Tüberküloz hastalarına görüntülü ilaç tedavisi

Hastaların görüntülü aranması
-Doktor röportajları
-hastalarla videolu aramada röportaj
-detay

( ANKARA -ÖZEL)- Tüberküloz hastalarına dijital takip- Tüberküloz hastaları Video eşliğinde doğrudan gözetimli tedaviyle takip ediliyor ANKARA

- Türkiye genelinde Verem Savaş Dispanserlerinde uygulanan videolu doğrudan gözetimli tedavi ile binlerce tüberküloz (verem) hastasına ilaçları telefonla görüntülü aranarak içiriliyor. Uygulamayla; tedavi edilmediğinde ölümcül sonuçlara varabilen bu hastalıktan toplumun korunması amaçlanıyor. Türkiye genelinde yaklaşık 10 bin kişide bulunan tüberküloz hastalığının takibi, toplum sağlığının korunması amacıyla dijital ortama taşındı. Verem Savaş Dispanserlerinde uygulanan video eşliğinde doğrudan gözetimli tedaviyle bugüne kadar binlerce hasta sağlığına kavuştu. Türkiye’de uygulanan yöntemle yüzde 90’lara varan başarı sağlandı. Uzun soluklu bir tedavi gerektiren bu hastalıkta ilaç kullanımını teşvik etmek için Sağlık Bakanlığı ile Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın imzaladığı protokolle tüberküloz hastalarına maddi yardım yapılmaya başlanmış, ayrıca bakım desteği duyanlara da ekstra destek verilmesi kararlaştırılmıştı. Videolu doğrudan gözetimli tedaviyle hastaların ev konforunda takibi yapılıyor, böylelikle hastalar hem zamandan tasarruf ediyor, hem de ulaşıma ücret ödemiyor. Uygulama hastaların haftasonu da takibinin yapılmasına imkan sunuyor. Doktor ya da sağlık personeli, takibini yaptığı hastayı tek tek görüntülü arıyor, önce ilaçları göstermesini istiyor ardından ilaçlarını içmesini bekliyor. Bu süre içinde hastaya genel sağlık durumu ile ilgili sorular da soruluyor. Hastaneye gidip vakit kaybetmediklerini belirten hastalar ise uygulamadan oldukça memnun. Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı Tüberküloz Birim Sorumlusu Dr. Hatice Turan, verem hastalığının tedavi edilen bir hastalık olduğunu ama tedavi sürecinin çok uzun olduğu için sıkıntılı durumlar oluşturabildiğine işaret etti. Hastanın verem tanısı aldıktan sonra en az 6 ay süreyle düzenli tedavi alması gerektiğini vurgulayan Turan, “Günde en az 3-4 tane ilaç kullanması gerekiyor. 6 boyunca düzenli ilaç kullanmak hiç kimse için kolay bir süreç değil. Ama kişi düzenli olarak 6 ay tedavi almazsa, tedavisi tam olmayacağı için hastalık süreci uzuyor. Biz de bunu takip edebilmek amacıyla hem hastanın evden çıkma konforunu bozmamak, ulaşımını kolaylaştırmak hem de gözetim altında tutabilmek amaçlı DGT sistemi geliştirildi” diye konuştu.
Hastaların her gün aynı saatte ilacını alması gerektiğini kaydeden Turan, bu uygulama ile düzenli kontrolleri sağlayabildiklerini altını çizerek, O saatlerde bir sağlık personeliyle internet ortamında iletişime geçiyor, ilacını aldığını gösteriyor. İlacını yutarken ve suyunu içerken biz görüyoruz. Yan etkisi olup olmadığını, bir şikayeti olup olmadığını soruyoruz, ertesi gün görüşmek üzere bu görüşmeyi sonlandırıyoruz” dedi.
Turan, hastaların ve hasta yakınlarının bu uygulamadan oldukça memnun olduklarını belirterek,”Evden çıkma ihtiyaçları olmuyor, ulaşım sorunu yaşamıyorlar. Sağlık personeli her gün sizinle iletişime geçip sizinle ilgilendiğini biliyorsanız bu süreci kolaylaştırmış oluyoruz. Bizim için de bir iyiliği var; 6 ay süreyle hastamızı takip ediyoruz, ilaçlarını aldığından emin oluyoruz. Şehir merkezine uzak yerlerde oturanlarla iletişim kurup tedavilerini takip etmemiz çok kolay oluyor bu yöntemle. Evlerindeki güvenli ortamdan çıkmıyorlar, ulaşım masrafları da olmuyor. Hastanın hekime ulaşamayacağı bir durum olursa, hasta bilgilendiriliyor ve bir şekilde video ya da görüntüsüne ulaşılıyor” dedi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile