Makinedeki ceset davasında 2 tahliye

Arşiv görüntüler

( İSTANBUL )- Fatih’te bulaşık makinesi içinde bulunan ceset davasına adli tıp raporu mahkemeye ulaştı- Adli Tıp:- “Ölüm uyuşturucu zehirlenmesinden olabilir”- “Çürüme nedeniyle inceleme yapılamıyor” İSTANBUL

- İstanbul Fatih’te 8 ay önce Tunuslu Rojdi Tubuldi’nin (50) cesedini çamaşır makinesine koyup çevresini alçı ve sıvayla kapattıkları iddiasıyla tutuklu yargılanan ev sahibi Sami Ben Abdelghani ile olayı ihbar eden Muhammed Aymen Mımounı adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Fatih’te yaklaşık 8 ay önce Tunuslu Rojdi Tubuldi’nin cansız bedeninin alçı ve sıvayla kapatılmış bir bulaşık makinesinin içinde bulunmasına ilişkin 2'si tutuklu 3 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanıklar ve sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmada mahkeme başkanı Adli Tıp Kurumu 1.İhtisas Kurulu’nun 19 Aralık 2018 tarihli raporunun mahkemeye ulaştığını açıkladı.
“Yeniden canlandırma işlemi uygulandı” Duruşmada okunan Adli Tıp Kurumu Raporunda dışı alçıyla kaplanmış bir bulaşık makinesinde bavulun içinde bulunan Rojdi Tubuldi’nin, uyuşturucu madde alımı sonrası fenalaşma bulgularına rastlandığı kaydedildi. Rapor ayrıca hayatını kaybeden Rojdi Tubuldi hakkında “Ölmesi üzerine şüpheli tarafından yeniden canlandırma işlemi uygulandığı, cevap alınamadığı bunun üzerine poşetlere sarılarak bulaşık makinesi içerisine konulduğu ve makinenin tuvalete yerleştirilerek etrafının alçıyla kapatıldığı” anlaşıldı denildi. Vücutta yaralanma yok, göğüs kırıkları kal masajından kaynaklı Otopside vücutta herhangi bir yaralanma olmadığına yer verilen raporda, göğüs kafesinde oluşan kırıkların sanığın maktule kalp masajı yaparken oluşabilecek nitelikte olduğu belirtildi. Raporda "alınan doku örnekleri incelendiğinde Kişinin ölümünün uyuşturucu madde zehirlenmesi sonucu meydana gelmiş olabileceği ancak çürüme nedeniyle yumuşak dokularda ve organlarda inceleme yapılamadığı, kişinin ölüm sebebinin bilinmediği için olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağı” bilgisi aktarıldı. Adli Tıp Raporunun okunmasının ardından sanıklar beyanda bulundu. “Kalp masajını sert yapmış olabilirim” Söz alan tutuklu sanık Mohamed Aymen Mımounı Adli Tıp Kurumu’nun raporunu kabul ettiğini kaydetti.
Kafa kemiğindeki kırıklarla bir ilgisi olmadığını belirten Mımounı, tahliyesine karar verilmesini talep etti. Diğer tutuklu sanık Samı Ben Abdelghanı ise, kalp masajını biraz sert yapmış olabileceğini kırıkların bu nedenle bulunabileceğini kaydederek baştaki kırıklarla bir ilgisi olmadığını söyledi.

Hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini kaydeden Abdelghanı iki çocuğu olduğunu söyleyerek tahliyesini istedi. Duruşmada söz alan tutuksuz sanık Najla Mekni’nin avukatı Bekir Yılmaz, müvekkilinin polis baskını anında orada bulunması dışında olayla ilgisi olmadığını kaydetti.
Avukat Yılmaz, müvekkilinin olayla ilgisinin olmadığını kaydederek beraatine ve hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını istediklerini söyledi.

Adli Tıp Raporu ve beyanlarına ilişkin görü sorulan Cumhuriyet savcısı, sanıkların yurt dışı çıkış yasağı konularak tahliye edilmelerini talep etti. Yurt dışı çıkış yasağıyla tahliye Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti yüklenen suçun vasfının değişme ihtimali bulunduğundan sanıklar Samı Ben Abdelghanı ve Mohamed Aymen Mımounı hakkında, yurt dışı çıkış yasağı konulması şartıyla tahliye kararı verdi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi ertelendi. Olayın Geçmişi Fatih’te yaklaşık 8 ay önce Tunuslu Rojdi Tubuldi’nin (50) cesedinin bulaşık makinesine konularak etrafı alçı ve sıvayla kapanmış halde bulunmasına ilişkin soruşturma yürütülmüş ve iddianame hazırlanmıştı. Hazırlanan iddianamede ev sahibi Sami Ben Abdelghani, olayı polise ihbar eden Muhammed Aymen Mımounı ve o sırada evde bulunan Najla Meknı’nin maktulü birlikte öldürdüklerini ifade etmişlerdi. İddianame İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiş, şüphelilerden Tunuslu Muhammed Aymen Mımounı’nin olayı polise ihbar ettiği aktarılmıştı. Muhammed Aymen Mımounı’nın olay yerinde polislere ev sahibi Sami Ben Abdelghani’yi göstererek “Bu öldürdü” dediği kaydedilen iddianamede, ihbarcının göstermesiyle banyodaki çevresi alçı ve sıvayla kapatılmış çamaşır makinesinin içinde maktul Rojdi Tubuldi’nin cesedinin bulunduğu anlatılmıştı.