Kepenkler kapatıldı, grafitiler ortaya çıktı

Grafitilerle kapaklı kepenkler detay görüntü
-İstiklal Caddesi kepenkler görüntü
-Karaköy Eminönü kepenk detay görüntü
-Röportajlar

( İSTANBUL -ÖZEL-DRONE)-İstanbul’un grafiti yüzü ortaya çıktı-İstanbul sustu grafitiler konuştu İSTANBUL

- Korona virüs salgını ile mücadele kapsamında alınan sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle dükkanlar kepenk indirdi. Kepenklerin inmesi ile ortaya çıkan birbirinden ilginç grafitiler megakentin görünmeyen yüzü oldu. Dünyayı etkisi altına alan yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını ile mücadelede alınan tedbirler kapsamında bir süredir belirlenen günlerde sokağa çıkma kısıtlaması getirilmeye devam ediyor. Bu kapsamda kafe ve dükkanlar kepenklerini indirdi. Cadde ve sokaklarda kepenklerin inmesiyle İstanbul’un adeta görünmeyen yüzü ortaya çıktı. Kentin tarihi dar sokaklarının bulunduğu meşhur İstiklal Caddesi, Karaköy ve Eminönü’nde dükkanların kepenkleri üzerinde yer alan grafiti çalışmaları dikkat çekti. Kimi zaman sosyal mesaj veren bu çalışmalar kimi zamanda izbe duvarlarda kendini gösterdi. Megakentin sessizliğe bürünmesi ile grafitiler adeta konuşmaya başladı.
“Pis izbe bir alanı grafitilerle güzelleştirmek bana daha cazip geliyor” Kepenklerin uzun bir süredir kapalı olması ile grafitilerin dikkat çekmeye başladığını söyleyen grafiti sanatçısı Ulaş Çelik, “Dükkanlar kapatıldığı zaman grafiti sanatçıları kepenklerini boyuyor. Haliyle bulunduğumuz durumdan dolayı dükkanlar açılamadığı için grafitiler daha çok dikkat çekmeye başladı.
Dünya zorlu bir süreçten geçiyor. Grafiticiler için biraz avantajı oldu. Arkadaşlarımız bu ıssızlıktan yararlanıp çalışmalarını hızlandırdılar. Mesela ülkelerde kültürel farklılık bir zenginlikse grafiti açısından da ben her kepenkte başka sanatçıların çalışmasının olmasını tercih ederdim. Bir kepenk gördüğüm zaman ben şahsen düzgün ve düzenli bir kepenkse istenmediği takdirde üzerine grafiti yapmak istemiyorum. Pis izbe bir alana grafitilerle güzelleştirmek bana daha cazip geliyor. Arkamda görmüş olduğunuz çalışmamız bir sinema filmi ile paralel yürüyen bir çalışmaydı. Biz de farklı şehirlerde çocuk istismarı, kadın istismarı ve çocuk mültecilerle ilgili çalışmalar yaptık. Bizden önce bu duvarda başka bir arkadaşımızın grafiti çalışması vardı. Biz sadece ondan izin aldık. Genelde grafiti sanatçıları başka grafiti sanatçılarının çalışmasının üstünü izin almadan kapamaz. Bu bizim kültürümüzde büyük saygısızlık anlamına gelir” ifadelerini kullandı. “Sürekli çocuklarını ve eşlerini getirip fotoğraf çektiriyorlar” Çalıştığı restorandın duvarında grafiti çalışması bulunan Barış Çolak ise, “Ulaş arkadaşımız bizi grafitiye yönlendirdi. O yüzden kafemizde böyle bir grafiti düşündük. Mahalle ve esnaflar çok sevdi. Sürekli çocuklarını ve eşlerini getirip fotoğraf çektiriyorlar. Arkadaşlarımızda tatlımızı anlatan ‘Daha tatlısını bulamazsın’ diye bir yazı yazdılar” diye konuştu.