam edeceğim. Her insanın gidip kan vermesini tavsiye ederim."İnce, bazı kişilerin kan vermekten çekindiğini anlatarak "Kan vermek her insan için sanki makinenin yağını değiştirmek gibidir, vücuda faydalıdır. Keşke daha erken yaşlarda kan vermeye başlasaydım. O zaman şartlar böyle değildi, çevremizde Kızılay yoktu ve kimse bize söylemediği için bilmiyorduk. Hastalara faydam olduğunu görünce devam ettim." dedi.
Kan vermenin yanı sıra bütün organlarını da bağışladığı belirten İnce, "Verdiğim kanın ardından telefonuma 'Bir ağaç dikildi, 3 kişiye hayat verdiniz.' diye mesaj gelir. Ben o gece huzurla uyurum." diye konuştu.