Şehir hayatı sıkıcı geldi, köyüne yerleşip hayvancılık yapmaya başladı

Serdar Eroğlu’nun yaptığı ahır
-Serdar Eroğlu’nun ahıra doğru yürümesi
-Ahırın önünde bekleyen kangal köpeği
-Ahırdaki küçükbaş hayvanlar
-Eroğlu’nun küçükbaş hayvanları
-Ahırdaki horozlar
-Ahırdaki küçükbaş hayvanlar
-Yeni doğmuş oğlak ve kuzular
-Eroğlu’nun hayvanlar için ot hazırlaması
-Hazırlanan otlardan yiyen hayvanlar
-Eroğlu’nun ahır kapısını açmasıyla dışarıya çıkan kümes hayvanları
-Su içmeleri için dışarıya çıkarılan hayvanlar
-Su içen küçükbaş hayvanlar
-Hayvanları bekleyen kangal köpeği
-Dışarıda kar üzerinde gezen hayvanlar
-Serdar Eroğlu’nun konuşması

( TUNCELİ ) TUNCELİ

- İstanbul’da uzun süre çalıştıktan sonra şehri karmaşasından sıkılan Serdar Eroğlu, memleketi Tunceli’ye dönerek köyünde küçükbaş ve kümes hayvancılığı yapmaya başladı.
Uzun yıllar İstanbul’da farklı işler yapan 36 yaşındaki Serdar Eroğlu, şehri karmaşışından sıkılınca çareyi memleketi Tunceli’nin Pülümür İlçesi’ne bağlı Hacılı Köyü’ne yerleşmekte buldu. 2013 yılında geldiği köyünde önceleri okul lojmanında kalan Eroğlu, daha sonra babasından kalan arazi üzerine modern bir ahır yaparak, küçükbaş ve kümes hayvancılığı yapmaya başladı.
Kendi imkanlarıyla 500 bin TL’lik yatırım yapan Eroğlu, bütün zorluklarına rağmen yaşadığı hayatı sevdiğini aktardı.-Köy için dükkanlarını sattıİstanbul’da bay bayan kuaför salonu ve çiğ köfte dükkanları olduğunu belirten Serdar Eroğlu, “Bunların dışında özel güvenlik görevlisi olarak da çalıştım. Şehir hayatı zor, karmaşık, kargaşa dolu. Son dönemler sıkıcı gelmeye başladı.
Ben normalde köyde doğduğum için hep köye bir özlemim vardı. Her sene iki üç haftalığına gelip gidiyordum. En sonunda kararımı değiştirerek köyüme yerleşmeye karar verdim. 2013 yılında köyüme yerleştim” dedi.
Köye yerleşirken hiçbir maddi imkanı olmadığı ve işe sıfırdan başladığını ifade eden Eroğlu, “Yaklaşık iki yıl önce inşaata başladım. Bu gördüğünüz yerler iki, iki buçuk yıl içinde yapıldı. Şu an burada koyun, keçi besliyorum. Süt satıyoruz, tulum peyniri, salamura peynir yapıyoruz. Tavuklarımız, kazlarımız var. Sürülerimizi koruyan kangal çoban köpeklerimiz var. Bizim burası kırsal kesim olduğu için yabani hayvan eksik oluyor. Kurdu, ayısı, domuzu o yüzden köpeklerimizin de iyi olması gerekiyor” diye konuştu.
Gençlere köyünüze dönün çağrısıKöy hayatının son derece güzel geçtiğini kaydeden Serdar Eroğlu, gençlere de köylerine dönme çağrısında bulundu.Eroğlu, “İlk iki sen çok zorlanmıştım. Yeni bir hayat, köy hayatı. Ama çok şükür şu anda iyi geçiyor, alıştık. İşimiz de güzel. Severek yapıyoruz. Tabi ki zorlukları var. Özellikle pandemi sürecinde satışlar azalsa da bir taraftan da doğal ürünlere olan talep artıyor. Bir şekilde kendi yağımızda kavruluyoruz. Genç arkadaşlara köye yerleşmelerini tavsiye ediyorum. Ama ilk iki üç yılı sabırla atlatırlarsa iyi olur. Ben çok zorluk yaşadım. Şu an için her şey çok güzel gidiyor, memnunum” ifadelerini kullandı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile