Ankara'nın suyunun kirli olduğu yönündeki iddialara, Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, canlı yayında su içerek cevap verdi.

Melih Gökçek, Ankara'daki su tartışmaları hakkında basın toplantısı düzenledi. Gökçek, canlı yayında su içerek suyun temiz olduğunu gözler önüne serdi. Diğer yandan Gökçek, Ankara'daki su tartışmasının arkasında su arıtma cihazı satanların olduğunu iddia etti.

İşte Gökçek'in konuşmalarından satır başları;

Odalardaki birçok mensuplar gazetelere verdikleri beyanatlarla kendilerinin ishal olduğunu söyler, öteki taraftan CHP'li Milletvekili Aylin Hanım ishal olduğunu söyler ama bunun karşılığında bir türlü bir doktor raporu; sudan dolayı olduğuna dair kesinlikle bir söz çıkmaz. 70 milyon Ankara'da hep ishal kendileri olurlar.

CHP EZİK HALDEN KURTULMAK İÇİN...
Yapılan kampanyanın nedeni şu; CHP son seçimlerde içerisine düştüğü ezik halden kurtulmak için halkın arasında panik oluşturarak kara propaganda vasıtasıyla bu ezikliği örtmek istiyor. CHP'nin yakın tarihte bir kongresi vardı ve o kongre dolayısıyla bir hayli yıprandılar. Bu arada ben de tv'lerde Kemal Kılıçdaroğlu hakkında bir program yaptım. Bu nedenle bana karşı olan hınçları bir hayli arttı. Nedenler bu.

MUSLUK ARITMA CİHAZI SATANLAR HALKA KORKU VERİYOR
Bunun dışında musluk arıtma cihazı satanlar halka sürekli korku verirler ve suların kötü olduğunu göstermek için bir analiz yaparlar. Suyun kötü olduğunu bu analizle ispat etmeye çalışırlar. O görüntüleri gören insanlar dehşete düşüp su içmekten korkarlar ki bu durum böyle olmadığını yapacağımız deneyle anlatacağız.

Üçüncü neden de pet şişe satışının çoğalması. Şerefimi temin ederek söylüyorum, Pet şişe ile su satan birisi ASKİ'de çalışan bir arkadaşıma son olaylar nedeni ile teşekkür ediyor. 'Satışlarımız çok arttı, bu tartışmalar bize çok yarıyor' diyorlar.

BU KAMPANYANIN ARKASINDA KİMLER VAR
Bu kampanyanın arkasında birincisi CHP'li milletvekilleri var. ikincisi Kimya Mühendisleri Odası var, üçüncüsü Çevre Mühendisleri Odası var, dördüncüsü de Ankara Tabipler odası var. Bunların her yıl birlikte bir kampanya yürütmeleri son derece anlamlı.

TABİPLER ODASI HASTALIKLA KORKUTUYOR
Tabipler Odası tahlil yapmadan insanları hastalıkla korkutuyor. 'Bu size sudan geçti' diyorlar. Tabipler odasına bağlı doktorlar hastaneye gelen hastalara bunu sözle yayıyorlar. Ama bunu kendileri rapora bağlıyamıyorlar çünkü böyle bir olay yok. İdeolojik nedenlerden dolayı insanların gözünü korkutmaya çalışıyorlar.

AKREDİTE OLMUŞ KURULUŞLAR GÖRÜŞ VEREBİLİR
Su konusunda ancak akredite olmuş kuruluşlar görüş verebilir. Ankara'da akredite olmuş kuruluş ASKİ'nin laboratuarıdır. Yeni Çevre Bakanlığı kapsam olarak bizden dar olan Akreditasyon alan kurum olmuş durumda. Başka da yok Elinize bir belge geçecekse buradan geçecek. Bu konuda tahlilleri yaptırmaya yetkili kurum da Türkiye Halk Sağlığı Kurumu'dur. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, bu konuda yeni bir bildiri dağıtmıştır. Tam tersine şebeke suyunun tüketilmesi tavsiye ediliyor.

SÜLFAT İSHAL YAPMAZ
Birçok ilimizde su sıkıntısı var. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin bir buçuk yıllık suyu var. Ama gelecek sene de bu sene gibi geçerse biz de sıkıntılı bir evrenin içerisine girebiliriz. onun için Ankara'nın güvencesi olarak yaptırmış olduğumuz Kesik Köprü'deki Kızılırmak suyundan tekrar takviye yapmaya başladık. 3-4 aydan beri 30 milyon metreküp suyu Ankara'ya verdik. Kızılırmak suyunun tek dezavantajı sülfatının yüksek olması. Dünya Sağlık Örgütü açıklamalarına göre sülfat kesinlikle ve kesinlikle ishal yapmazmış. Dünya Sağlık Örgütü sülfatın 250'yi geçmemesini tavsiye ediyor. Bizde en yüksek rakam 120-130 arası. 120 -130 sülfatla ishal olma ihtimali yok. bunu söyleyen kişi bilim adamı değil doğrudan doğruya ideolojik tavırlı kişidir.

SARI SU AKMASININ SORUMLUSU BELEDİYE DEĞİL
Sülfat oran arttığı zaman depolarda galvaniz ve eski tesisat borularında bir nevi pas gibi gözüken maddeleri söker. Bazen sarı bir su akar bunun da nedeni sülfatlı suyun oradaki mineralleri sökmesidir. Su 15 saniye sonra, bir dakika sonra normale döner. Şebeke suyunda kesinlikle ve kesinlikle böyle bir şey yoktur, su devamlı akıcı olduğu için böyle bir sıkıntı olmaz. Pek çok yerde bana şikayette bulunmuşlardır, 'tesisatınızı değiştirin' demişimdir. Değiştiren arkadaşlar her seferinde 'haklısınız' demişlerdir. Tesisatları demir ya da galvaniz olmayıp da plastik olanlar varsa onlardan su hiçbir zaman zarı olarak akmaz. Sarı su akmasının sorumlusu belediye değildir.

KENDİLERİNE GÖREV VERİYORUM
Akut bağırsak enfeksiyonu rakamlarını iki yıl üst üste Ankara Halk Sağlığı'ndan aldık. Bunlar resmi rakamlar. Ankara'da bağırsak enfeksiyonunda yüzde iki artış var. Toplamda geçen yıl 210 bin vaka varmış bu yıl 215 bin vaka var. Bu da Ankara'da salgın hastalık olmadığını gösteriyor. İzmir'de de artış yüzde 33 olmuş. Bizde yüzde 2 aynı aylarda İzmir'de yüzde 33. İzmir'deki toplam vaka sayısı da 120 bin'den 160 bin'e çıkmış. Derhal buradan kendilerine görev veriyorum, başta Aylin Hanım'a, CHP milletvekillerine, kendisine oda diyen ideolojik gruplara; doğru İzmir'e İzmir'de sizin iddialarınıza göre neler var neler, eğer gitmezseniz yalancısınız.