Kum tepeleriyle ünlü Patara, carettaların da yuvası - ANTALYA

- Kum tepelerinden detay görüntü - Patara plajına girişteki uyarı levhaları - Ekiplerin kumsaldaki çalışması - Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Başkale'nin konuşmasıKum tepeleriyle ünlü Patara, carettaların da yuvası - Antalya 'da çölleri anımsatan kum tepeleriyle ünlü Patara kumsalı, nesli tehlike altında olan caretta carettalara da ev sahipliği yapıyor - Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Başkale: - "Patara kumsalı Türkiye'deki 21 deniz kaplumbağası ana üreme alanı arasında yer alıyor. Kumsal, bakir kalmış ve yapılaşmadan uzak haliyle kaplumbağalar için çok önemli bir alan"ANTALYA (AA) - ALİ RIZA AKKIR - Antalya 'nın Kaş ilçesi sınırlarındaki, çölleri anımsatan kum tepeleriyle ünlü Patara kumsalı, caretta carettalar için de önemli üreme alanları arasında yer alıyor.Patara Antik Kenti yakınlarındaki kum tepeleri, Mısır'ın çöllerini anımsatıyor. Antik kentin içinden geçen tatilciler, kum tepelerini aşarak 12 kilometrelik Patara Plajı'nın eşsiz güzelliğinde tozlu bir yolculuğa çıkıyor.Plaj, caretta carettaların da önemli yuvalama alanı olma özelliğini taşıyor. Patara Antik Kenti kıyısındaki kumsalda, Pamukkale Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Başkale koordinatörlüğünde deniz kaplumbağalarını koruma çalışması yürütülüyor.Mayıs ayında caretta carettaların yumurtlama döneminin başlamasıyla bölgede görevli 10 kişilik gönüllü ekip, yuvalarının kafeslenmesi, kaplumbağaların markalanması ve yavruların yumurtadan çıktıktan sonra yırtıcı hayvanlara yem olmaması için çaba gösteriyor. - Ana üreme alanları arasında yer alıyorProf. Dr. Eyüp Başkale, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgenin Likya uygarlığına başkentlik yaptığını söyledi.

Kumsala gelmeden Patara Antik Kenti'nin içinden geçildiğini, ziyarete gelenlerin tarihte yolculuk yaptığını ifade eden Başkale, "Bu sene Patara'da deniz kaplumbağalarının korunması çalışmasını yürütüyoruz. Patara kumsalı Türkiye'deki 21 deniz kaplumbağası ana üreme alanı arasında yer alıyor. Kumsal, bakir kalmış ve yapılaşmadan uzak haliyle kaplumbağalar için çok önemli bir alan." diye konuştu.
Tespit edilen yuvaların kum üstü ve altının kafeslenmesinin yapıldığını aktaran Başkale, yaklaşık iki aylık kuluçka süresinde her gün yuvaların kontrol edildiğini dile getirdi. - "Geçen sene 254 olan yuva sayısı bu sene 286'ya ulaştı"Başkale, yuvalardan çıkan yavruların gönüllüler tarafından denize ulaşmasının sağlandığına işaret ederek, şunları kaydetti:"Geçen sene 254 olan yuva sayısı bu sene 286'ya ulaştı. Bu da koruma çalışmalarının başarısını gösteriyor. Yavruların denize ulaşma başarılarını da geçmiş yıllarla karşılaştırdığımızda yüzde 30'luk bir artış var. Buradaki yuvaların yüzde 88'i tamamen korunmuş durumda. Korunan yuvalardan çıkan yavruların da yaklaşık yüzde 92'si denize ulaşmış. Koruma başarısı olarak yüzde yüzlük bir başarı bekleyemeyiz. Çünkü doğal bir süreç var. Kaplumbağaların geleceği için bu rakamlar memnun edici."Kumsalda uzun yıllar farklı çalışmalar olmasına rağmen kaplumbağalar hakkında bilgi eksikliği olduğunu tespit ettiklerini anlatan Başkale, bölge halkının yanı sıra ziyarete gelen yerli ve yabancı turistleri caretta carettalar hakkında bilgilendirmeye önem verdiklerini bildirdi.