Küçük Eren'in on parmağında on marifet - ANTALYA

- Eren Yavuz'un kabak kemane çalması - Eren Yavuz'un bağlama çalması - Eren Yavuz'un keman çalması - Eren Yavuz kabak kemane çalarken, anne Serap Yavuz şarkı söylemesi - Eren Yavuz'un gitar çalması - Eren Yavuz'un kabak kemane, babası Mehmet Yavuz'un bağlama çalması - Eren Yavuz'un açıklaması - Baba Mehmet Yavuz'un açıklaması - Anne Serap Yavuz'un açıklaması - Aile fotoğrafıKüçük Eren'in on parmağında on marifet - Antalya 'da babasının ders aldığı dönemde 4 yaşlarından itibaren kendi çabalarıyla cura çalmayı öğrenen 10 yaşındaki Eren Yavuz, 10 enstrümanla kulakların pasını siliyor - Eren Yavuz: - "Yaşım daha çok küçük. İyi bir eğitim almayı düşünüyorum. İleride ne olur bilemiyorum ama müziğin hep içinde olacağım" - Baba Mehmet Yavuz: - "Eren, bize ders vermeye gelen hocaların fark etmesiyle keşfedildi. Kendimiz eğitim alırken çaktırmadan Eren'e de eğitim veriyormuşuz"ANTALYA (AA) - FATİH HEPOKUR - Antalya 'da babasının ders aldığı dönemde 4 yaşlarından itibaren kendi çabalarıyla cura çalmayı öğrenen 10 yaşındaki Eren Yavuz, 10 enstrümanla dinleyenleri hayran bırakıyor.Manavgat ilçesinde yaşayan Mehmet ile Serap Yavuz çifti, cura dersi aldıkları dönemde 4 yaşındaki oğulları Eren'in müziğe ilgisi fark edildi.Kendi çabalarıyla cura çalmayı öğrenen Yavuz, 6 yaşından itibaren aldığı eğitimlerle 10 enstrümanı kullanmaya başladı.
Neredeyse duyduğu her şeyi çalabilen 10 yaşındaki Eren, ut, cümbüş, sazbüş, uzun sap bağlama, kısa sap bağlama, keman, kemane, gitar, ritim aleti ve cura ile kulakların pasını siliyor.Ortaokul 6'ncı sınıf öğrencisi Eren Yavuz, AA muhabirine, çok küçük yaşlarda enstrümanlarla oynayarak ve babasını dinleyerek müziğe başladığını söyledi.

Evlerindeki küçük cura sayesinde yeteneğinin keşfedildiğini anlatan Yavuz, curayı çaldığını gören ailesinin yönlendirmesiyle müzik hayatının başladığını dile getirdi.Ailesinin eğitim alması için kendisini teşvik ettiğini vurgulayan Yavuz, şöyle konuştu:"Ancak okuma yazma bilmediğim için eğitim alamayacağım söylendi. Anaokuluna başlayıp okuma yazma öğrenince kursa gittim. 10 enstrüman çalıyorum. Piyano ve kanun çalmayı öğrenmek istiyorum. Hiç müzikten bıkmıyorum. Okuldan geldiğim zaman ilk yaptığım şey, müzik aletlerini elime alıp çalmak oluyor. Annem yemek yaparken ben çalıyorum, o söylüyor. Akşam da babam eve geldikten sonra onunla çalıp söylüyoruz. Neredeyse uyuyana kadar müzikle ilgileniyorum. Yaşım daha çok küçük, iyi bir eğitim almayı düşünüyorum. İleride ne olur bilemiyorum ama müziğin hep içinde olacağım. İyi bir sanatçı olmayı istiyorum." - "Sonuna kadar arkasındayız"Bir otelde teknik müdürlük yapan baba Mehmet Yavuz ise Eren'in küçük yaşta müziğe ilgi duyduğunu, hiçbir eğitim almadan enstrüman çalmaya başladığını dile getirdi.O günden sonra oğlunun müzikle iç içe bir yaşam sürdüğünü anlatan Yavuz, "Eren, bize ders vermeye gelen hocaların fark etmesiyle keşfedildi. Kendimiz eğitim alırken çaktırmadan Eren'e de eğitim veriyormuşuz. İlerleyen zamanlarda gücü yetmeye başladığında bizim çaldığımız bağlamayı, curayı kendi eline alıp çalmaya çalıştı." dedi.
Eren'in yetenekli olduğu için bir enstrümanla yetinmeyip diğerlerini de çalmayı öğrendiğini belirten Yavuz, ailesi olarak Eren'in sonuna kadar arkasında olduklarını kaydetti.
Anne Serap Yavuz da Eren'in müziğin içinde yetiştiğini belirterek, "Eşimle müziği çok seviyoruz. Oğlumuzun yeteneğinden dolayı çok mutluyuz. Ailecek müzikle ilgilenmek bize huzur veriyor." ifadelerini kullandı.