Sultan Selim’in vefatının 500’üncü yıl dönümü

Programdan detaylar
-Konuşmalar
-Resim sergisinden detaylar

( TEKİRDAĞ )- “Bölünmeler ve parçalanmalara karşıydı”- Amacı Müslümanları tek çatı altında toplamaktı TEKİRDAĞ

- Yavuz Sultan Selim Han’ın vefatının 500’üncü Yıldönümü nedeniyle Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde Valilik koordinesinde anma programı düzenlendi.
Yavuz Sultan Selim Han’ın vefatının 500’üncü yıl dönümü nedeniyle Tekirdağ’da anma programı düzenlendi.
Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezinde düzenlenen programa Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, Süleymanpaşa Kaymakamı Harun Kaya, NKÜ Rektörü Mümin Şahin, Tekirdağ İl Jandarma Komutanı Osman Kılıç, Tekirdağ İl Emniyet Müdürü Mehmet Erduğan, Tekirdağ İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.
Program, Yavuz Sultan Selim Han’ın hayatının ve seferlerinin anlatıldığı video gösterimiyle başladı.
Daha sonra Kur’an-ı Kerim tilaveti okundu ve İl Müftüsü tarafından Yavuz Sultan Selim Han’ın vefat yıl dönümü nedeniyle dualar okundu. Programda Yavuz Sultan Selim Han’ın kalema aldığı şiirler de okunurken Namık Kemal Üniversitesinde Öğretim Üyesi Zeynep Altuntaş tarafından günün anlam ve önemi nedeniyle bir konuşma yapıldı.Amacı Müslümanları tek çatı altında toplamaktıAltuntaş Konuşmasında, “Başlıca gayesi, Müslümanları tek çatı, tek bayrak altında toplamak olan Sultan Selim’in bölünmeleri ve parçalanmalar karşısında duyduğu üzüntüsünü anlatan bir şiiriyle başlayacağım konuşmama” diyerek Sultan Selim’in bir şiirini okudu.“Milletimde ihtilaf u tefrika endişesi, Kuşe-i kabrimde dahi bi-karar eyler beni. Müttehidken savlet-i a'dayı def'a çaremiz, İttihad etmezse millet da'dar eyler beni” diye konuşmasına başlayan Altuntaş, Sultan Selim Han’ın bu dizelerdeki manasını da anlatarak, “Milletimin ayrılma bölünme endişesi, Mezarımda dahi rahatsız eder beni. Saldırgan düşmanlara karşı birleşmek iken çâremiz, birlik olmazsa, kızgın demirle dağlanmış gibi yanarım. İşte böyle bir idealle ömrünün sürdürmüş olan Sultan Selim’in hayat hikayesini kısaca buradan gözden geçirelim. Fatih Sultan Mehmet’in torunu, 2’nci Beyazıd’ın oğlu, Sultan Selim 1470 yılında Anadolu’nun Oxford’u, Rum Ülkesinin Bağdat’ı, medreseler ve şehzadeler şehri olarak bilinen Amasya’da dünyaya geldi. Diğer Bazı Şehzadeler gibi sünnet olmak için gittiği İstanbul’da başka törenlerinde eklenmesiyle bir aya yakın orada kalmış. Bu sırada Dedesi Fatih Sultan Mehmet’i sık sık görme şerefine nail olmuştur. Padişahlığı sırasında kendisine Fatih’in bir resmi gösterildiğinde Çocukluğunda onun dizlerinde büyüdüğünü, yüzünün şeklinin hayalinden gitmediğini belirtmiş Nakaş’ın resminin dedesine benzemediğini söylemiştir” diye konuştu.
Programda Yavuz Sultan Selim’in bulunduğu resimlerde sergilenirken konuşmaların ardından program sona erdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile